Hyerim: Jisung
Jisung masada uyuklayarak kahvaltısını yerken mutfağa hızla giren özenle giyinmiş annesine baktı.
Jisung: efendim anne.
Hyerim: Byeol-ji'nin şirketiyle görüşmem iyi geçti bugün işe başlıyorum.
Jisung: çok güzel.
Hyerim: Üstelik maaşı da iyi. Ben çıkıyorum, sana da iyi dersler.
Jisung: teşekkürler.
Hyerim: ah- unutmadan söyleyeyim. Bu yıl senin için çok önemli oğlum, biliyorsun sınav senende seni birşeylerin oylamasına izin verme.
Jisung: haklısın anne.
Hyerim: ne ara bu kadar büyüdün acaba.
Annesi Jisung'un yumuşak yanağına büyük bir öpücük bıraktı.
Hyerim: ay ruj oldu
Jisung: ya annee
---
Minho: geç kalacağız jisung hadi.Jisung: geldim.
Jisung bağcıklarını bağlamış önündeki minhoya yetişmek için koşarak yanına gitmişti.
Minho: yetişmek için iki saat erken kalkıyorsun ama ayakkabılarını bile yolda giyiyorsun. Evde iki saat ne yapıyorsun sen?
Jisung: vazifemi yapıyorum hyung, gizli işler.
Minho: vay.
Jisung: şunlar Hyunjin ve felix değil mi?
Minho: evet.
Jisung: FELIX HYUNJİN
Jisung öndeki çocuklara yetişmek için adımlarını hızlandırdı, minho da arkasından geliyordu.
Felix: Günaydın jisung, günaydın hyung.
Jisung: Günaydın.
Minho: Günaydın.
Hyunjin: of daha güneş doğmadı ya, en iyisi sanayi.
Felix: bundan adam olmaz ya bir de öğretmen çocuğu. Şu serseri hallerini Chaein hocama söyleyeyim de sıksın ipini.
Jisung: Hyunjin dikkat et koçum
Minho: Bu yıl hangi şubedesiniz?
Felix: Ben 2, hyunjin de 2'de.
Jisung: oo Ben de 2.
Minho: bir dek ben mi 4deyim.
Hyunjin: ezik hahahaha ama üzülme changbin hyung vardı ya ilkokulda yakın arkadaştınız, taşındıkları için okuldan gitmişti. Babasının işi yüzünden buraya geri gelmişler. Bizim okula yazılmış, belki aynı sınıftasınızdır.
Jisung: sen nerden biliyorsun geldiklerini?
Hyunjin: annem geçen annesini görmüş yolda. Konuşmuşlar biraz.
Minho: umarım aynı sınıftayızdır. Tek kalmak istemiyorum.
Jisung: tek kalmazsınhyung ben senin yanına gelirim.
Yol boyunca konuşarak okula varan çocuklar sınıflarına girdiler. Minho sınıfa tek başına girince gözleri Changbini aradı. Dersin başlamasına 5 dakika kala Changbin sınıfa girmişti. Biraz gergin duruyordu. Minho'nun yanındaki boş sıraya oturdu ama onu görmemiş gibiydi.
Minho: Changbin
Changbin: Minho
Minho: çok değişmişsin.
Changbin: sen hiç değişmemişsin hyung. Hâlâ çok iyi bir yüzün var.
Minho: çok karizma olmuşsun, omega olsaydım yanından ayrılmazdım. Eee ne yaptın görüşmeyeli.
Changbin: normal geçti ama sizi baya özledim. Son sınıfta nakil aldırmak biraz kötü oldu ama senin burda olduğunu görmek beni rahatlattı.
Minho: dersler konusunda şüphen olmasın, öğretmenler çok iyi ve ilkokuldan tüm yakın arkadaşlarımız burada. Bir tek sen eksiktin, artık sen de buradasın.
Changbin: Gerçekten mi? Tenefüste yanlarına gidelim.
Minho: Gideriz.
