benim babam senin babanı yer / hyunin - minchan

12. BÖLÜM / babam halleder

M:"Jeongin!"

Jeongin okul koridorunda ona seslenen babasını doğru ilerlemişti.

Jg:"Efendim hocam."

Minho Jeongin'in kulağına doğru eğilmişti.

M:"Çıkışta bir yemeğe davet edildim. Kendin gidersin eve."

Jg:"Kimmiş seni yemeğe davet eden kişi?"

M:"Chris ya geçen bahsetmiştim eski bir arkadaşım diye."

Jg:"Bu eski arkadaşı nasıl olur da tanımam?"

M:"Tanıyorsun aslında."

Jg:"Yok tanımıyorum. Eminim."

Minho çalan zile teşekkür edip konuştu.

M:"Tanışırsın bir ara. Hadi git sınıfına zil çaldı."

Jg:"Peki madem. İyi dersler."

M:"Sana da."

Jeongin sınıfa doğru ilerlerken gözü bir anlığına kapısı aralık olan kimya laboratuvarına takılmıştı. Hyunjin içeride bir şeyler yapıyordu. Ne yaptığına bakmak için bir kaç adım ilerlemişti.

Hyunjin kimya öğretmeninin masada bıraktığı dosyasını karıştırıyordu. Kapıyı açıp içeri girince Hyunjin panikle dosyayı kapatıp içerisinden çıkardığı kağıdı arkasına saklamıştı.

Hj:"Ne işin var burda?"

Jg:"Asıl senin ne işin var?"

Jeongin sanki görebilecekmiş gibi parmak uçlarına çıkıp Hyunjin'in arkasına bakmaya çalışmıştı.

Hj:"İşim yok çıkıyorum zaten şimdi."

Jg:"Elindeki kağıt ne?"

Hj:"Hiçbir şey. Hem seni ilgilendirmeyen şeylere burnunu sokma."

Jeongin Hyunjin'in bu tavrına sinirlenip elini hızlıca kağıda atmıştı. Hyunjin de refleks olarak elinde kağıt olan kolunu yukarı kaldırmıştı. Jeongin durur mu? Bir sıçrayışta kağıdı kapıp bir kaç hızlı adımla uzaklaşmıştı Hyunjin'den.

Hj:"Ne yaptığını sanıyorsun?"

Jeongin şaşkınlıkla kağıdı inceledikten sonra aynı şaşkınlıkla konuşmuştu.

Jg:"Aslı sen ne yaptığını sanıyorsun? Yazılı sorularını mı çaldın?"

Hj:"Yok öyle bir şey."

Hyunjin kağıdı sertçe çekmişti Jeongin'in elinden.

"Ne oluyor burda?"

İkili sesin geldiği yöne - kapıya - bakmıştı.

Hj:"Ne oluyor burda?"

"Ben de onu soruyorum. Bang Hyunjin elindeki kağıt ne?"

Hj:"Elimdeki kağıt?"

Hyunjin sanki ilk defa görüyormuş gibi şaşkınlıkla eline bakmıştı. Kendine küfür edip ağzını açacaktı ki kimya öğretmeni çakmıştı.

"Yazılı soruları?"

Jeongin başıyla onaylayınca Hyunjin "ne yapıyorsun amk? " bakışları atarken Jeongin konuşmuştu.

Jg:"Dosyanızda olduğunu görünce merakıma yenik düşüp baktım. Hyunjin de görünce biraz ifşalandım sanırım."

Jeongin'in yapmacık bir gülümsemeyle söylediği sözlerinin aksine kimya öğretmeni gayet ciddi bir tonda konuştu.

"Şirinlikle söylemen yaptığın şeyin yanlış olduğu gerçeğini değiştirmiyor Lee Jeongin! Derhal müdürün odasına!"

Sonlara doğru ses tonu iyice yükselmişti. Sabit duran Hyunjin de nasibini almıştı bu sinirden.

"İkiniz de!"
_______

Kimya öğretmeni müdürün odasına girmiş ve ikiliye kapıda beklemelerini söylemişti.

Hj:"Amacın ne?"

Jg:"Seni kurtarmak."

Hj:"Sana ihtiyacım yok. Kendi başımın çaresine bakarım."

Jg:"Aynen yok. Okuldan atılmaman için uğraşıyorum."

Hj:"Uğraşma Jeongin. Mümkünse benim için bir şey yapma. Hem aptal mısın? Kime güvenip atlıyorsun?"

Jg:"Bana bir şey olmaz rahat ol."

Hj:"Nasıl bu kadar emin olabiliyorsun? Emin ol benim bu işten sıyrılmam seninkinden daha kolay olur."

Jg:"Tch olamaz. Babam halleder bir şekilde."

Hj:"Baban kim oluyor tam olarak?"

Jg:"Pek bir şey olmuyor ama beni bu meseleden aklayacak biri."

Hj:"Bunu benim babam da rahatlıkla yapar."

Jeongin karşında ki çocuğun okul müdürü Chan'in oğlu olduğunu bilmeden çıkışmıştı.

Jg:"Benim babam senin babanı döver."

Hyunjin de ona neredeyse karşılaştıkları ilk andan beridir takık olan fizik öğretmeni Minho'nun oğlu olduğunu bilmediği çocuğa karşılık vermişti.

Hj:"Benim babam senin babanı tek lokmada yer lan."

.
.
.
.
.

☄hazel