32. Bölüm 💚💚💚

8K 504 72
                                    

Not: Bölüm hoşunuza gittiyse yıldıza basmayı ve bolca yorum yapmayı unutmayın lütfen bebetolarım 😇😇😇

Geçmiş: Asya 11 yaşındayken Yazardan;

Asya yine sabahın altısında  kalkmış minik kuşunun üstündeki ince yorganı düzeltmişti. Bugün oldukça üzgündü çünkü dün gece minik kuşla büyük bir kavga etmişti.

Oysa alıştığı kavgalar gibi değildi. Yanağına sert bir yumruk inmedi mesela ya da karnına bir tekme gelmedi ama canı yandı Asya' nın. Tamam belki ilk kavgaları degildi bu ama en büyük kavgaları olduğu kesindi.

Asya olayın neresinden bakarsa baksın hâlâ kendini haklı görüyordu. Bu yüzden odalarından çatılan kaşlarıyla arkasına bile bakmadan çıkıp gitti. Saatler sonra pişman olacağını bilmeden...

...
Saat:18.50

Asya denizi seyre dalmışken gökyüzündeki bembeyaz bir kuş dikkatini çekti. Gülümseyerek "Nereye gidiyorsun minik kuş? Arkadaşların arkada kaldı" dedi kısık bir sesle.

Gülerek söylemişti belki ama üzülmüştü bir kere. Zaten o hep gülmez miydi?

Oturduğu bankın üzerine koyduğu eski telefon titreyince Asya kuştan gözlerini aldı ve telefonu cevapladı."Alo?"

"Asena çabuk yurda gel kızım!" dedi temizlikçi Naciye ablaları. "Tamam da her şey yolunda mı?" dedi Asya içindeki kötü hissi iyiye yormaya çalışırken.

Naciye ablasının dudaklarından bir hıçkırık koptu ve "Yangın çıkmış yurtta Asena. Bu- burası cehenneme dönmüş kızım. Ç-çok ölü varmış" dedi gözyaşlarının arasından.

Asya duyduklarıyla hızla koşmaya başlarken gözünden akıp giden yaşlar umrunda bile değildi. Karşısına çıkan insanlara çarparak yurda gitmeye çalışıyordu.

Yurdun önüne geldiğinde gözlerine inanamadı Asya. Her yerde ambulans, polis memurları, itfaiye ve en çok da yitip giden hayatlar vardı.

Asya hiç bir uyarıyı dikkate almadan cehenneme dönmüş yuvasına koştu. Onu yakalayan polis memurunun ne dediğini duymayıp elinden kurtuldu.

"Asena!"

Sesin geldiği yöne baktığında kızları gördü. Esra, Deniz,Işık, Gül, Melek ve Melis ona sesleniyordu. Fakat bir kişi eksikti.

Asya bağırarak "Minik kuş nerede?" diye sordu. Kızların gözlerinden yaşlar durmadan akarken Esra sesi titreyerek "En son sabah gördük. İçerdeydi" dedi.

Asya içeri girmek için hamle yapıyordu ki Hüseyin bey onu tuttu. Asya debelendi ellerinden kurtulmak için fakat kılını bile kıpırdatamıyordu.

En sonunda "Bırak beni!" diye bağırdı.  İlk defa gözyaşlarını tutamadı Asya. Artık göğüs kafesi aldığı nefeslerle şiddetle sarsılırken ve gözyaşları nedeniyle yanan evini bulanık görürken bile pes etmeyip kurtulmak için çabaladı. Üstelik tek bir ismi bağırarak söylerken.

"Minik kuş!"

Yurdun camları büyük bir gürültüyle patladı. Alevler her yere yayılıp siyaha boyadı. Artık çok geçti. İşte artık her şey için çok geçti. Ufak bir özür için bile...

Asya hayattan aldığı ikinci yenilgiyle bedenini yere attı. İçi çıkana kadar bağıra bağıra ağlamaya başladı. Bahçedeki herkesin ona bakmasını umursamadı.

Ya da ona acıyarak bakan gözleri. Onun içi yanıyordu kim anlardı ki şimdi onu?

Esra, Deniz ,Işık, Gül ,Melek ve Melis Asya' nın yanına çöküp onun aksine sessizce ağlamaya başladılar. Asya' yı ilk defa böyle görüyorlardı.

Deli Komutan :AsyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin