0.0

409 20 49
                                    

300 kelimeyi bile zor yazdigim halde yeni kurgu mu?
Bu malligi yapsa yapsa beg baskan yapardi

****
Masanın üzerine yerleştirdiği parmaklarıyla ritim tuttu. Nöbeti biteli birkaç saat olmuş olmasına rağmen mesaiye kalmıştı. Gece çok fazla sıkıntı çıkmadığından uyuyabilmişti, yorgun hissetmiyordu kendini.

Halledilmesi gereken imza işleri için ayaklandığı sırada mesleğinin ilk ayındaki çaylak memur Yusuf aldığı ihbarı bildirdi.

"Komiserim, Tanrıverdi Sokak'ta esnaflar arasında kavga çıkmış. Tüm ekiplerimiz sahada, kimi göndereceğiz?"

Dakikalar önce alınan hırsızlık, kaza ve kavga ihbarları üzerine tüm ekipleri bu bölgelere yollamışlardı. Karakolları çok büyük olmamasına rağmen en belalı tiplerin toplandığı bir mahalleydi burası. Elindeki dosyayı yeniden masaya bırakıp ellerini saçlarına daldırdı.

"Ah be Mehmet amcam, bi günde huzurumuz kaçmasın be Mehmet amcam.", kendi kendine mırıldandı.Genç adam her türlü yaramazlığı yaptığı mahallesinin polisiydi artık; çocukluğu, gençliği, öyle ki meslek hayatı bile burada geçmişti. Şimdiyse onu büyüten insanların meseleleriyle bir polis olarak ilgileniyordu.

Mehmet amca, mahallenin pastanesinin sahibiydi. Düzenli olarak her hafta basit bir sebepten tartışma çıkarıyor, olay kavgaya evrildiği zamanlardaysa polis müdahale ediyordu. Hatta bu tartışmalar bazen öyle anlamsız oluyordu ki, polisler bile sırf dedikodu malzemesi çıksın diye Mehmet amcanın karısı Fatma teyzenin onu bu tartışmalara zorladığını düşünüyordu.

Yusuf'u cevapsız bıraktığını anladığında konuştu tekrardan. "Tamam. Taha'ya haber ver, aracı hazırlasın. Gidip bi' çaylarını içelim bari."

Elini Yusuf'un omzuna koyup samimi olduğuna inandığı gülümsemesini sunduğunda Yusuf, komiseri komik bir şaka yapmışçasına güldü. Hemen akabinde ihbar ile ilgili ekstra bir şeyler söyleyecekti ki, komiseri çoktan arkasını dönüp gitmeye başlamıştı.

"Komiserim.." Sesini yükseltmek istemediğinden sözlerine kendi halinde devam etti. "Bu defa Mehmet amca değil.."

Belki de komiseri döndüğünde meslek hayatının ilk azarını işitecekti, ama bu gerçek sesini yükseltme korkusunun önüne geçememişti. Omuzlarını düşürüp Taha komiserine haber vermek için odasına gitti.

"Taha abi, komiserim gelen ihbara sizin çıkacağınızı söyledi. Esnaflar arasında tartışma çıkmış."

Taha komiser samimi biriydi, bu nedenle Yusuf kendini onun yanında daha rahat hissediyordu. İlk başladığı günlerde diğerlerine olduğu gibi ona da rütbeyle yaklaşmıştı ama Taha herkesin aksine bu kadar resmi olduğu için kızmıştı. "Ne komiseri oğlum, abi kardeşiz biz burda," diyerek aralarındaki samimiyeti güçlendirmişti.

"Harbi mi lan? Sonunda valla, paslanmıştım masa başında."

Büyük bir neşeyle ayağa kalkıp olduğu yerde gerindi, kasları hareketsizlikten gerçekten paslanmış olabilirdi.

"Eyvallah, kardeşim. Görev beklemez, abin kaçar."

Taha da hızlıca odasından çıkıp Yusuf'u yalnız bırakmıştı. Onlar esnafların yanına giderken Yusuf da işinin başına döndü.
*****

Allah'ım bari bu kurgudan alnimizin akiyla kolaylikla kurtulmamizi nasip eyle amin

Yaralarını Ben SarayımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin