"Bana nasıl böyle davranırsın?!"
Artık kızın daha fazla ileriye gitmesine izin vermeyerek koşarak araya girmiştim. Beomgyu'nun önüne geçerek kıza bağırmıştım.
"Nasıl ona vurursun?!"
"K-..Kyungjoo?" diyerek şaşkınlığını belli etmişti Beomgyu.
Karşımdaki kızın dudağının kenarı yukarı doğru kıvrılırken öfkeyle bana baktı.
"Yine mi sen?" Birşey demeden sadece kızın gözlerine ölümcül bakışlarımla bakıyodum.
"Neden burdasın? Bu onunla benim aramda" dedi kız bana yaklaşarak.
"Ona böyle dokunursan kusura bakma da bende girerim aranıza" diyerek kollarımı birbirine bağladım.
"Sen neden sürekli onun peşindesin? neden sürekli onu koruyosun ha? sanane ondan?.. Ah yoksa.. ne kadar yazık.. seni asla sevmeyecek olan birine karşı duygular mı besliyosun? özellikle sahibi varken?"
Beomgyu beni hafiften itekleyerek kıza doğru adım attı. "Bana bak Winter-" fakat ben onu geriye çekerek araya girmiştim.
"Bu seni ilgilendirir mi? ayrıca seni sevmediğini sana daha kaç kere söylemesi lazım? Onu koruyosam ne olmuş ha?!"
"Ne kadar acınasısınız.. Birbirinize ne kadar muhtaç duruyosunuz.. ikinizde aynı boksunuz"
Beomgyu seslice yutkundu. Ellerini yumruk yapmış ve tırnaklarını etine batırıyodu. Siniri belli oluyodu.
"Haddini aşıyosun Winter!" diyerek üstüne gitmeye başlayan Boemgyu'yu tuttum. Bu noktaya kadar sakindim fakat bana bundan sonra dediği şeyden sonra sakin kalamadan kızın saçına yapışmıştım. "Cidden orospusun"
Bu dediği cidden fazlaydı.
"En azından senin gibi birileriyle çıkmak için yalvarmıyorum" diyerek ıslak saçlarına yapıştığımda bağırmıştı.
Beomgyu birden bir eliyle kolumdan bir eliyle belimden tutmuştu.
"Kyungjoo bırak!" Fakat sinirimden onu bile duymadan sadece kızın saçını çekiyodum. Kız karşılık vermek yerine ellerimi tutarak kendinden uzaklaştırmaya çalışıyodu. Öyle bir bağırıyodu ki bazı evlerden insanlar balkonlara çıkmıştı.
"Kyungjoo lütfen! bırak onu!"
"BİRDAHA NE BENİM NE DE BEOMGYU'NUN YANINA YAKLAŞACAKSIN.. DUYDUN MU BENİ?" diyerek öfkeyle saçını aşağı doğru elime dolayıp çekmiştim. Dua etsin yere atmamıştım.
Yada belki de saçından kavrayarak pürüzlü bina duvarlarına dudaklarını sürttüre sürttüre kıvılcım çıkarabilirdim. Bu daha hiç bir şeydi.
"Yah! SEN KİMİ TEHDİT EDİYOSUN! BIRAK BENİ CANIM YANIYO"
"Kyungjoo yalvarıyorum sana bırak onu" diyerek ellerimi tutmuş bir yandan belimden çekiyordu.
"BEOMGYU BIRAKTA ŞUNU Bİ GÜZEL BENZETEYİM"
Beomgyu beni zerre takmadan sertçe kendine doğru çektiğinde avuçlarımdaki kızın saçlarını da kopararak geriye doğru düşmüştüm.
Kız sendeleyerek saçlarını geriye doğru atmış ve sinirle bana dönmüştü.
"Bu burada bitmedi Kyungjoo eziği" demiş ve kaçmış gitmişti.
Ellerimi çırparak yavaşça yerden doğruldum. Yüzümdeki yağmur damlalarını silerek Beomgyu'ya döndüm.
"Neden bunu yaptın? Ne güzel bir daha yaklaşmazdı yanına"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Blue Spring | Choi Beomgyu
Fanfiction"Gecemi gündüzüme katan sen... Şimdi benim herşeyim oldun..." ~Choi Beomgyu Geçmişi fazlasıyla yaralı olan ve dansta teselli arayan aynı zamanda hayali idol olmak olan Choi Beomgyu çıkışları için onları hazırlayacak olan dans hocası Na Kyungjoo ile...