|9|

89 3 5
                                    

Fakat bunlar herkesten farklıydı. Tanıdık geliyorlardı.

Hafif yaklaşıp yüzlerini ayırt etmeye çalıştığımda koyu saçlı olan orta boylu çocuğun Beomgyu kızın ise Winter olduğunu fark ettiğimde yaşadığım şokla dudaklarım aralanmış ve elim ağzıma gitmişti.

"B-Beom?" diyerek şaşkınlığımı istemeden de olsa dile getirmiş olmuştum. Onu sevmediğini söylemesine rağmen neden onunlaydı? üstelik neden onunla öpüşüyordu?
Benim sesimle ikisi de ayrılmış ve bana bakmıştı. Winter beni görünce dudak ucuyla gülümsemişti.

Beomgyu'nun yanakları kızarmış ve bakışları mayışık, bayılacak gibiydi.
Beni görünce bile hiç bir tepki vermemişti. Sadece gözleri yavaşça kapanmaya başlamış ve başı Winter'ın omzuna düşmüştü. Sızmış olmalıydı.

Winter Beomgyu'ya döndüğünde endişeyle omuzlarından tutup kendinden uzaklaştırdığında Beomgyu'nun ayakları kaymış ve diz üstü düşerken ben yanına koşmuştum.

"Beomgyu!?.. Siktir ya.." diyerek onu ayağa kaldırmaya çalışan Winter'ı itekleyerek Beomgyu'nun bir kolunu omzuma atmıştım. Onu sıkıca belinden kavrayarak ayağa kaldırdığımda önümdeki Winter'a kızgın bakışlarımı gönderdiğim de önümden çekilerek endişe ile arkamdan gelmişti.

Dikkatlice aşağı indirdiğimde Heeseung bizi görmüş ve yanımıza koşmuştu.

"Kyungjoo.. Bu kim? Bir sorun mu var?" diyerek endişeli gözlerle baktığında Winter'a baktım.
"Gitmeni tavsiye ederim.. uyandığında yanında senin olmandan hoşlanmayacaktır" dedim kesin ve sert sesimle.

Ardından Heeseung'a dönüp "Yardım eder misin Hee?" dediğimde başını sallamıştı. Önden hızlıca koşarak arabanın arka kapısını açmıştı. Arkasından geldiğimde birlikte Beomgyu'yu arkaya yatırmıştık ve bende yanına oturmuştum. Araba büyüktü ve neyse ki önde olan Jay dışında arkada sadece Ni-Ki vardı.

Arabanın kapısını kapatmadan önce Winter'a döndüm. "Git dedim! Senin yüzünden o bu halde"
bunu dediğimde bana itici bir bakış atmıştı. Sonradan arkadaki kendi arabasına binmişti.

Bende arabanın kapısını kapatmıştım. "Teşekkürler Heeseung"
"Noldu Noona? bu kim ve neden şu an baygın?.. Ayrıca niye arabamızda?"

Bunu soran Ni-Ki'ye döndüm. "Bir tanıdık... Yukarda karşılaştık. Anında sızdı"

"Evinin nerde olduğunu biliyor musun?" dedi Heeseung. Ona döndüm ve biraz düşünerek başımı iki yana salladım.

"Hayır ama öğrenebilirim sanırım" dedim telefonumu çıkararak.

Rehberimdeki ilk isime basmıştım ve sonradan uzun bir 'bip' sesinden sonra sonunda arama yanıtlanmıştı. "Alo?"

"Alo Kai.. Beomgyu'nun evinin adresini biliyorsun değil mi?"

"Neden? evini mi basacaksın Noona?" diyerek alaycı bir ses tonuyla konuştuğunda dişlerimi birbirine bastırmadan edemedim.

"Hayır Kai.. Sadece.. karşılaştık. Sarhoştu ve sızdı. Şimdi bana adresini verir misin?"

"Ah.. sızmamıştır o numara yapıyordur" Gözlerimi Beomgyu'ya çevirip tamamen bilinçsiz olduğundan emin olunca Kai görmesem de başımı iki yana salladım.

"Hayır Kai.. Gerçekten uyuyor"

"Pekiii... illaha eve atacak seni. İtaewon'daki barbekü restoranının solundaki bina. 4. kat. Kapı numarası 12. Uyandığında söyle bana teşekkür edebilir"

"Teşekkürler" diyerek telefonu kapattım ve Heeseung'a döndüm. "İtaewon ünlü barbekü restoranının solundaki bina" diyerek yolu tarif ettim.
Heeseung diğer arabanın şoförü olan Jaehyun'u arayıp ona olayı kısaca özetlemişti. Böylelikle birkaç dakika sonucunda Kai'nin verdiği adresteydik.

Blue Spring | Choi BeomgyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin