Ben bu durumdayken oğuz hala atesi cagirmamak için inat ediyordu. Kıskançlığın böylesiydi gerçekten! Ondan gerçekten nefret ettim. Hemen Ateş'i arayip yanıma gelmesini istedim.
"Alo, Ateş."
"Sen ağlıyor musun?"
"Annem öldü,hastanede bekliyorum.Birazdan eve geçeceğim yanima gelir misin?"
"Konum at hemen ve daha fazla ağlama "Atıyorum"
En azindan beni Oğuzdan daha çok düşünüyordu.Annemin yüzü hala aklimdaydi ama bunu kabullenmiş gibiydim. Olemezdi,beni bırakamazdı. Ama bırakmıştı. Ölmüştü.Eve geçmeye gönlüm el vermiyordu.Oguz hala hastaneden cikmamisti. Hala orada salak gibi beni izliyordu. Kıvırcık saçlarına sictigimin. Daha bu sabah flört ettigim bir kişiden şu an nefret ediyordum.Gozleri yaşlıydı. Ama ağlamıyordu.Gitmeliydi. Ama gitmek istemiyordu. Bana aşık olmamaliydi ama çoktan olmuştu. Bunun farkında olmadigimi sanıyordu, ama akli dengesi yerinde olan her kisi bunu anlayabilirdi. Kapi aniden açıldı ve Ateş içeri dalıp bana sarıldı.Agliyordum,bir adam bana zorbalık yaptığında,üstüme yürüdüğünde ağlamıyordum ama bir katil bana sarılınca hıçkıra hıçkıra ağlıyordum. Çantasından bir poşet çıkardı.İcinde bir sürüye 1 hafta yetecek kadar yiyecek vardı. Poşeti yavaşça bana uzattığında nazik davranip teşekkür etmeye bile halim yoktu. Öylece alıp içindeki krakeri ağlayarak yemeye başladım. Ağlamam nedendi bilmiyorum,annem öldüğü icin değildi. Bunu çoktan kendi içimde halletmistim. Sanki o bana birden sarılınca makasla kalbimdeki acıların iplerini kesip kalbimde zelzele yaratmisti. Elimi sıkıca kavradi "Bu kadar ağlamamalısın,annen su an seni yukardan izliyor,kendini en iyi hissettigin müzik hangisi?"
Ne dedigini gram anlamamistim ama sanirim sohbet açıp kafamı dagitmak istiyordu kisilan sesimle cevap verdim.
" I'm good."
Çantasından bir kulaklik çıkarttı ve telefonuna bağlayıp bana şarkıyı açtı. Ben hafifçe gülümseyip kulaklığı elinden almak için elimi uzatırken ayağa kalkti. Kulaklığı usulca kulagima taktı ve saatlerce beni izledi. Ama beni izleyen sadece o değildi. Beni izleyen kıvırcık saç tutamları önüne düşmüş neredeyse katil olmayi bekleyen iki çift göz daha vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İkinci El
Roman pour Adolescentsikinci el bir telefon aldığınızı ve başınıza hiç almadığınız kadar bela aldığınızı düşünün.