Bir süre sonra konuyu değiştirip tatlı tatlı sohbet ederek sıranın kendilerine gelmesini bekliyorlardı. Jungkook, sabırsız bir şekilde sürekli içeri girip çıkan hastaları izlerken Jimin, onun bu heyecanlı haline bakıp tebessüm ediyordu.
Yirmi dakika'nın ardından, Jimin'in ismini seslenen hemşire ile sıranın kendilerine geldiğini anlayıp beklemeden ayağa kalkıp içeri geçtiler. karşılarında duran oldukça genç ve güzel kadın ikiliye bakıp oturmalarını işaret etti.
"Buyrun lütfen, oturun."
"Teşekkür ederiz."
Jungkook yanıtlayınca doktor tebessüm ederek kısık gözlerle kendisini izleyen sarışın bedene baktı.
"Şikayetiniz nedir?."
"Sevgilim hamile, yani test yapmış ve bizde hemen bebeğimizi görmek istedik."
"Pekâlâ, önce ultrasonla kontrol edelim. Bu ilk hastane kontrolünüz öyle değil mi?"
"Evet." Jimin heyecanlı çıkan sesine engel olamadan Bayan Choi'yi cevaplarken onun bu haline gülümsedi Jungkook.
"Şimdi arkaya geçip karnınızı açın da minik bebeğinizle tanışalım." Jungkook Jimin'den önce ayağa kalkarken elini uzattı ve parmaklarını güzel sevgilisinin parmaklarına doladı. Nabızları kalp atışlarına eşlik ederken sakin kalmak oldukça zordu.
Jungkook Jimin'in elinden tutarak perdenin arkasına geçti ve Jimin'in sedyeye uzanmasına yardımcı oldu. Üzerindeki kıyafetini yukarı doğru sıyırırken gördüğü beyaz tenle iç çekti. Sadece bir defa dokunduğu beyaz tene karşı kendini doyumsuz hissediyordu. Eğilip çıplak karnına ardı ardına öykücüler kondururken Jimin hoşuna giden mırıltılar çıkardı.
"Hazırsanız başlayalım." Bayan Choi'nin gelmesiyle Jungkook geri çekilip Jimin'in bir elini yeniden avucuna aldı.
"Hazırız!"
İkisi de aynı anda cevap verirken Bayan Choi gülümseyip işini yapmaya başladı. Gözleri ekrana odaklı olan Jimin karnına sürülen soğuk jelle irkilirken, Jungkook parmaklarıyla saçlarını okşayarak onu rahatlatmaya çalıştı.
Doktor ultrason cihazını çalıştırdı ve eline aldığı alet parçasını Jimin'in göbeğinde gezdirmeye başladı. Aleti bazen hafifçe bazen de bastırarak ilerletirken gördüğü keseyle elinin hareketini kesti.
"Bakın bebeğiniz burada, kesenin içinde. Daha 6 haftalık ve gayet iyi görünüyor. Şu an biraz küçük ancak dengeli bir beslenme ile bebeğin gelişimi daha iyi ilerler." Makineden aldığı kağıdı Jimin'e uzatarak ayağa kalktı.
"Buda bebeğinizin ilk fotoğrafı. Ben sizi içeride bekliyorum toparlanıp gelin."
Doktor odadan çıktığında Jungkook yan taraftaki peçetelerden alıp Jimin'in göbeğindeki jeli yavaşça temizledi. İşi bittiğinde peçeteyi çöp kovasına atarak tekrar Jimin'e döndü ve onu doğrulttu.
Jimin'in az önce bebeğini görmenin duygusallığını ile gözleri dolarken kirpiklerini kırpıştırıp ağlamamaya çalıştı. Bu mutlu bir andı ve ağlamak değil gülmek istiyordu. İkisinin de bakışları küçük kağıt parçasındaydı.
"Bebeğimiz bir fasulye tanesi kadar küçüktü hyung ama çok güzeldi değil mi? Sende sevdin mi onu?" Jungkook Jimin'in ellerini avuçlarına aldı ve kollayarak öptü.
"Senden gelen birşeyi sevmemem mümkün mü? Hayatım tamamen sen olmuşken ve bebeğimizin varlığını bana armağan etmişken dünyanın en mutlu insanı gibi hissediyorum kendimi. Siz benim hayatıma güneş gibi doğdunuz benim güzel gözlüm."
Jimin ellerini Jungkook'un ellerinden ayırıp yakalarını kavrayarak onu kendine çekti ve aklını başından alan dudaklarını öpmeye başladı. Bu ani hareketiyle başta tepkisiz kalan Jungkook, karşılık vereceği anda Jimin'in dudağını çekiştirerek bırakmasıyla öylece kaldı. Jungkook küskün bir çocuk gibi dudaklarını büzerken dudağına tekrar küçük bir öpücük bıraktı.
"Devamı evde gelecek hyung~"
Arsızca sırıtıp sedyeden inerken arkasında bıraktığı bedenin birşeyler mırıldandığını duydu.
"Önce baştan çıkar, sonra reklam arası gibi devamı gelecek de."
Jimin kıkırdarken perdenin arkasından çıkıp doktorun karşısındaki koltuklara oturdular.
"Öncelikle Jimin için bir beslenme düzeni oluşturup buna göre ilerleyeceğiz. Tabi buna takviye olarak folik asit de kullanmalı ki vücudu vitamin dengesini korusun. Stres ve üzüntü seni etkilediği kadar bebeğini de etkiler. Bu yüzden kesinlikle bunlardan kaçınmalısın. Bir dahaki kontrolünüz iki hafta sonra, bebeğin kalp atışlarını dinlemek için gelebilirsiniz. Sormak istediğiniz başka birşey?"
İkili aynı anda birbirine bakarken Jungkook Jimin'e arsız bir gülüş sunup Bayan Choi'ye döndü.
"Cinsel hayatımızın bebeğe zararı olur mu?" Jimin utançtan kıpkırmızı kesilirken onlara bakmamak için başını eğdi.
"Dikkatli olduğunuz takdirde bir sorun teşkil etmiyor. Ancak son aylarda bunu yapmanız mümkün değil." Jungkook aldığı cevapla başını sallarken Jimin'in elini tutup ayaklandı.
"Teşekkür ederiz Bayan Choi söylediklerinizi uygulayacağız."
"Diğer kontrolde görüşmek üzere, iyi günler."
"Sizede iyi günler." Jungkook Jimin'le beraber odadan çıktı ve birlikte hastane koridorlarında yürümeye başladılar.
"Şimdi nereye gidiyoruz hyung." Jimin merakla sorarken yanındaki beden dudaklarını kulağına yaklaştırıp fısıltıyla konuştu.
"İçeride yaptığının devamını evde getirmeye."
------
Okuduğunuz için teşekkür ederim♡♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
JUST YOU
Fanfiction[Tamamlandı] "Kimse umrumda değil, sadece sen..." semekook ukemin mpreg