ŞANS - BARIŞ ALPER YILMAZ

Bölüm 13

Kısa bir süre sessizlik oldu. "Aç mısın?" Diye sordum. Maçtan çıkmıştı ve kaç saat geçmişti. "Kurt gibi hemde" "Ne yapalım?" "Ben seni yesem olmaz mı?" "Bilmem olur mu?" "Olur bence" diyerek bana yaklaştı. "Olmaz Barış ben yemek miyim?" Ondan kaçmaya başladım. Mutfağa koştum ve "hadi makarna yapalım" dedim dolaplara tek tek bakıp makarna ararken. Gelip bana arkadan sarıldı. Tezgahla onun arasında sıkışmıştım. Kendini bana fazlasıyla bastırıyordu. Ellerimi arkada birleşti ve beni etkisiz hale getirdi. Bi eliyle bileklerimden tutuyordu. Fazla güçlüydü hareket etmeye çalışıyordum ama işe yaramıyordu. Diğer elini boynuma götürdü. Başını kulağımın dibine getirdi. Sesimi çıkarmadım. "Derin" diye fısıldadı kulağıma. "Efendim?" Dedim. "Durmak istediğinde söyle" tamam anlamında kafamı salladım. Önce kulağıma küçük bir öpücük bıraktı boynumu hafifçe sıkarken. Daha sonra başımı hafif omzuna arkaya doğru yasladı böylece boynum açıldı. Eli boğazımdan göğsüme doğru kaydı ve aynı anda boynuma küçük küçük öpücükler kondurmaya başladı. Dokunuşları beni deli etmeye yetiyordu. Ne dur diyebiliyordum ne de hareket edebiliyordum. Bir eliyle hala ellerimi tutuyordu arkadan. Diğer eli göğüslerimden aşağı kaydı ve tişörtün içine soktu. Karnımda daireler çiziyordu parmağıyla. Tüylerim diken diken olmuştu. Aynı zamanda kendini bana bastırıyordu. Kafamı ona çevirdim. Bana baktı. "Öp beni" dedim. Sanki bunu dememi bekliyormuş gibi beni birden kendine çevirdi yine tezgaha dayayıp dudağıma yapıştı. Onu belinden çekip kendime bastırdım. Bunu görünce daha sert bir şekilde öpmeye başladı. Tişörtümü tutup çıkardı. Ben de aynı şeyi ona yaptım. Şimdi ikimizde üstsüzdük. Dudaklarını dudaklarımdan çekti ve boynuma ilerledi. Küçük öpücükler kondurarak göğsüme, ordan karnıma ordan da şortuma geldi. Orda durdu ve aşağıdan bana baktı. Şortumun düğmesini ve fermuarını açtı. Benden onay bekliyor gibiydi. Kafamı salladım devam etmesi için. Gülümsedi. Şortumu da indirdi. Tamamen iç çamaşırlarımla kalmıştım. Tangamın üstünden beni öpmeye başladı. Çok garip bir histi. "Barış." Adını hafifçe inledim. Başımı arkaya atmıştım elimle tezgaha tutunuyordum. Ayağa kalktı beni tekrar öpmeye başladı. Alt dudağını dudaklarımın arasına aldım ve emmeye başladım. O sırada elini tangama götürdü ve onu sıyırdı. Kalbimin atışı muhtemelen dışardan da duyuluyordu. Parmağını klitorisime götürdü ve oynama başladı. "Çok ıslaksın" diye fısıldadı kulağıma. Ona sıkıca tutundum çünkü bacaklarım artık beni tutamayacaktı. Zevkten dört köşe olmuştum. Hareketlerini hızlandırdı. Nefes nefese kalmıştım ve sonunda orgasm olmuştum. "Ah!" Bacaklarımın titremesine engel olamadım. Bunu fark edince beni kucağına aldı ve bacaklarımı beline doladım. Merdivenlerden yukarı çıkıyorduk. Aynı zamanda boynuna ufak ufak öpücükler konduruyordum. Odaya geldiğimizde beni yatağa bıraktı ve yanıma uzandı bana dönük bir şekilde. "Dur demedin" dedi sırıtarak. "Durmanı istemedim demek ki" gözlerimin içine bakıyordu. "Peki şimdi?" Dedi ve elini tangama götürüp aşağı çekti. Karşısında çırılçıplak kalmıştım neredeyse. Sadece sütyenim vardı. Bir anda üstüme çıktı. "B-barış" "efendim" dedi saçlarımı okşayarak. "Bundan fazlası olmaz,olamaz" "bu kadar netsin yani" "evet" "neden peki?" Duraksadım ve gözlerimi kaçırmaya başladım. Utanıyordum çünkü muhtemelen o kim bilir kaç kişiyle birlikte olmuştu bense tamamen tecrübesizdim. "Derin? Sorun ne?" "Bir sorun yok" "Yalan söyleyemiyorsun Derin" haklıydı. Yalan söyleme konusunda çok beceriksizdim. "Şey" "Ney?"
"Ben daha önce yapmadım işte Barış." "Sen ciddi misin?" Şaşkınlıkla bana bakıyordu. "Evet neye şaşırdın bu kadar?" "Burakla anladığım kadarıyla uzun bi ilişkin varmış ben sandım ki-" "hayır öyle bir şey olmadı. Zaten olmadığı için beni aldattı." "Şerefsiz." Üstümden kalkıp yanıma uzandı ve bana döndü. "Ben bunları yaparken bile çekiniyorum" "neden çekiniyorsun?" "Ne biliyim ben tecrübesizim ve sen-" "Bunların bi önemi yok önemli olan birbirimize karşı ne hissettirdiğimiz. Ben sadece sana odaklanmak istiyorum,kendimdense senin zevk almanı istiyorum. Seni o halde görmek çok güzel." Daha çok utanmıştım. "Peki hiç mi bir şey olmadı aranızda?" Diye sordu. "Hayır oldu. Bu tarz şeyler maksimum. Daha fazlasını istemedim. Hissetmiştim sanki. Tamamen güvendiğim ve istediğim biriyle olmasının daha doğru olduğunu düşündüm hep ve Burak bana hiçbir zaman o güveni vermedi." Saçımı okşadı. "İstediğin kadar bekleriz" diyip dudağıma bir öpücük kondurdu. "Teşekkür ederim" diyip koynuna girdim. Bana sarıldı ve kokusunu içime çekerek bir süre öyle kaldım.