Bölüm-13

71 6 7
                                    

Hikaye okunması 580 oldu ama oy ve yorum çok az. Okuyanlardan tek ricam emeğimin karşılığı olarak oy vermeniz, seviliyorsunuzzz🫀🤗
Yukarıdaki şarkıyı açıp okuyabilirsiniz:)

Neyse hadi bölüme geçelim iyi okumalarrrrr gecelerimmm 💋🤍

Serkan doğru bir tahminde bulundu gibi düşünmüştüm.
Fakat sonra ne alaka diye de düşünmedim değil.

Çağan: olm çocuk niye Ekim'i öldürsün, psikopat mı bu?
Serkan: ne yani olamaz mı?
+evet bende bir düşündüm ama saçma geldi.
Serkan: saçma falan da bence bu da bir seçenek.
Mevsim: elimizde hiç bir kanıt olmadan bilemeyiz.
+ o da doğru.
Serkan: ama kanıt bulursak!
Çağan: aynen kardeşim çocuğun yanına gidip "pardon da bizim bir arkadaşımız öldü de acaba siz mi öldürdünüz yada bizimle karakola gelir misiniz?" Mi diyeceğiz?
Serkan: ya hayır tabiiki ama öldürmedi de diyemeyiz demi?
+offf tamam şuanlık Ayaz biraz geri planda kalsın, sonuçta elimizde bir kanıt yok.

Zilin çalması ile sınıfa doğru ilerledik. Sıralara geçtiğimizde bu gün baya bir yorulduğumu farkettim. Büyük bir eylemde bulunmadık sadece biraz beynimizi çalıştırdık ama bedensel ve ruhsal bir yorgunluk vardı üstümde.
Dersleri bitirdikten sonra okuldan çıktık yolda ilerlerken çok konuşmadık. Ekim neden öldü? Diye çok düşündüm. Evet Âlevi problemleri vardı annesi ve babası ile görüşmüyordu ve bu onu aşırı derecede üzüyordu ama ekim bunun için kendini öldürecek bir kız değildi aynı zamanda da zaten intihar etmemişti biri öldürmüştü. Ben yine düşüncelerime dalmış giderken çağan hafifçe koluma vurdu.

Çağan: Açelya eve geldik nereye gidiyorsun?
+ nere mi gidiyorum?
Çağan: evet bende seninle geldim ama evin değilde bakkalın önündeyiz!

Kafamı biraz daha kaldırdığımda evin önünde değilde bakkalın önünde çağan ile durduğumuzu anladım. Kemal amca bize rafların arkasından bakıyordu,sanırım bakkala gireceğimizi sanmış.

+bende kafamla Kemal amcaya selam verip çağan'a. döndüm

+Çok özür dilerim çağan ya ben buraya geldiğimizin farkında değildim.
Çağan:yok önemli değil gel eve geçelim.
+ serkan gile gitmeyecek misiniz?
Çağan:yok size geçti serkan ile mevsim.
+He tamam o zaman hadi gidelim.

Bakkalın önünden çıkıp binaya doğru gittik. Anahtarım ile kapıyı açtıktan sonra çağan ile salona doğru geçtik. Mevsim ile Serkan mutfakta buzdolabının kapağını yapmaya çalışıyorlardı.

Serkan: ya kızım alt tarafı şuradaki çiviyi istedim. Bir kerede de dönüp yardım etsen!
Mevsim: aldın işte kendin ya uzatmasana!
Serkan: sen versen şimdiden bitmiş olacaktı!
Mevsim: ya 3saniyeden ne kaybedeceksin?
Çağan: hoppp ne oluyor? Sesiniz salona kadar geliyor!
Serkan:yok abi bir şey ya mevsim ve inatları!
+ mevsim inatçı bir insan değil ki?
Mevsim: yalan ya kuru iftira ben sadece git kendin çiviyi al dedim
Serkan: kendi getirse ne olur sanki?
Çağan: cidden bunun için mi kavga ediyordunuz?
+bence de hadi gelin salona geçelim biraz oturalım yoruldum ben!

Salona geçip oturduk; ben çağan'ın yanına, mevsim ve Serkan de tekli koltuklara oturdular. Karşıdaki masanın üzerindeki Kumandayı alıp televizyonu açtım. Haber programları vardı rastgele bir kanalda durup televizyonun sesini açtım. Spiker bir cinayetten bahsediyordu.

Eminim kitabı okuyanlar hangi cinayet anlamıştır sjsjsjjsjd.

Alttaki ufak yıldıza basar mısınız?
~Gece🌌

TERK EDİLMİŞ 4 ARKADAŞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin