Gözlerimi yavaşça araladım ve etrafa bakındım. Of yine mi sabah oldu. Kalkıp saate baktım: 4.30 sadece 3 saat uyumuşum. Kızarık gözlerimi ovuşturdum ve yatağa oturdum. Uyumak istiyorum ama bunu başaramıyorum. Lanet olsun. Gözlüğümü takıp masamın başına geçtim. Belki bir şeyler yapmak uykumu getirir?"Çok saçma düşüncelerin olduğunu biliyorsun dimi Changbin? Masanda bir şeyler karalamak uykunu getirmeyecek. Hastasın sen. Sadece tedavi ile iyileşebilirsin."
"Kapa çeneni Lewis. Sabahın bu saatinde mesaiye başladın."
Göz devirdim ve test kitabımı önüme koyup çözmeye başladım. Yapabiliyorum. Sanırım yapabildiğim tek şey bu. Derslerim. Çünkü aileme göre hayattaki tek amacım bu ve ne istediğimi sormadan beni buna yönlendiriyorlar.
Düşüncelerimi bir kenara bırakıp çalışmaya devam ettim. Çıkan doğrulara sevinsemde asla tam olarak mutlu olamadım. Ne yaparsam yapayım tatmin olmayacaklar.
Saatler birbirini kovaladı ve ben mola vermeden 4 saat boyunca çalıştım. Gözlerim ağrımaya başlayınca masamı toparladım ve yatağa uzandım.
Tüm uzuvlarım ağrıyor.
"Sence bu ağrılar ne zaman geçecek Lewis "
"Bakıyorum da tek kalınca konuşmaya çalışıyorsun "
"Bir senden trip yemediğim kalmıştı o da oldu "
Göz devirdim ve onun konuşmalarına kulak asmadan kafamı yastığa gömdüm.
..........
Aradan yarım saat geçti ve ben hâlâ uyuyamıyorum.
"Lewis ? Orada mısın?"
"Burdayım tabiki mal. Nereye gideceğim. Ben hep buradayım."
"Maalesef. "
"Bugün dışarı çıkacaksın nasıl hissediyorsun. Eminim mükemmel hissediyorsundur ha."
Bunu söyledikten sonra yine o iğrenç kahkahası beynimde yankılandı. Olanları idrak ettikten sonra bir anda yataktan fırladım ve odada deli gibi dönmeye başladım. Komik, ben zaten deliyim ya.
"Of tamamen unutmuşum bunu. Anneme de hayır gelmeyeceğim diyemem ki, konuşturmuyor bile beni."
Dışarı çıkınca yaşanacakları düşündüm. Ya anksiyete atağı geçirirsem. Ya rezil olursam. Dışarıda nefes alamazsam ne olacak? Peki ne giyeceğim. Ne giyersem giyeyim saçma görünüyorum. Hava sıcak uzun kollu bir şeyler giyemem. Vücudumu saklayamayacak mıyım?
Düşünceler beynimin içinde dönüp durmaya başladı. Dışarı çıkmak istemiyorum. Acaba gitmemenin bir yolunu bulabilir miyim ki? Tek başıma evde kalmama da izin vermiyor. Of çıldıracağım.
Kabullenmekten başka çözüm yok. Kabullenmesem bile zorla olacak . Histerik bir şekilde güldüm ve tekrar yatağa oturdum. Saate baktım.
10.30
6 saattir uyanık mıyım? Günlerim aynı. Zamanın nasıl geçtiğini bile anlamıyorum. Sanki bir kısır döngünün içinde gibiyim. Gün başlıyor.
![](https://img.wattpad.com/cover/356393612-288-k632025.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
was born for him /jeongbin
Fanfic"ve ben sana doyamıyorum bebeğim, sen bana doyabiliyor musun?"