Kısa bi şeyler söylemek istiyorum.
Üniversite berbat bir yer ,özellikle yüksek lisans için. Hiç bir şekilde enerjim olmuyor. Saksıdaki çiçek bile benden daha canlıdır herhalde.
Bu yüzden ne fic okuya biliyorum ne de yazıyorum🫠Bu sefer Minhonun bakış açısından yazalım 🙃
Aile denince insanın içi ısınır,ne bileyim bir mutlu olur değil mi? Ama nedense bende tam tersi oluyor. "Hayatında neyi değiştirmek istersin?" deseler ilk olarak aile derim. Hani baba kötü olur tamam da anne bari iyi olsaydı. O da yok anasını satayım. Cehennem gibi hayat yaşatıyorlar resmen bana.
Iyiki yaz sonu o evden kurtuldum yoksa katil olurdum diye düşünüyorum. Şu anda Chan hyungla birlikte yaşıyorum. Onun babası da benimkiyle aynı şerefsizlik seviyesinde. Ama en azından Chan baş edebiliyor. Chan geçen sene mezun olduktan sonra ayrı eve çıkmıştı. Şirkete daha yakın diye, ama aslında o da ailesinden kurtulmak için böyle söylemişti. Yaz boyunca sabretmiştim ama sonunda dayanamadığım için Chan'ın yanına taşınmıştım.
Çünkü babam bütün yaz " hepsi o kız yüzünden oldu ayrıl ondan yoksa kötü olacak " deyip deyip kafamı ütülemişti.Başta karşı çıkmıştı taşınmama ama Chanla yaşayacağımı söylediğimde "en azından ondan birşeyler öğrenirsin " deyip izin vermişti.
Ama yine de hayatıma müdahele etmekten asla vazgeçmiyordu.İseul'a söylememiştim evden ayrıldığımı. Çünkü sebebini öğrenmesini istemiyordum. Hoş zaten o da ailemi pek sevmiyordu arkadaşlarım gibi. Ama üzülmesini de istemiyordum. Diger taraftan Chan hyung nasıl desem İseul'a karşı biraz fazla ilgili ve bu benim canımı sıkıyor.
Evet arkadaşım ama sonuçta söz konusu benim kız arkadaşım sevgilim yani. O kadar da geniş biri değilim.
Her şey çok güzeldi taki o gün kafede Felix bunu ağzından kaçırana kadar.
Haneul "eve gidelim artık geç oldu" dediğinde Felix hemen "O zaman Minho hyunglara gidelim. Zaten Chan hyung eve çok geç geliyor" demişti.İseul'dan kaçar mı tabiki hemen sorguya çekmişti. İçimden Felix'e küfürler ederek nasıl yalan uyduracağımı düşünüyordum. Sonunda onlardan bıktığım için taşındım demiştim. Pek inanmasa da kurcalamamıştı çok.
O günden sonra sık-sık bizim eve geliyordu. Bazen yemek bazen tatlı yapıp getiriyordu. Eğer yalnız yaşasaydım bundan hiç şikayetçi olmazdım. Ama Chan hyung da evde oluyordu çoğu zaman ve bu yüzden yalnız kalamıyorduk. Üstelik İseulun yaptığı yemekleri benden çok o yiyordu. Daha doğrusu o hepsini bitirdiği için ben sadece tadına bakabiliyordum. İlk defa tanıştığında Chan'a gıcık olan kız şimdi kankası olmuştu. Beni dışlıyorlardı resmen.
Bu gün yine evdeydik. Film gecesi yapmak istemiştik ikimiz. Çünkü Chan hyung ailesinin yanına gideceğini söylemişti. Bu yüzden kapıda elinde cips dolu poşetlerle duran Chanı beklemiyordum.
Tanrım gerçekten bu durum canımı sıkıyordu. Çok aptalca ama bazen Chanın İseuldan hoşlandığını düşünmüyor değilim. Çünkü bu kadar yakınlık hiç normal değil en azından Chan için. Onun bir kızla hiç böyle yakın olduğunu görmemiştim bu güne kadar.İseul da hiç şikayetçi gibi değildi. Aksine keyif alıyordu bu durumdan. İseuldan hiç şüphe etmedim. Chanı abisi gibi gördüğü için böyle davranıyordu. Bunu biliyordum .Ama Chanı kestiremiyordum işte. Belkide hepsi sadece kuruntudur.
Chan içeri geçtikten sonra beni beklemeden hemen salona geçmişti. İseul film seçiyordu orda. Ben de salona geçtiğimde çoktan tavsiye vermeğe başlamıştı bile. İseul da çok dikkatle dinliyordu onu.
Yalandan öksürür gibi yapıp ikisinin de dikkatini üzerime çektikten sonra Chana sorumu soruştum. O da "İseuldan film izleyeceğinizi öğrendiğimde ailemle sıkılmak yerine sizinle vakit geçirmek daha eğlenceli olur diye düşündüğüm için gitmedim "dedi.Vaycanına çok mantıklı bir seçim yapmış. Sanki ben zorlamıştım ailesinin yanına gitsin diye. Chan da bize katıldığı ve tam olarak İseulun diğer tarafında oturduğu için komedi izlemeye karar vermiştik.
Gece sorunsuz geçmişti bolca da gülüp eğlenmiştik aslında. Saat biraz geç olduğu için İseul'u bu gecelik misafir etmeye karar verdim.
Bittii🍾✨️ devamını İseuldan dinleriz 🫠
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nepenthe•| Lee Know |•
Fanfiction"Biz mutlu olamayız Iseul" Ama deneriz en azından Minho "Anlamıyorsun işte hep üzüleceksin. Ne zaman mutlu olsak buna engel olacaklar" O zaman biz de küçücük mutluluğumuzu kalbimizde saklarız. Kimse alamaz. ______________________________________...