{FİNAL}

6.4K 313 34
                                    

Bu bölüme kadar bana eşlik eden tüm okuyucularıma teşekkür ediyorum ve bu bölümü onlara ithaf ediyorum.

İyi Okumalar🤍


Saat 21.30'da eve gelmiş ve duş almıştım. Şuan ise saat 23.38 di ama ben kitap okuyordum. Gördüğüm cümleyi çok beğenmiştim bu yüzden de yanımdaki kalemle altını çizdim.

Özdemir Asaf'ın en sevdiğim ve okumaya doyamadığım sözlerinden biriydi.

"Öylesine güzel seviyorum ki seni, öylesine saf, öylesine temiz, öylesine derin. Ve "Öylesine" değil..."

~Özdemir Asaf~

Sayfaların büyüsüne kapılmış bir şekilde kitap okurken odaya Kayra girdi.

"Abla sana bir şey söyleyebilir miyim? Ama annemlere söyleme olur mu?"

Endişe dolu yüzüne bakıp"Ne oldu biri bir şey mi yaptı, seni tehdit mi ediyorlar?"

Kolumdan tutup odadan çıkardı beni ben ona neler olduğunu sorarken üst katta ki boş odaların birine koşarak girdi ve kapıyı kapattı.

Tam kapıya ilerlerken Karan'ı gördüm. "Karan ne oluyor burada, Kayra niye kaçtı?"

"Bilmiyorum ben evde kimse yok sanıyordum, annemlerin misafirliğe gideceklerdi."

Ne olduğunu anlamıyordum acaba şaka mı yapıyordu.

~Uzatma Balım, git bak işte.

Kapıyı açtım. Oda karanlık olduğu için ışığı bulmaya çalıştım.

Karan benim bulamadığımı gördüğünde ışığı kendisi bulup açtı.

Odada bir ses yankılandı.

"Sürpriiiiiiiiz"

Tüm ailem buradaydı hatta Erin ve onun ailesi bile. Odaya baktığımda buranın aslında çok büyük olduğunu gördüm evde neden bu kadar büyük bir oda olduğunu düşünmeyi sona bıraktım.

Gülümseyerek Karan ile birlikte yanlarına gittik.

.

.

.

.

.

.

Babamın konuşmaya başlaması ile ona doğru baktık.

"Bugün benim ikiz elmalarımın doğum günü ve ben uzun bir aradan sonra ilk defa ailem tamamlanmış gibi hissediyorum. Hiçbir zaman duygularım hakkında uzun bir konuşma yapmadım ama söylemek istediğim bazı şeyler var öncelikle kızım senden başlıyayım.

İkiz çocuklarım olacağını öğrendiğim zaman çok sevmiştim kaçtane çocuğum olursa olsun hep aynı heyecanı yaşıyordum. Ama bir kızımın olacak olması işte o duyguyu açıklayamam bile daha öğrendiğim ilk andan beri seni herşeyden koruma ihtiyacı hissettim.

Sen benim hem prensesim hem de savaşı kızım olacaktın kendini korumayı öğretecektim sana, bir erkek yaklaştı mı onu tek yumrukla yere düşürecektin ve asla bir prense ihtiyaç duymayacaktım.

Abilerim sen bile kıskanırdım seni daha anne karnındayken.

Daha sonra doğum gerçekleşti ama sen sandığım kızı kucakladığımda sana annenin karnında iken sarıldığım gibi hissetmedim.

Ama sorunu kendimde aradım ben nasıl bir babayım da böyle düşünüyorum dedim.

Daha sonra yıllar geçtikçe o kız büyüdü ondan hiçbir zaman sevgimi sevgimizi eksiltmedik ama o sürekli bizden uzaklaştı.

Sorunu yine kendimde aradım ben kızımın bende uzaklaşmasını sağlayacak ne yaptım diye.

Onun hep yanında oldum ama o hep bizden uzaklaştı bununla da kalmayıp kötü davranışlara girişti ama hep engel oldum.

Ne yazık ki bu da onun bizden nefret etmesine neden oldu.

Zaman böyle geçerken seninle tanıştık seni belki korkuttum belki üzdüm ama her şey için özür dilerim sadece seni kaybetmekten korktum. Bundan sonra daha dikkatli olacağım.

Oğlum sen beni hiç üzmedin belki bazen yaramazlık haylazlık yaptın ama hiçbiri kötü niyetle değildi.

Sen hep ikisinin eksikliğini hissettin bunu da dışarıya sanki hiç bir şey umrunda değilmiş tek amacın eğlenmekmiş gibi vurdun ama sen iyi bir çocuktun.

Ben hepinizi çok seviyorum."

Gözlerim dolu bir şekilde babama sarıldım ardından da Karan sarılmıştı bu sarılma aile sarılmasına dönene kadar tüm aile üyeleri sarıldı..

.

.

.

.

.

.

.

Gelen pastanın üzerindeki yazıya bakmamla kahkaha attım.

Üzerinde "Dünya Boştur Salla Coştur" yazıyordu kesinlikle biz ikizler için olan bir pastaydı.

Pasta hediye derken saat geç olmuş ve bizde odalarımıza çıkmıştık tam piijamalarımı giiymiş yatağa geçmişken kapı çalındı.

Gel dedikten sonra içeriye Erin girdi ve "Sana hediye almayı unutmadım ama Saklı Nehrin saklı kalması gerekiyordu."

"Dur bir dakika yoksa sen?"

Tatlı bir tebessüm ile "Evet Sarem artık o arsanın sahibi sensin mesleğimizi aldığımızda evimiz oraya yaparız ve çocuklarımızda bizim ağaç evimizde oynarlar. Düşüncesi bile çok güzel."

İşte o gün benim hikayem o gün yeni başladı tamamen mutlu huzurlu bir hayat bazen aksilikler olsa bile hep birlikte atlattık.

Bir hikaye bitti ama benim hayatım yeni başladı...

.

.

.

.

.

.

.

.

.

Aslında böyle bitirmeyi düşünmüyordum ama hayatta her şey düşündüğümüz gibi gitmez.

Hayatınızda hep mutluluk olsun okuyucucularım🌼

Kendinize dikkat edin ve hep mutlu ve huzurlu olun💚

Sarıhanlar | Yeni Ailem Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin