Her geçen gün üzerimizden biraz daha zaman geçse de, akrep ve yelkovan birbirini ölümüne kovalasa da; sen, sensizliği senin olmadığın her ana bağlasan da yanılıyorsun.
Sen, sensizlik değilsin ki.
Kalbimde, beni sana bağlayan her hücreye anlattım seni. O hücrelerin ölümü bile sensizlik olur da sen sensizlik olmazsın.
Her salisem gülüşünü hayal ederek geçerken zaman dursa, sensizlik olur.
Sen, yine sensizlik olmazsın.
Dudaklarımdan çıkan her harfi sana adarken lal olsam dilsizliğim sensizlik olur, sen yine sensizlik olmazsın.
Geçmişim seninle geçmiş, geleceğim sana adanmışken gün batımı sensizlik olur da sen, sensizlik olmazsın.
Kalbimin sana attığını ben bile duydum, bir sen duymadın. Ancak ve ancak seninle gülebidiğimi ben bile anladım, bir sen anlamadın.
Senin gidişinin sensizlik olmadığını ben bile idrak ettim, sen beni gidişinle sınamaktan vazgeçmedin.
Sen, sensizlik değilsin.
Gidişin son değil,
Gelişinin başlangıç olmadığı gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geceye Fısıldayanlar
RandomHerkes birilerine, bir şeylere fısıldadı. Herkesin herkesi, bizimse bizden başka kimsemiz yoktu belki de. Biz o kimsesizliğin içinde birbirimizi bulmaya çalışıyorduk. Hem birbirimizi hem de kimsenin bulamadığı benliğimizi... Biz, geceye fısıldamay...