Bölüm 4

954 68 9
                                    

Mavi'nin 🍯'ları iyi okumalar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Mavi'nin 🍯'ları iyi okumalar.

.....

Alacaklı gibi çalan kapıyla iki büklüm olduğum koltuktan doğruldum. "Ay noluyo, noluyo?"

Boynuma keskin bir acı girdiğinde, burda uyumak hangi Allahın cezasının fikriydi!? Gece yarısı uyku bastırınca üşendiğimden yatağıma gitmediğim aklıma gelince iyice keyfim kaçtı.

Eğer banyo yine damlatıyor diye gelen sensen Hacer teyze, o banyoya seni kitlerim. Bir daha da zor çıkarsın ordan.

Ayaklanıp yarım açık görüşümle etrafa çarpa çarpa ilerlerken o müthiş dokunuş gerçekleşti.. Kapının pervazına ayağımı çarptım!

Küçük çaplı kalp kirizi geçirdiğim için çığlık kaçtı ağzımdan. Ayağımı ovuşturduğumda, ağlayacağım ama şimdi ya! Sabah sabah nedir bu çektiğim.

Acı dolu anları geride bırakmaya çalışarak hala çalan kapıyı bir hışımla açtım. Elinde anahtarı, ayağında ev terliğiyle Hacer teyzeyi beklerken, Altan-Oya çiftini görmeyi beklemiyordum.

Merakla bana bakan suratlarına çatık kaşlarım eşlik ediyordu. Yine mi siz? Niye geliyosunuz Allah aşkına? Daha dün beraberdik ya.

"Biz geçiyorduk bir uğrayalım dedik.. İyi misin?"

Siz? Geçiyordunuz? Uğrayalım dediniz? Bak sen şu işe. Öyle mi olmuş. Duyda inanama.. Bu seferlik bir şey demiyorum ama bu gelip gitmeler eğer rutin haline gelirse ortalık karışırdı.

"İyiyim."

"Aradık ama açmadın.."

"Duymamışım," Şeytan diyor bırak git kapıda. Ama yapamadım tabii. Kapıdan kenara çekilip, "İçeri girin." dedim.

Oya Hanım ayakkabılarını çıkarıp bildiği yoldan ilerlerken Altan Bey kenara koyduğu ayakkabısıyla bana baktı.

"Aradı, sen de açmayınca bi gelmek istedi. Gelmeme konusunda ısrarcıydım ama ikna edemedim. Bir de kapıyı açmadan önce sesini duyunca.."

Boşuna anlatmaya uğraşma. Ben seni anlıyorum. İfaden bas bas bağırıyor çünkü. Karını ikna edemediğin, edemediğin gibi üstüne bir de kendin ikna olup getirildiğin.

Yine de kısıkça söylediği şeylerle beni dürüstçe bilgilendirdiği için gülümserken sonda bir utanç dalgası kapladı. Gözlerimi kaçırdım, "Ayağımı vurdum da.." güldü.

Dünki oturma planına sadık kalırken havadan sudan konuşmalarla birlikte, bu sefer nezaketen bir şeyler içip içmeyeceklerini sormuştum ama istememişlerdi.

O rahatsız edici hava dağılmış daha bir konuşulunur hale geldiği için şaşırıyordum. Sanırım alışıyordum. Vakit geçirdikçe daha iyi olur gibiydi.

Gerçek AilemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin