Arkadaşlar rica ediyorum hikayemizi başkalarınında görebilmesi adına destek olun.
Okuduğunuz hikayeyi emeğin karşılığını vermek adına oylamalısınız.
Bu bölüm fitil ateşlendi. Yorunlarınızı bekliyorum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Jia saçını düzleştirirken Arin camdan dışarıyı izlemeyi tercih etmişti. Son günlerde aklı sürekli Min Yoongi'nin bahsettiği o uyumsuzluk meselesindeydi.
Durum böyle ise buna çözüm üretilemezdi. Hele ki sorun onun yazdıkları ve söyleyiş biçimi ile ilgili ise bunu değiştiremezdi. Değiştirirse bu artık onun sanatı olmaktan çıkardı.
"Sana bunu yapmalarına izin mi vereceksin" dedi Jia. Kendi yapmakta olduklarını görmezden gelerek.
Arin duydu ama dönüp bakmadı ona. Derin bir nefes alıp verdi. İçi çekip gitmesini söylerken aklı o çöplüğe geri dönmemek adına dayanması gerektiğini vurguluyordu.
O ise aklı ve kalbi arasında kalmış işkence çekiyordu.
"Unnie"
"Bilmiyorum Jia. İnan bana ben ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Size zarar verdiğimi söyleyip duruyorlar. İstediklerini yapacağım bir süre bakacağız problem gerçekten ben miyim?"
Jia hüzünle baktı. "Yemeğe gelecek misin peki?"
"Hayır" dedi. Jia'ya dönmemekte kararlıydı hala dışarıyı izliyordu.
Jia sessizce çıktı odadan. Arin ve Jiwoo arasında ismi konulmamış bir soğuma vardı. Arin Jiwoo'dan tepki beklemiyordu. Bu yüzden kırgındı bunun nasıl düzeleceğini de bilmiyordu. Sürekli beraber olduğun insanlara kırgın olmaktan daha zor bir şey yoktu.
Pencerenin önünden ayrılıp yatağına oturdu. Yatağının yanında duran küçük masanın üstündeki soju şişesini aldı. Ağzını açtı ve hızla bir kaç yudum aldı.
Yüzü buruştu ama umursamadan bir kaç yudum daha aldı.
Şişeyi kenara bıraktı ve defter kalemini eline aldı.
Jia olmayınca oda sessizleşiyordu o da bu fırsattan yararlanmak istemişti.
Tehditkâr bakışları üstümde
tek yanlış adımımı bekliyor
hangimizin daha tehlikeli olduğunu anlamaya çalışıyorum
Beni oyununa davet ediyor
Ama ben o sokaklardan çok korkuyorum
Yarına neden uyandığımı bilmiyorum
Amaçsızken sakin bir iki yüzlülükle amacımdan bahsediyorum
Fark edilmekten korkuyorum ve fark edilmek için dizlerimin üzerindeyim
