-5-

20 3 0
                                    

Medya: Çınar Yazıcı (Buğlem'in sevgilisi)

Bir yanım onu unutmak istiyor. Ama diğer yanım bu evrende beni mutlu edebilecek tek kişinin o olduğunu bildiriyor. Bazen hayallerimin gerçek olduğunu hayal ediyorum. Doruk'un benim olduğunu hayal ediyorum ve yine şeytan benim hayalimdeki kişinin onun hayalindeki kişi olmadığımı kulaklarımı tırmalarcasına söylüyor.

Güvenlik bölümünde öğrenci kartımı göstermek için durdum. Güvenliğin yanında yakışıklı bi çocukla göz göze gelmemle çocuğun konuşması bir oldu.
"Merhaba ben Korkut. Okulun yeni öğrencisiyim. Senin adın ne güzel bayan?"

Anlaşılan yavşak birine benziyor.

"Adım Açelya. Şimdi izin verirsen geçmek istiyorum."

"Tabiki. Tanıştığıma memnun oldum uyuz kız. Sonra görüşürüz." diye bağırdı arkamdan.
Ne kadar ukala ya bi de uyuz mu dedi o? Şimdi sıçtım ağzına.
"Uyuz senin ebendir tamam mı? Yeni tanıştığın birisiyle nasıl konuşacağını öğrensen iyi olur." dedim işaret parmağımı göğsüne bastırarak.
Sonra arkama bakmadan sınıfa doğru yol aldım.

Sınıfın kapısından girer girmez Peri ve Buğlem yanıma gülüşerek geldiler. "Neyi soracağınızı biliyorum kızlar. Benim Doruk'la ne konuştuğumu merak ediyorsunuz. Ama şu an size çok sinirliyim. Çıkışta hani bi cafeye gidecektik. İnsan bi haber verir."
Buğlem:
" Açelya sana ulaşmaya çalıştık ama telefon numaran bizde yoktu. Doruk'ların kavgası varmiş çıkışta biz de hemen oraya gittik seni unuttuk kusura bakma."
Peri:
"Telefonunu ver de kaydedelim numaralarımızı.. Hah tamamdır, kaydettim. Hadi yerimize oturalım."

Yerlerimize geçer geçmez Doruk, Çınar ve Bartu bize doğru gelmeye başladılar.
Bartu:
"Açelya hoşgeldin seni tekrar bu okulda görmek beni mutlu etti açıkçası."
Çınar:
"Hoşgeldin Açelya kavgalarımızi özledim walla."
deyip sinsice gülümsedi.

Doruk ise hiç konuşmuyordu. Tekrar söze Bartu başladı.
" Kızlar akşam bara gidiyoruz. Biraz eğlenicez. Eğer isterseniz sizi de evlerinizden alırız."
Peri ve Buğlem hemen kabul ettiler ve bi anda hepsinin gözlerinin benim üstümde olduğunu farkettim. Bi cevap bekliyorlardı.

" Şey arkadaşlar ben bugün çok yoruldum. Sanırım evde dinlenmek benim için daha iyi olacak."
Buğlem:
" Ya bizim için birazcık katlansan. Hem gerçekten çok eğlencez. Çıkışta da üçümüz bizde kalırız. Biraz dertleşiriz, cafeye de gitmemize gerek de kalmaz."

Neyi kastettiğini anladım. Doruk hakkında konuşacaktık. Israrcı bakışlarina dayanamayıp kabul ettim.

Ders matematikti. Lanet olsun hiç birşey anlamiyorum. Çaktırmadan Doruk'a bi bakış atmak istemiştim. Ama ben kafamı ona çevirdiğim anda göz göze geldik. Kalbim ağzıma kadar çarpıyordu. Kesin kıpkırmızı olmuşumdur. Utanınca yaptığım şeylerden biri de saçlarımla oynamam.

Hele şükür zil çaldı. Yanımıza Bartu geldi. "Açelya izin verirsen bugün sevgilimin yanında oturmak istiyorum. Ders ingilizce ve en iyi flört edilen dersimiz. Rica etsem Doruk'un yanına geçer misin?"

Doruk'a yaklaşmak için güzel bir yol."Pekâlâ" dedim sırıtarak ve çantamı Doruk'un yanına koydum. Benim oturmamla anında masadan kalkıp gitmesi bir oldu. Nedeninı anlamadım. Ama umarım benim yüzümden değildir.

***

Günün son dersi de bitmişti. Ama hala Doruk ortada yok.

***

Evin kapısını acar açmaz odama koştum. Hazırlanmam gerekiyordu. Akşam kızlar beni almaya gelecek unutmadan adresimi de msj olarak atayım.
Şimdi hazırlanmam lazım.

Arkadaşlar ilk kitabım olduğu için yanlışlarım olmuş olabilir. Tavsiyelerinizi yorumlarla bildirebilirsiniz. :)))

CESARETİM YOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin