9

1.1K 50 8
                                    

Denizin yanında beni gram sevmediğine emin olduğum bir kız oturuyordu. Adı Çiçekti galiba. Tek kelime etmeden defterinin sayfalarını karıştırmaya devam etti . Neyse, en azından yağız gibi laf sokup durmuyordu.

Teneffüs zili çaldığında kafamı sıraya koyup uyumaya karar verdim çünkü gözlerim berbat derecede şişmişti ve başkalarının da görmesini istemiyordum. Ama sınıfta duyduğum bağırışmalar buna engel olmuştu, normal şartlarda kafamı çevirip bakmam bile, kim ne yapıyorsa yapsın. Ama birinin Çisem dediğini duyduktan sonra kimin kavga ettiğine baktım ve Gürbüz, Yağız ve Denizi gördüm. Anında yanlarına gidip olayı dinlemeye başladım.

Deniz gözü dönmüş gibi bağırıyordu.

" Sen ne diyorsun lan, senin o dilini kıvıra kıvıra..." (Biip)

en sonunda dayanamayıp araya girdim çünkü arada bir adım geçiyor ama mesele anlatılmıyordu.

" Yeter! Noldu anlatın bi, benim konuyla ne alakam var ayrıca?"

Deniz burnundan soluyarak Yağızı işaret etti ve bana yaklaşıp konuştu.

" Bu sik beyinli Gürbüzün sana bir şeyler yaptığını iddia ediyor!"

" Bağırma! Ve birşey derken?"

Yağız araya atladı.

" Dün için özür dilerim demişti sana, sonra elindeki morluğu gördüm. Bu gün de neler olduğunu herkes gördü. Adeta seni sıkıştırmak için arka bahçeye götürdü. Eski sevgilin falandır kesin. Var öyle takıntılı tipler, belki korktuğun için konuşamıyorsundur dedik."

Sinirlenmiştim. Bana gelip sormak varken olay çıkartmak ne demekti. Tamam haklı sebepleri var, olayları bilmediği için şüphelenebilir. Ama konuşmak yerine kavga çıkarmak yanlıştı.

" Olay çıkarmak yerine keşke bana sorsaydın Yağız."

" Sordum zaten"

kaşlarım çatıldı. Ben neden hatırlamıyordum bunu?

" Sabah senin yanına, arka bahçeye geldim. Ağzını aradım ama bir şey gizlediğin belli."

" Açık açık sorsaydın sana öyle bir şeyin mümkün olmadığını söylerdim! Sabahı mı hatırlamak istiyorsun? Tamam hatırlayalım! Ben sana dedim ki ' ilkokuldan beri aynı sınıftayız, bunca yıl sormadın şimdiden sonra da sorma.' neden şimdi ilgilenir oldun bu konuyla? Sana ne yağız, sana ne!"

Kaşlarını çatıp burnundan soluyarak, bir hışımla sınıftan çıktı. Film izler gibi bizi izleyenlere baktım.

" Böyle bir şey yok ve olamaz da. Şimdi saçma sapan dedikodular çıkarmak yerine dağılın."

Küçümseyen itici mırıldanmalarına aldırış etmeden sırama oturdum ve sıraya kafamı koyup kısa ama güzel bir uyku çektim. Uyanmamı sağlayan şey ise telefonumdan gelen mesaj sesiydi...

Yeni yıl hediyesi erken bölüm atıyorum.

Hepimiz için daha az felaket dolu ve daha çok kahkaha barındıran bir yıl olması dileğiyle..

<3

KARMAŞAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin