19.BÖLÜM:Hayatının Merkezi

3.4K 225 120
                                    

Siz kalp acısı nedir bilirmisiniz?
Yüreğinizin nasıl canlı canlı söküldüğünü...

Siz hiç hasret nedir bilir misiniz?
Sevdiğinizin bir oda ötede olmasına rağmen yüreğinizi delip geçen hasreti...

Gitme sevgili,
Bu aciz kulu bir kez daha terk etme.

Gitme sevgili,
Renklerim solmuş şu dünyada
Bence geri gelmeli.

A.T.S

Keyifli okumalar!
😙😙😙
(

Akif'in anlatımıyla olacak ilk başlar. Zaten bitince araya girerim)

🐺🐺🐺HAYATININ MERKEZİ


Herşey ellerimden bir bir kayıp giderken ben sadece düşündüm.

Canımı, kollarımdan koparırlarken de düşündüm.
Onu benden almışlardı,ama neden?
Ne olmuştu ki?
ellerimde ki kan kimindi?

Bak işte burada hayat çok garipti;
Bir insanla uzun yıllar yaşarsın ama o öldüğünde veya başına bir iş geldiğinde çok fazla üzülmezsin çünkü o senin canından bir parça değil. Belki gözünden birkaç damla yaş düşer ama onun için günlerce yas tutmazsın.
Ama öyle bir şey vardır ki, insanı bir defa görürsün fakat o senin yüreğindeki boşluğu tamamlamıştır. Öyle bir tamamlamıştır ki o yanından  5 dakika ayrıldığında bile üzülürsün.
Onu kaybetmek sana o kadar acı verir ki bedeninin yarısını gömersin toprağa.

Ben Akif Tolga Saroğlu;
Gözlerimden düşen her damla yaşın ateş olup değdiği yeri yaktığı adamın.
Kalbindeki boşluğu sadece 3 dakika 8 saniyede sızlatan insanım.
Bana emanet edilen o kalbi koruyamayan aciz bir kulum.

Ben Akif Tolga Saroğlu, Yaşamayı hak etmeyen boş bir bedenim...

Etrafında bir sürü ses vardı,
silah sesleri, bağırırlar, helikopter ve ambulans sesleri... hepsi birbirine karışmıştı ama ben sadece onun o narin sesini duymayı istiyorum.

" Komutanım kalkmanız gerekiyor." diyen bir ses. Kimin olduğu umrumda değil.

Beni iki kolumdan tutup arka kapıdan, sedyeye uzanan İzelin yanına götürmüşlerdi ki hemşirenin tek bir cümlesi yıktı beni Tarumar etti.

" nabız alamıyorum "

ne kadar basit bir cümleydi değil mi
iki hece, 16 harf...

" Ne? Ne dedin " diye sordum. Anlamdım çünkü.

Hemşire yüzüme acıyla baktı ve ambulansa bindi. Sedyeyle İzeli ambulansa sokarlarken bir kadın hıçkırarak ağlıyordu ardımda. Kübranın sesiydi bu. Ona döndüm.
Kaşlarını çattım ve " ne ağlıyorsun! ne dedi ki o? ben anlamadım " dedim ama çok güzel anlamıştım.

Bazen anlamamak çok daha iyidir.

" Nabız yok dedi! benim kardeşimin kalbi atmıyor dedi! Öldü dedi komutanım öldü! şehit oldu dedi " diyen Kübra daha fazla dayanamadı ve yere çöktü.

ALFA: KURT 1 " AŞIK ÇİÇEKLER " Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin