-Giriş-

21 4 1
                                    

Ben Aslıhan, Aslıhan Karalar. 18 yaşımdayım lise öğrencisiyim. İstanbul'da yaşıyorum. Hayatım o kadar düz ki, hergün aynı şeyleri yapıyorum sabah kalk, giyin, kahvaltı, okula git, geri gel
Ödev yap, ders çalış,uyu, tekrar uyan bir kısır döngü. Aslında elbette sadece bunları yapmıyorum eğlenceli zamanlar da oluyor. Ve bunlar tabiiki ben de olan bi' durum değil ama hayatımda bi heyecan olsa bi aksiyon falan olsa eh, fena olmazdı açıkçası ama nerdeee.. Size ailemden bahsedeyim bi' afacan kardeşim var; Adı Ahmet 14 yaşında ve de onun hiç susmayan çenesi var. Bıraksanız sabahtan akşama kadar car car konuşur ama kardeşlik böyle birşey olsa gerek ki, ona seni çöpten aldık şakası yapsak da yine de birbirimizi çok seviyoruz. Öyle de mükemmel kardeşlik ilişkimiz vardır yani.

-Aslıhan kızım! kahvaltı hazır birtanem kalkın bakalım Ahmeti'de uyandır.

Bu kişi anlamışsınızdır; güzelliğim, annem. Annem de sevgi dolu ama bir o kadar da tersi pis olan bir kadındır. İş konularında çok ciddidir ama iş dışında dünyanın en şeker insanıdır diyebilirim.

-Tamam annecim geliyoruz. Beyefendi hazretleri kalkarsa hemen ordayız.

-Kızım benim :)

Pekala, evet kardeşimi çok güzel de uyandırabilirdim ama kendisi en son beni bir sürahi suyla uyandırmasaydı şayet öyle olacaktı ama intikam sırası bende heheh!
Ben de onu bir bardak suyla uyandıracağım.

Evet millet! Su hazır. İşte orada zavallım heh şuna bak! uyurken bile herzamanki gibi geveze çenesi durmuyor. Gelin dinleyelim ne diyormuş diye telefonumu çıkardım ve videoya çekiyorum.

-Rüyaa, çok güzelsiin..Rüyaa, bak sana ne aldım en sevdiğin renkte oje..Rüya...
Çok güzelsin..

Ahahaha rüyasında bile Rüya'yı görüyor size kısaca Rüya'yı anlatayım Rüya, bizim Ahmet'in aşık olduğu ve birtürlü konuşamadığı o kız. Şimdi bakın "Rüya'sını" nasıl mahvediyorum: evet millet bir bardak suyu boşaltıyorum 3-2-1!

-Aaay! Rüyaa! Yüzüm! Anne.. Abla? Napıyorsun..sen..ya nasıl ya.

-Ahmet Bey, uyandınız! sonunda aramıza döndünüz! 5 yıl aradan sonra rahatsız etmemişimdir umarım..

-Ya abla sen napıyo'sun ya! Tam da-

- A-a n'apayım sevgili kardeşimi son yaptığından sonra ben de güzel bir şekilde uyandırayım dedim. Ayrıca Tam da derken? Ya da dur Ben söyleyeyim
Rüya'yı rüyanda mı görüyordun yoksa.

-Hmm anlatamam, çok iyi yapmışsın ablacım. Ve ne alakası var Rüya kim ya
ben onu rüyamda göreceğim heh! Bi' kere benim bu ultra yakışıklılığım için onun beni rüyasında görmesi gerekiyor.

-Evet O'da senin yakışıklılığından ölüp bitiyo'du zaten. Bak sana ne göstereceğim,
benim canım kardeşim.

-Allah aşkına göstersene

Evet millet Ahmet'e o muhteşem videosunu izlettikten sonra ne mi oldu:

-Fotoşop bu fotomontaj cart curt neyse ne
ben değilim bu!

-Tabi canım eminim "Fotomontaj" olduğuna. Kabul et işte sensin. Yoksa anneme mi göstersem o karar versin.
Evet evet bence de o karar versin. Nasıl olsa fotoşop pardon fotomontaj.

-Benim Sevgili bir o kadar da gıcık ablam:
EVET O BENİM ŞİMDİ BU LÂNET OLASI VİDEOYU YOK ET. AYRICA O SUYUN İNTİKAMINI DA ALACAĞIM!

-Aferin sana yola gel. Silerim ama bir şartla bilgisayarını ne zaman istersem vereceksin anlaştık mı?

-Hayır olmaz! Olamaz!

-Valla ben bilmem An-

-Tamam sus ya kabul ama anneme bahsetmek yok.

-Anlaştık.

-Anlaştık.

Evet bu savaşçı ve küçük aksiyondan sonra evet ŞÜKÜRLER OLSUN AŞAĞIYA KAHVALTIYA İNEBİLDİK. Size bir sır vereyim videoyu silmedim eh Ahmet'e güven olmuyor maalesef bazı konularda.
Onu zamanla tanıyınca ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.

-Çocuklar hayret gelebildiniz kahvaltıya inanamıyorum. Az daha geç gelseydiniz keşke.

-Annecim hep senin bu oğlun. Di'mi Ahmet

-Annem öncelikle günaydın ablam haklı değil. Afiyet olsun.

-Emin misin *Telefonu alttan alttan işaret ederek*

-Aslında değilim evet anne benim yüzünden evet.

-Neyse çocuklar afiyet olsun size de.
Bu arada babanız akşam Ankara'dan geliyor.

-Nasıl gerçekten mi çok özledim babamı ya. Kaç gibi geliyor peki anne?

-Akşam 7 gibi burada olurmuş kızım.

-E çok iyi! anne, babam uzun sürer dememiş miydi nasıl izin alabildi şirketten?

-Hakikaten anne ya. Babama genelde izin verilmezdi şimdi ne oldu da izin verildi?

-Valla onu gelince babanıza sorarsınız.
Ben şimdi çıkıyorum geç kaldım zaten.
Aslıhan Ahmet'e göz kulak ol isterseniz siz de bi' gezin abla kardeş.

-Tamamdır annecim o iş bende aklın kalmasın.

Annem gittikten ve biz de kahvaltı yaptıktan sonra odalarımıza çekildik.
1-2 saat sonra Ahmet'le takılırken aniden ardı arkası kesilmeyelerek kapı çaldı.

●DEVAM EDECEK●

Umarım bu hikayemi seversiniz, sevdiyseniz oylamayı unutmayın ve hikayenin ismine daha karar veremedim.
Önerilerinizi bekliyorum ♡

Son UmudumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin