4: CİNAYET

646 55 77
                                    

Kirabı oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın lütfen keyifli okumalar dilerim ❤

****

En son bana dönünce "Ekin Ertekin." Dedim. Kağıda bakarak tekrar bana döndü. "Hoşgeldiniz Ekin hanım." Dedi ve bana da içeriyi işaret etti.

İşte başlıyoruz.

Kendimden emin bir şekilde omuzlarımı dikleştirerek görevlinin bana işaret ettiği yola doğru yürüdüm. Her adımda müzik sesi kulağıma daha da çok geliyordu. Ayağımdaki topuklular sebebiyle hızlı yürüyemiyordum. Üstü kapalı uzun bir kolidordan geçiyordum, duvarlara belli aralıklarla ışıklar yerleştirilmişti ve yolu bunlar aydınlatıyordu. Duvarların bir metre kadar önünde korkuluklar vardı ve yol boyunca uzanıyordu. Korkulukların etrafına da yapay sarmaşıklar sarılmıştı. Yol boyunca iki tane parti mekanının reklam afişi, bir tane de kamera gördüm.

Parti mekanını görmemle adımlarımı hızlandırmıştım ki "Ekin!" diyen bir ses ile arkamı döndüm.

Zeliha, koluna girdiği bir adamla bana doğru geliyorlardı. Üzerine mor,simli, kısa bir elbise giymişti. Elbisenin ortasındaki gümüş renkli kemer ince belini ortaya çıkarmış, kemeriyle aynı renk ayakkabılarıyla çok zarif bir hanımefendiydi. Tek omuzundan dizlerinin üzerine gelen bir tül vardı ve arkası öne kıyasla daha uzundu ve yere değmek ile değmemek arasındaydı. Saçlarını hafif dalgalandırmıştı ve güzel bir makyaj ile fıstık gibi görünüyordu.

Yanıma geldiklerinde yanındaki adamın kolundan çıktı ve yanıma gelerek ellerimi tuttu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yanıma geldiklerinde yanındaki adamın kolundan çıktı ve yanıma gelerek ellerimi tuttu. Bu samimiyete kaşlarımı çatmamak için kendimi zor kontrol ettim ve ona baktığımda beni incelediğini gördüm. "Çok güzelsin." Dedi büyülenmiş gibi. İster istemez gülümsedim. "En az senin kadar." Dediğimde kıkırdadı.

"Zeliş, beni bu güzel hanımla tanıştırmayacak mısın?" Zeliş'in yanındaki adamın ilk defa konuşmasıyla bakışlarımı ona çevirdim. Simsiyah bir takım giymişti ve kolundaki altın saat 'ben zenginim' diye bangır bangır bağırıyordu. Jöle sürdüğü saçlarını dağıtmıştı ve bu ona serseri görüntüsü sunuyordu.

Benim onu süzmeme bir şey demiyor aksine bunu gülümseyerek izliyordu. "Ah, doğru." diyen Zeliş elini omzuma koydu ve diğer eliyle karşımdaki adamı işaret ederek, "Bu benim abim, Caner." dedi. "Yaa." Diyerek tepkimi ortaya koydum. "Ben de Ekin Zeliş'in oda arkadaşıyım." Diyerek ona elimi uzattım. Uzattığım elimi sıkmak yerine tutarak arkasını çok zarif bir şekilde öptü. "Sizinle tanışmak benim için bir şeref Ekin hanım." diyerek doğruldu.

Bu zarifliği karşısında kıkırdadım. Onun bu hareketine karşılık ben de dizlerimi hafif bükerek ona reverans yaptım. "O şeref bana ait Caner bey." dedim. Üçümüz birlikte gülerek mekana giriş yaptık.

BÜYÜKADAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin