GAMBLE

༒ ░ 1̴7̴ ░ ༒

Ben geldimm, erkenden hem de. Hızlıca bitirdim bölümü çünkü @Ladygrey_Mia ve @Zikkimcikolatasi geçen bölüm ricamı kırmadan dolu dolu yorum yaptılar, pammuk ellerine sağlık. Birtaneciklerime kocaman teşekkür ediyorum ve yine bolca yorum isteği ile iyi okumalar diliyorumm. Aşağıda görüşşürüz.

Bölüm şarkısı; Leave Me Now. Efsanedir.

༒

Jeongguk bir müzik açmıştı, jazzın ve rockın harika bir birleşimi gibiydi tüm bu sesler. Odanın her yerindeydi müzik. Jimin uzun zamandır kendi bale müzikleri haricinde bir şey dinlemediğini fark edince garipsedi. Amerikan mutfaktan baktığında alfanın hevesli şekilde tavaya attığı sebzeleri çevirdiğini gördü. Takım gerçekten de yakışıyordu ona, siyah pantolonu içine soktuğu o harika gömleğini sıvayabildiği kadar sıvamıştı, kendisine dövme yapmadan önce seçtiği takıları hala üzerindeydi. Jimin o uzağında olsa bile görebiliyordu, her detayını seçebiliyordu.

Kendisi de giyinmişti güzelce, her zaman çok güzeldi zaten ve bu kısa şort üstü bol gömlek iyi durmuştu. Ön kısmını içine sokmuştu Jimin, kollarını katlamıştı bileği ile dirseğinin arasında bir yere kadar. Saat takmıştı, çelik ince bir bileklik diğer kolunda dururken önünü açık bırakıp birkaç tane kolyeyi birleştirmişti. Küpelerini de taktığında o da tamam hissediyordu. Kendi moda anlayışını seviyordu Jimin, rahat halini, seksi halini ayrı ayrı seviyordu. Şimdi de harika gözüküyordu. Şortu hevesle giymişti ancak gerçekten kısa geldi gözüne, kalça çizgilerine kadar çıkmıştı ve sarkan iplikler arada bir kaşındırıyordu tenini ama pek umursamadı Jimin. Kasıklarının bir kısmını açıkta bırakmış olan şortu ile rahat hareket ediyordu.

Yatağa adımladı omega, ittiği örtüyü açtı ve artık çöp olmuş tangasını, dövmenin boyasını sildiği peçeteleri ve kullanılmış pamuğu aldı avucunun içine. Çok uzağında olmayan çöp kovasına götürüp attı. Dövme malzemelerini çantasının içine özenle dizdi ve sadece yastık yorganların kaldığı alana baktı. Jimin her yerde kendi sıvısını görüyordu, özellikle Jeongguk'un oturduğu alanda öyle çoktu ki gerçekten utanmıştı. Yavaşça yorganı aldı ve kirlenmiş yastıkları alıp banyoya götürdü. Çamaşır makinesine ilk önce yorganı tıktı ve yıkamayı başlattı. Yastıklar üst üstü dizili sırasını bekliyordu. Jimin orayı bıraktı ve odaya döndü. Bir işi kalmamıştı, bu yüzden sevgilisinin yanına gitmeye karar verdi. Mutfağın kapısına geldiğinde Jeongguk'un bir sos hazırladığını ve serçe parmağını içine daldırıp hevesle ağzına götürdüğünü gördü, güzel yapmış olacak ki beğenmiş bir mırıltı çıkardı.

Sabah kahvaltıda da aynı davranmıştı ve bunun bir alışkanlık olduğunu anladı Jimin. Tek omzunu kapıya yasladı ve kollarını göğsünde bağlayıp izlemeye başladı alfasını. Harika gözüküyordu, onu bir tek ramen yaparken görmüştü, bu kadar özenli çalışması gerçekten izlenilesi bir filmdi. "Daha ne kadar beni izleyeceksiniz acaba?" diye sorduğunda Jimin kıkırdamış ve mutfağa girmişti. Alfa ona döndü ve bir ıslıkla bile iltifat edebildi. "Bu ne harikalık, günlerdir kokoş kokoş takılırken bu sana harika bir hava katmış Jimin."

"Gömlek senden, teşekkür ederim deyim."

"Sonunda bir işe yaramışlar." diyerek ellerini omeganın dibine varmış bedenine yerleştirdiğinde yavaşça kendisine çekti Jeongguk. Jimin kollarını havaya kaldırdı alfanın boynunda sabitledi, güzelce gülümsedi hemen ardından, sevgilisinin içini sımsıcak eden o naif gülüşü görülebilecek en güzel manzaraydı şimdiye kadar.

"Öyle deme alınırlar, senin üzerinde nasıl harika durduğunu tekrar tekrar söylemeyeceğim çünkü."

Jeongguk eğildi ve omeganın burnuna sürttü kendi burnunu ve tatlı bir öpücük bırakıp geri çekildi. Ne sevgilsini bırakası vardı ve yemeği unutası vardı, bu yüzden onu kendisi ile birlikte ocağın başına götürdü, dışı mühürlenmiş ve eşit şekilde doğranmış etin dilimlerini tek tek biberiye, reyhan ve defne yaprakları ile kızartılmış tereyağına yavaşça bıraktı. Cızırtısı bile kulağa harika gelirken kokusunu aldığı gibi iç çekti Jimin.