MEDYA: Yirmi7- Adım Yok. Aresin içinde oluşan boşluğu en iyi anlatan şarkılardan biri. Bu kitabı yazmaya başladığımda beri ne zaman dinlesem aklıma ares geliyor. Oy ve yorumlarınızı bekliyorum. İyi okumalar.
>>>ARES<<<
Yemekler yenmiş dosyada yazan birçok detay konuşulmuştu. Gergin başlayan akşam daha sakin bir şekilde ilerlemişti. Benim dışımda Toprak, Afra ve Alp'te birkaç soru sormuştu. Geriye kalan Hakkariye gidiş ve eğitim konusuydu. Ha bide hala gelmeyen iki kişiydi.
Yaklaşık 5 dakikadır bir sessizlik hakimdi masada. Mehmet amir ikide bir saate bakıp duruyordu. Saat ilerledikçe onunda gerginliği artıyordu. Arada birde gözü bana kayıyordu. Daha fazla sessiz kalmak istemediğim için "Hakkâri'ye ne zaman gidiyoruz?" diye sordum. Bu soruyla ekibin kaşları çatılırken üstler gerilmişti. "Ekip başı yaptığınız adamın ne zaman yola çıkacağımızdan haberi yok öyle mi?" dedi Toprak. Kaşlarımı çatarak Mehmet amire döndüm. "Bu gece." diye kısa bir cevap vermişti. Oturduğum sandalyeyi gürültülü bir şekilde iterek "İyi o zaman siz kös kös oturmaya devam edin. Benim toplamam gereken eşyalarım ve ziyaret etmem gereken mezarlar var. Malum sözde amirim olan şahıs iki gündür telefonlarımı açmadığı için birçok şeyden haberim yok." dedim ve yerimden kalktım.
Tam kapıya doğru gidecekken içeri giren kişilerle olduğum yere çakılı kaldım. Emniyete gittiğim gün görmemiştim onları. Zeynep'in öldüğü günden bugüne kadar, yaklaşık 3 aydır görmemiştim onları. "Eşyaların geldi. Ev bozulmadı merak etme sadece gerekli olan birkaç şeyi ve kıyafetlerini toplayıp getirdiler." dedi Mehmet amir. Benim donup kaldığım gibi onlarda beni görünce yutkunmuşlardı. "Yabancıların evimde ne işi vardı?" dedim sert bir şekilde. "Biz yabancı değiliz Ares. Zeynep bizimde kardeşimizdi. Bilmediğin çok şey var. bi dinle-" diyen Taner'in sözünü bağırarak kestim.
"NEYİNİ DİNLEYEYİM LAN?! BENİM KARDEŞİM SİZİN YÜZÜNÜZDEN BENİM KOLLARIMDA ÖLDÜ NEYİNİ DİNLEYEYİM BEN SENİN?!"
>>TOPRAK<<
Ares'in söylediklerinden sonra ne düşünmem gerektiğini şaşırmıştım. Ne demek kardeşim sizin yüzünüzden kollarımda öldü. Neyin peşindeydi bu amir? Niye kardeşinin ölümünün sorumluları olarak gördüğü kişileri evine sokuyordu?
"LAN Bİ DİNLE, DİNLE Kİ ANLA!" Dedi az önce Ares'in sözünü kestiğini adam. "Bağırmadan oturun şuraya düzgünce konuşalım." dedi diğer adam. Onlar otururken Ares hâlâ ayakta dört dönüyordu. "Anlatın!" dedi. Aresin sözünü kestiği adam bize bakarak "Öncelikle ben Taner. Buda ikizim Caner." dedi. Taner sustuktan sonra sözü Caner devir aldı. "Bak Ares ne düşündüğünü anlamak zor değil isteyerek gelmediğimizi düşünüyorsun ama üstler can güvenliği tehlikesi yüzünden izin vermedi." dedi Caner ve Taner bir saniye bile beklemeden "Bahsi geçen üstlerin içinde Mehmet amir yok celallenme hemen. O onay çıkmadan gelmeye kalktı hatta." diye ekledi.
"Can güvenliği tehlikesi ha? Ben o ekipteki herkes için kaç kere kurşunun önüne atladım, kaç kere size sıkılan kurşun bana isabet etti? Sizi öldürmek istesem kardeşimi niye dahil edeyim? Lan kaç kere ölümle burun buruna geldiniz her seferinde çekip aldım sizi, görmezden gelsem elimi bile sürmeden sizi öldürmüş olurdum. Hiç biriniz bile mi çıkıp 'Bu herif niye böyle bişey yapsın ki?' demediniz. Ya tamam yine vurulmuş olsaydı Zeynep gelseydiniz ölmezdi ki. Kolundaydı kurşun, damara denk geldiği için çok kan kaybetmişti. Abi benim kardeşim acı çekerek öldü, kan kaybından öldü Zeynep'im." Ares bunları sanki küçük bir çocukmuş gibi sayıklayarak ve deli gibi ağlayarak anlatmıştı.
Mehmet amir derin bir nefes aldıktan sonra "Zeynep o gün önce beni aradı, konum attı. Biz ekibi toplayıp yola çıkmaya hazırlanırken beklememize dair emir geldi. Çok uğraştım, olmadı en son aramızdan yarım saat sonra ancak alabildim izini. Bu işin içinde olanlar engellemiş iznin erken çıkmasını özür dilerim oğlum bize izin çıksada sivilleri riske atamayız diyip ambülansa izin vermediler. Çevre yolunda bizi bekleyen ambülansın bile izni yoktu. Bir tanıdığımdan rica ettim, özel hastanesi vardı o gönderdi." dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İSİMSİZ
General FictionGizli bir örgüt tarafından iftiraya uğramış asker, polis ve mit ajanlarını bir araya toplayan bir ekip kurulursa ne nolur? Geçmişten gelen sırlar ve bağları... İntikam ateşiyle yanıp tutuşan bir adam ve onun yönettiği bir ekip... Acılar ve yaşanmışl...