helloooo nabersiniz bebeklerimm
telefondaki fotoğrafların çoğu hatta hepsi bana ait aşağılara doğru indikçe okulda iken çekilmiş fotoğraflar, ders çalışırken, arkadaşlar arkadaşlarımla iken ve daha bir sürü
"süre doldu aşkım" diyen şebo ile telefonu egeye uzattım ve göz yaşım akmak için direnirken çok zor duruyordum
"Didem biz artık gidelim saat 4 de geliyor" diyen alpe döndüm senin zamanlaman harika
"tabiki benim de uykum gelmişti zaten ben sizi geçirim" dedim ve ayağa kalktım alpler gittikten sonra da içeri girip
"bora sen buraları topla ve bulaşıklar da sende galiba ben yatmaya gidiyorum hadi eyvallah" dedim ve arkamı döndüm odama girip kapıyı kilitledim.
yatmadan banyoya girdim ve gece bakımlarını yapıp yattım
sabah bok gibi uyandım çünkü rüyamda ege bana sarılmaya çalışıyordu ve ben de kaçıyordum aslında kabustu
kalktım ve bonyoya girdim bütün işlerimi hallettikten sonra da üstümü değiştirdim dışarı çıkıp hava alcam bu kessin
odamdan çıktım görüş alanıma ege girdi yuh yani ben seni rüyamda pardon kabusumda da gördüm yürü git lan aaa
"şebo ben dışarı gezmeye gidiyorum geliyor musun" şebo bana dönüp "yok aşkım ben çok yorgunum başka zaman artık" dedi "iyi sen bilirsin vidyo atarsam düzgün yorum yap hadi öptüm aşkım" dedim ve çıktım disarda kahvaltı yaparım
eveeet günlerden pazar, Bi pazar gezmesi yapalım ya dimi
sahile gittim gezdim sonra da kahvaltı yaptım alışveriş de yaptım sonra da yorulduğum için de eve geri döndüm saat 7 ye geliyordu
"şebo ben geldim aşkım "dedim ve içeri girdim buna girmek denilirse çünkü elimde tonlarca poşetler vardı
" şebo aşkım ner-" derken bu Bi pasta
şaka sadece şaka tabiki salak ege girdi görüş alanıma elimdeki poşetlere baktı ve" yardım edim"dedi ve elimdeki poşetleri aldı "şebo nerde"
"dışarı çıktılar" dedi odama doğru gittim kapıyı açtım ve elimdeki birkaç poşeti yatağın üstüne bıraktım arkamı döndüğümde ege de çoktan girmişti
yuh azıcık özel alana saygı ya Allah
"teşekkür ederim çıkabilirsin" dedim ve elindekileri aldım ve yatağın üstüne bıraktım "çıksana" dedim çünkü çıkmamıştı"konuşabilir miyiz lütfen" dedi ne konuşacaz yar öhö öhö yerbiyemizi bozmayalım lan siktir bunca yıldır neredeydin demedim tabiki
"ne konuşacaz beni nasıl 6 yıl önce bırakıp gittin ondan mı hiç ağzını yorma ben o defteri 6 yıl önce kapattm hatta ahirette hellahlik için karşıma çıkma diye de hakkımı helal ettim çık şimdi odamdan" dedim. kapıyı işaret ederek
"Didem bak ben o zaman senin için reddettim sana zarar vermek istemiyodum ondan reddettim kalbin kırılsın istemedim vallaha" dedi devam etmesine izin vermedim
"kalbim kırılmasın diye öyle mi sen beni bırakıp gittin ya ben o gün kendimi kaybettim beni sadece o gün yanımda olan kişi yani şebo anlar beni toparlaması o kadar çok zamanını aldı ki ama ben kime anlatıyorum sen gittin ben kaldım sen geldin ama artık ben orad değilim "dedim sol yanağımdan bir damla gözyaşı aktı
" şimdi çık odamdan yüzünü bile görmek istemiyorum senden nefret ediyorum "dedim ege dışarı çıktıktan sonra kapıyı kapattım ve kilitledim kapının dibine çöktüm ve hıçkıra hıçkıra ağladım
sesli veya sessiz artık içimde kopan fırtınaları susturmak yok artık yüzleşmek var ve bunun bedelini ağır ödeyecek
ağlamaktan nefesim daralmaya başladı nefes almakta zorlanmaya başladığımı hissedince camı açtım biraz hava alıp kendime geldikten sonra
eşyalarımı yerleştirdim "didom hadi gel disarda yemek aldım sana en sevdiğin hamburger" dedi reddetmek istemedim çünkü çok açım
kapının kilidini açtım ve çıktım şebo çoktan masayı kurmuştu bana da yemek düşer artık
"güzelim gözlerine noldu ağladın mı sen" dedi bu kadar da çabuk anlamasa mıydın aşkım
"yok ya yüzümü yıkarken sabun kaçtı hadi ben çok açım" dedim ve oturdum oturdugumda arkamda olan egeyi gördüm görmemezlikten gelip yemeğe başladım
"aşkım kola iç boğazında kalır" şebo ya dönüp "bok içerim de bunu içmem bidaha dolapta meyve suyu var onu ver bana" dedim şebo kahkaha atarak dolaba gitti ve meyve suyumu getirdi
"boracım biz didoya 1 nisanda kolasına böcek koyduk onu içti söylediğimizde kustu falan 1 yıldır kola içmiyor" dedi
"öyle şakanın am - geri zekalı ya bak yine midemi bulandırdın sana ceza veriyorum patateslerin bana ver" dediğimde patateslerin bana verdi
"al aşkım ama kolanı ban ver o zaman" dedi ben de ona kolamı verdim
yemeğimizi yedik şebo odasına çekildi bora da işi varmış dışarı çıktı ben de sofrayı topladım bulaşıkları makineye yerleştirdim kendime kahve yaptım ve balkona çıkıp oturdum
"biraz konuşalım mı" egenin sesi ile irkildim sadece baktım o da gelip karşıma oturdu zaten niye oturuyo lan ben sana otur mu dedim
"ne hakkında konuşucaz" dedim bana baktı gözlerimin en derinine bişeyler öğrenmek ister gibi baktı ve ağzından şu kelimeler döküldü
"hala beni sevdiğini biliyorum ve benden nefret etmenin sebebi de benim seni reddetmem ama hepsini telafi edicem kendimi afettiricem bana inan" dedi ben egeye bakıp.
"suçluluk duygunu yok etmek istiyorsun kendini affetirip napicaksin peki ben sana tekrar mı aşk olucam yine sensiz nefes alamicamı falan mı düşünüyorsun ben sen gittikten sonra nefes almayı bıraktım" dedim ve kalktım
odama gidip yattım ne kadar çok yattım şu üç günde benim bir hafta boyunca uykusuz kalmam lazım iki saat ile bir haftayı idare ederdim bana noldu böyle ya aa ege yine bütün dengemi bozdu
off off ya dediği gibi kendini affetirirse ya ben onu affedersem yok canım yapmam öyle bir şey değil mi yok yapmam onca çektiğimiz acıyı unutma dido biz bu ruhu boşuna eğitmedik biz senle bir yola girdik başaracaksın canım
ben sana güveniyorum bu sefer ona ve herkese kim olduğunu asıl didoyu göster o acımasız ruhunu çıkar kızım ortaya sana güveniyorum
teşekkür ederim iç ses inşallah güvenini boşa çıkarmam
bitti nasıl beğendiniz mi bu bölümü
biraz kısa oldu ama öteki bölüm bombaNot: 900 kelime
ŞİMDİ OKUDUĞUN
seni unutamadım
Chick-Litlise de platonik olduğunuz çocuğa açılsanız o sizi reddetse 6 yıl sonra tekrar karşılaşsanız ona kırık oldugunuz icin affedemiyorsunuz ve onun size lise basindan beri aşık olduğunu öğreniyorsunuz onca yıl sonra onu tekrar affeder miydiniz?