Kötü bir fikirdi.
Kesinlikle Namjoon ve Yoongi'yi içeri almak kötü bir fikirdi.
Zaten canı burnundaydı, kafasını dağıtmak için gelmişlerdi güya ama sinirleri bozulmuştu saatlerdir. Kedi köpek gibi didişiyorlardı sürekli.
"Kafa mı buluyorsun benimle?" dedi Yoongi gözlerini devirirken.
"Bana gerek olduğunu sanmıyorum, kendi kendine de yeterince kafayı buluyorsun zaten."
"Kendine bak lan sen önce! Büyücü ayarlarını bozmuş."
"Az önce Jimin'den çocuk istediğini söylemedi mi bu puşt?"
Namjoon Jeongguk'a dönerek sorduğunda Jeongguk elini kaldırarak, "Ben hiçbir şey demiyorum, ne yaparsanız yapın." demişti sadece.
"Ne var bunda? Ciddi olduğumuzu biliyorsun."
Namjoon burnundan güldü. "Senin gibi bir piçin biriyle ciddi olduğunu görmek, duymak falan değişik geliyor. Uzun süre de alışamayacağım." Ciddi kelimesini özellikle vurgulamıştı.
Jeongguk ilk defa katıldı konuşmaya. "Yoongi ve ciddi ilişki. Yok. Gerçekten çok eğreti duruyor." dedi gülerek.
"Siktir git sikini boşalt sen." dedi Yoongi huysuzca. "Benim ilişkilerimi konuşacak kadar büyümediniz siz. Bir arpa boyu yol alın öyle tartışırız."
Jeongguk bunun üzerine sessiz kalırken Namjoon bu durumu fark ettiği için konuyu değiştirmeye çalışmıştı. "Buraya daha önce gelmemiştim. Jieun Teyze'nin ne kadar zevkli bir insan olduğunu bir kez daha anladım."
"Bana hamile kalmadan önce yaptırmışlar burayı. Küçük kaçamaklar, anlarsın ya," dedi Yoongi göz kırparak.
"Neredeyse 30 yıllık yani burası... Vay canına. tam bir çeyrek yüzyıl."
"Senin ben matematiğine sokayım," dedi Yoongi. "Çeyrek yüzyıl 25 yıla denk geliyor."
"Bana sokmaya ne kadar da meraklısın amına koyayım. Ayrıca ben aşçıyım, sözelden okudum liseyi."
Burnundan güldü Jeongguk. "Üniversite sınavında eksi beş net yaptığını hatırlayınca, çeyrek yüzyılı bilmemen şaşırtmadı."
Yoongi gülerek Jeongguk'a elini uzattığında Jeongguk istemeye istemeye çak yapmıştı.
"Kusura bakmayın prensim. Matematik şampiyonu olduğunuzu unutmuşum. Ayrıca sen niye kendin bir bokmuşsun gibi sırıtıyorsun pişmiş kelle gibi?" diye sordu Yoongi'ye dönerek. "Zar zor işletme bitirdin, onu da Jeongguk'un yaptığı ödevlerle."
"Sen bacak kadar boyunla benim ödevlerimi nasıl yapıyordun harbi?" diye sordu Yoongi Jeongguk'a.
"Bunu 10 yıl sonra mı sorguluyorsun amına koyayım?"
"Vaktimiz vardı sanki. Ben aptal gibi her gün sarayın dışına çıkıp karı kız tavlıyordum, sen de babamın peşinde dolanıyordun."
Bu bir gerçekti. Jeongguk şehirde yaşamaya başladığında bu kadar sık görüşmeye başlamışlardı. Araları iyiydi ama Yoongi'nin dediği gibi, vakitleri olmuyordu. Yoongi saraydaysa Jeongguk olmuyordu, Jeongguk saraydaysa Yoongi olmuyordu.
"Yaşananlar belki kötü izler bıraktı ama bizi bir araya kenetledi." dedi Namjoon. "Şu an beraber makara yapabiliyorsak yaşadıklarımız sayesinde."
"Yaralar illa ki giderilir," dedi Yoongi Jeongguk'a dönerek. "Önemli olan bunun üzerine gidebilmek. Sen de bunu yapıyorsun zaten. Ona zaman tanıyorsun."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
baby came home | taekook
Fanficso baby packed up all she had promised to never come back taehyung, oasis krallığı sınırlarında yaşayan bir omegadır. büyük amcası tae won'dan sonra kim soyundan gelen kimse omega olmamış, ama 20 sene önce bu durum bozulmuştur. taehyung, kim ailesin...