Kanunsuz Berdel

ANI

  İçimde sanki fırtınalar kopuyodu.Kalbimde bir sancı vardı.bağıra bağıra ağlamak istiyodum göz göze geldiğimzde bana öyle bi baktı ki sanki yapmadım der gibi deniz hamileydi hemde karandan bu nasıl olabilir di.

"Sen ne diyosun ağa ne hamilesi " hakan ağanın sesi duyulmuştu öfkeliydi "Ne duyduysan o hakan ağa kızımı alacaksınız " işler karışıyodu benimse kalbim ağzımda atıyodu gözümden bir damla yaş düşmüştü.

"Sen ne dediğini sanıyosun ferhat ağa evliyim ben evli ayrıca senin kızına dokunmadım bile . Söylesene doğruları deniz " gözler denize kaymıştı.

" Söylencek bişey yoktur ya kızımı alır namusunu temizlersin ya da ben temizlemsini bilirim " diyip ferhat ağa bi sinirle çıktı evden bense olanların şokunu atamamıştım üstümden aklımda sadece o laf vardı kızım karandan hamile.

"Şimdi ne olucak hakanım " nurbanu anne hakan ağanın yanına gitmişti "Ne olucak alıcaz kızı oğlum yapmış bi hata güzelde kız tam gelinim olucak kız maşallah" fatma hanım konuşmuştu bu sefer sanki ben burda yokmuşum gibi. Hakan ağa sinirle ayağı kalktı.

" Fatma yeter artık sus oğlunun hatasıyla övünüyomusun birde " hakan ağa hiddetle bağırıyodu " Ya sana ne demeli karan ağa sen nasıl yaparsın böyle birşeyi hiçmi namus yok sende " karan " ya ben bişey yapmadım diyorum elimi bile sirmedim o kıza bebeğin benden olması imkansız "

Herşey karma karışıktı kim doğruyu söylüyodu.

Yavaş yavaş görüşüm bulanıklaşmaya başladı daha sonra etrafimdaki sesler en son kendimi karanlığa bırakmıştım en son duyduğum tek  şey karanın safir diye bağırışıydı.

Gözlerimi tekrar açtığımda yatak odamdaydım başımda hilal vardı. Olanları hatırlayınca ağlamaya başladım " yenge iyimisin su istermisin " hilal telaşla sormuştu " aşşağıda bayılmışsın sabahtan berş bişey yemediğin için açlıktan olmalı ben mutfağı inip bişeyler hazırlatıyım sana " tam kalkıcakken elini tuttum yanımda kalmasını istiyodum.

Yanıma yaklaştı elimi sıkıca tuttu " merak etme yenge ben abimi tanıyosam o böyle bişey yapmaz yapamaz asla nihanıda olmayan bi kıza el sürmez "

Ne derse desin içim rahatlamıyodu "gidip bişeyler hazırlatıyım sana " odada yanlız kalınca tekrar ağlamak istedim karanın başka bi kızdan bebeği olucaktı onunla evlenicekti çocuğunu kucana alıp sevicekti acaba gerçekten onu hala seviyomuydu bu tür düşünceler aklıma geldikçe daha çok üzülüyodum.

Aradan on dakika geçince kapı çaldı içeriye nurbanu anne girdi sevimli gülüşü yinede hüzünlü gözlerini saklayamamıştı " Gelebilir miyim kızım " başımla onaylamıştım onu yanımda beni seven birine ihtiyacım vardı.

" Güzeller güzeli kızım olanlar çok canını acıtıyo biliyorum biraz bahçeye çıkalım istermisin evde kimse kalmadı hilal ben ve sen varız merak etme fatma cadısı odasında çıkmaz " cadı demesi beni güldürmüştü bu konuda düşüncelerimiz aynıydı gerçek kayınvalidem gerçekten de cadıydı.

Nurbanu anne üzerimi deişirken artık utanmıyodum üzerime rahat bi eşortman takımı giydirdikten sonra furkanı çağırdı " oğlum safiri kucana alıp aşşağı indir de bende sandalyeyi aliyim "olmaz nurbanu hanım alamam " ne demekti bu şimdi " Oğlum ne demek alamam nasıl indiricez kızı aşşağıya " vardı bunda bişeyler " Karan yasak koydu hanımım safir hanıma dokunursam gebertir beni bu konuda çok hassas" gözlerimi devirip bıkkın bi nefes vermiştim.

" Oğlum karna burda deil hadi merak etme söylemem kimseye al hadi bişey derse ben müdahale ederim " furkan yutkundu ve yavaşca yaklaşmaya başladı " ısırmıyo oğlum hızlı biraz aaa sende amma karandan korkar oldun " furkan arkadını dönüp " Valla nurbanu hanım eyer karan bunu duyarsa temin ediyorum beni ayaklarımdan tutup havuzda tepe taklak boğar " kıkırdamıştım karandan bu kadar korkuyo olamazdı deil mi bu kadarıda fazlaydı.