DRİVER AND HİS LİTTLE RABBİT | Taekook ✔

0.5

Hoş geldiniz. Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum 🌙🍓

.
.
.
.
.

Jungkook mekandan çıkacağı sıra barmen onu durdurmuştu. Eli ile bardağı gösterdi. "İçmez misin?"

Jungkook bardağa baktı. "Benden olsun. "

"Ben hiç içmedim ki. " Jungkook omzunu kaldırarak söylediği bu sözle gülerek bir cevap aldı. "Ben ilk alkolümü içtiğimde senden küçüktüm. "

"Benim kaç yaşında olduğumu nerden biliyorsun?"

"Çünkü üstünde lise forması var. Ben ortaokuldayken içmiştim. "

Jungkook şaşırmıştı. Babası içiyordu anneside. Kendiside bir kaç defa içmek istemişti. Ama annesi bunun ona ağır geleceğini söyledikten sonra vazgeçmişti. Ama karşısındaki ortaokulda içmişti.

"Ne duruyorsun gelsene hadi. "

Genç çocuk başını salladı ve barmene doğru gitti. Oradaki koltuklardan birine oturdu ve kendisine verilen içkiyi kokladı. O gülerken Jungkook sadece bir yudum aldı ve bu bir yudum bile yüz ifadesinin değişmesine neden olmuştu.

Ve fark ettiği barmeninde aynı dövmeden olduğu. "Y&Y" harfleri vardı. Burdaki herkes bir dövme taşıyordu ve birer baş harfi sanırım.

"Lan oğlum ne yaptın! Neden bir anda dikiyon kafana! Bak kafan gidecek amına koyayım!"

"Lütfen efendim. Bir bardak daha. Ardından gideceğim buradan. "

Jungkook büyük gözleri ile yalvarırcasına bakıyordu sarışın barmene. Dayanamadı o da. Başını onaylarcasına yavaş yavaş salladı. "Pekala. Öyle olsun. Ama sonra gideceğine söz ver. Tamam mı?"

"T-tamam. " alkol ağır gelmişti. Elleri ile alnını ovuyordu. En hafifi bile ona ağır gelmişti tabi ki. Jungkook ufak ufak içiyordu.
Başını masaya koymuştu. Bu küçük bünyesi alkolü de çok kaldırmamıştı zaten. Son yudumunu da yarı kapanır gözleri ile içmiş ardından derin bir uykuya dalmıştı.

Barmen o sırada iç mutfaktaydı. Bileğindeki dövmeyi okşadı ve tebessüm etti. Sevdiği kişinin baş harfi kazılıydı şu anda.

🎤

"Yarış ne zaman?" sehpanın üstündeki bir litrelik su şişesini alıp dudaklarına götürdü. Geçenki kazadan sonra bir daha yarış olmamıştı. Yeji bilekliğini düzeltirken cevap verdi. "Bu gece... O da anlaşma yapılırsa?"
"Ne anlaşması? Bizim niye bundan haberimiz yok?" abisi.kaşlarını çatarak hesap sorduğu sıra Yoongi güldü. "Ayakta uyuyorsun çünkü. Kız bile biliyor. "

"Adım var benim."

Yoongi gözlerini devirirken Taehyung Yeji'den cevap bekliyordu. "Ne anlaşması bu? Gölge, bu işi abarttı. "

Felix "Doğru söylüyorsun hyung. Gölge şimdide motorları istiyor. Özellikle seninkini."

Taehyung sırıttı. Elleri yumruk şeklinde düşünürken birden ayağa kalktı. "Nereye gidiyorsun Tae?"

"Anlaşma yapacağım. Bakalım derdi neymişde bahis olarak motoru istiyormuş. " dediğinde Yoongi'de ayaklanmıştı. "O zaman bende gelirim. "

Taehyung önden yürüdüğünde Yoongi 'de arkadan onu takip ediyordu. Patronun odasının önünden geçerken aralık olan kapıdan içeri görünüyordu. İçerde Jin ve Namjoon gülerek konuşuyorlardı. Ne konuştuklarını fazla umursamadı ve tekrar yürümeye başladı.

Çıkışa doğru ilerlerken gördüğü uyuyan beden ile tekrar durup kaşının ortasındaki çizgi belli edercesine tekrar çattı. "Bu çocuk neden burda?" yoongi Taehyung'un omzuna elini koymuştu. Ve onun baktığı yöne baktı. Masaya başını koymuştu. Uyuyordu.

Sol kolundaki saatine baktı. İkindi olmuştu. Birazdanda müşteriler gelirdi. Çocuğun burda olması hoş karşılanmazdı.

Yakınına yürüdü. 1,5 yıldır burda çalışan ama adını hala bilmeyen barmene seslendi. Sarışın çocuk iç mutfatkan gelip Taehyung'un diceği şeyi dinledi. "Bu çocuk neden burda?"

"Çocuk..." Taehyung sinirli bakıyordu. Eğerki alkol verdiğini itiraf ederse kötü şeyler olacağını hissediyordu. "B-bilmiyorum. "

"Yalan söyleme. Ne yaptın ona?"

Taehyung hesap sorarken Yoongi'de yanlarına yaklaşmıştı. Barmen yutkundu ve Yoongi'ye baktı. Yanakları kızarmıştı. "Ben sadece bir bardak alkol verdim. Sonra bir bardak daha istedi. Ama bünyesi kaldırmadı ve..."

"Tamam sus!" eli ile ona susma emrini vermişti Taehyung. Uyuyan çocuğa yaklaştı. Dudakları öne doğru çıkmış , yüzü kızarmış ve saçları dağılmıştı.

Biraz yüzünü izledikten sonra onu kucağına aldı ve barmene doğru tekrar döndü. "Adın ne?"

"B-benim mi?" Taehyung gözlerini devirdi. "Yok, annenin adını soruyorum. "

"Annemin adı Hanna efen-"

Yoongi barmenin şapşallığına gülerken Taehyung derin bit nefes verdi. "Adım Jimin"

"İyi. Bir daha bu çocuğa içki verirsen kendini ölmüş bil!"

Topuğunun üstünde dönerek onu tekrardan Yenilmezler salonuna götürdü ve tüm bakışlara aldırmadan siyah deri koltuğa yatırdı. "Sessiz olun. "

Felix "neden burda?"

Taehyung gözleri ile ona susmasını söylemişti. Gerçekten şu an kimse ile uğraşacak gibi görünmüyordu Gölge ile de.

Üstündeki deri ceketi onun üstüne örttü ve hemen çaprazındaki tekli koltuğa oturup ayaklarını sehpaya uzatmıştı.

Tatlı bir çocuğu Yenilmezler salonuna getirmişti. Üstelik sarhıştu. Annesi babası bu duruma ne der bilemezdi ; kafa yormadı.

"Gölge ile görüşmeyecek misin?"

"Hayır. "

"Neden bu çocuk için mi?"

"Felix kapa çeneni!"

Felix oflayarak ensesini kaşıdı.

Ve Taehyung'un tek ilgi odağı tavşan kıyafetli çocuğun yüzüydü. Eli ile ara sıra gözünü kaşıyordu. Ara sıra derin nefeslerle uykusunun da derinliğini belli ediyordu.

Taehyung'un dudağı yavaşça yukarı kıvrıldı ve gözlerini kapattı. Jungkook Uyandıktan sonra ne olacaktı ancak tanrı bilirdi.

Devam edecek. Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum 🌙⭐