11. Bölüm: ❛❛İlaç❛❛

2.3K 163 78
                                    

Kumral saçlarımı ensemde sıkıca bağladım ve yemekhanenin köşesindeki masaya iyice kuruldum, az çok iyileşmiştim iki günlük tatilde ama hâlâ durmak bilmeyen bir baş ağrısı ile mücadelem vardı.

Telefonumu elime alıp Eray'a nerede olduğuma dair mesaj attıktan sonra önümdeki oldukça lezzetli görünen köfteye çatalımı batırdım, bu hastanenin en güzel yanı yemeklerinin çok güzel olmasıydı.

Diğer bir yanı ise Emir Eren'di.

Dudaklarım yukarıya doğru kıvrıldı, iki gün boyunca sürekli konuşmuştuk ve uzun zaman sonra hislerimi bilerek onunla konuşmak bana çok iyi hissettirmişti. Hiç ona olan aşk itirafımdan konuşmamıştık, ki bunu konuşmayı onun hayatı rayına girene kadar yapmayı istemiyordum.

Ensemde hissettiğim nefesin hemen ardından yanımdaki boş sandalye çekildi ve tanıdık o sima karşıma oturdu.

Gaye.

Şırfıntı Gaye.

"Selam Nil, ne yapıyorsun burada?"

"Hasta muayene ediyorum, görmüyor musun Gaye?" dedim alaycı tavrımla, kaşları ne dediğimi anlamayarak çatıldığında içimden bir küfür savurdum onun salaklığına.

"Abla lafını da bıraktığına göre sen cidden iğrenç insan olma yolunda ilerliyorsun?"

Bakışlarım sinirle tekrardan ona odaklandı. "Olsun be Gayeciğim, ben abla demediğim için iğrenç biri olmaya razıyım. Ya on sekiz yaşında hasta bir çocukla, ondan tam sekiz yaş büyük olmama hem de onun rızası olmamasına rağmen birlikte olmaya çalışsaydım?" dedim yalandan bir gülümsemeyle. "Bununla da kalmayıp o çocuk beni istemedi diye hile hurda ile ona dört yıl hapis cezası aldırsaydım, sence daha da iğrenç biri olmaz mıydım?"

Dumura uğrayan suratı ile bana baktı bir süre, ardından elini uzatıp masaya yasladı ve üzerime eğildi. "Seni mahvederim, duyuyor musun beni? Ona yaptığımın bin katını yaparım sana, bu hastaneden attırırım seni."

"Zaten sevmedim ben bu hastaneyi iyi olur aslında."

Sahte bir kıkırdama döküldü dudaklarından. "O çok sevdiğin ailende zarar görürse ne yapacaksın peki Nilcik, aynı ablama yaptığınız gibi annene de kanuna aykırı şahitlikten uzaklaştırma verilirse belki de meslekten red? Sonuçta kızının sevgilisine şahitlik yapacak?"

"Tehdit etmeden biraz hukuk ya da ne bileyim psikoloji araştırması yapsaydın. Sadece birinci derece akraba, yakın arkadaş ve sosyal hayatında çok sık görüştüğü insanlar için geçerli bu. Annem ve Emir sadece terapide görüşüyor, e ben de sadece üç ay ilgilendim ki bu sürede Emir'e üç kez anca temas etmişimdir yani kanıtlaman da düşük."

"Sen öyle san."

"Tamam." dedim bu kez omuz silkerek. "Sen attır annemi meslekten, babam albay benim belki bilirsin. Onun maaşı çok rahat yeter bize, e onu da attıramazsın herhalde."

"Ben göreceğim seni, üniversiteye bile sokmayacağım seni! Asansörde beni darp ettiğin görüntüler elimde, dava edeceğim."

"Et canım, hiç çekinme. İki yıl ceza verirler onu da para cezasına çevirir, öderim. Bir de benim dayımın fabrikası var, orada çalışmam için üniversiteye gerek yok."

Elini sertçe masaya vurdu, boyattığı kızıl renk saçları gibi suratı da kıpkırmızı olmuştu. Eray'ın masaya hızlı adımlarla geldiğini görünce gürültüyle oturduğu sandalyeden kalkıp omzuma çarparak gözden kayboldu.

Elindeki tepsiyi masaya bıraktı Eray ve az önce giden Gaye'yi işaret etti. "Ne diyordu bu çalı süpürge kılıklı şırfıntı?"

Yaptığı değişik benzetmeye gülerek kafamı iki yana salladı. "Annemi işten attıracakmış, beni hastaneden kovduracakmış, bana şiddet davası açacakmış, üniversiteye gitmemi engelleyecekmiş falan."

HÜMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin