14.Bölüm: "O GÖK MAVİSİ BENSE KARA"
bak bana, bak bana
ne zerre kaldı bendensev beni, sev beni
istemem başka sendenkim bilir neredesin?
bilinmez bir yerdesin..
o bir tepe ben bir ova
koyulmuşuz aynı yolao gök mavisi bense kara
koyulmuşuz aynı dünyayabak bana, sena şener
Önümdeki omleti kırk saattir evire çevire yemeye çalışırken karşıdaki annemin bakışlarını üzerimde hissetmek yememi daha da zorlaştırıyordu. "Ne oldu anne, Allah aşkın diktin gözlerini üzerime?" dedim sonunda dayanamayarak.
"İki gün sonra baban gelecek." dedi elindeki çatalı köşeye bırakıp. "Emir'e karşı olan hislerini saniyesine anlayacağını biliyorsun... Buna asla izin vermez, yaklaştırmaz seni ona."
İçimde durmadan verdiğim savaşlardan biri ise buydu. Babamın ağzından çıkan her kelimeyi sorgusuzca yapacak kadar ona düşkün olan ben, bana 'Emir ile görüşme' derse ne yapardım bilmiyordum.
"Anne, başta sende ona yaklaşmamı istemiyordun ama bak şimdi onun masum olduğuna inanıyorsun. Babam da inanır."
"Ben onunla bir ilişkin olmasını onaylamıyorum Nil, onunla tanıştıktan sonra kendini unuttun sen. Bir kez bile zamanını kaçırmadığın astım ilacını en son ne zaman içtin hatırlıyor musun sen?" Sert bir soluk alıp bana doğru eğildi. "Ben sana söyleyeyim, mahkeme günü Emir'i kriz geçirirken gördükten sonra. Senin krizlerini tetiklemesi hiç ama hiç hoşuma gitmiyor. Evet, Emir çok güzel bir hayatı hak eden bir çocuk ama siz birbirinizin hayatında uzun soluklu bir yere sahip değilsiniz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HÜMA
Novela JuvenilMezun olması için staj yapmak zorunda kalan Nil ve çalıştığı hastanedeki mahkum psikiyatri servisinde yatan Emir.