Eveet uzun süre sonra yeni bir bölüm ve bu bölümü ramazandan önce yazdığımı söylemek istiyorum siz de iftardan yada ramazandan sonra okuyun lütfenOldukça olaylı ve entrikalı bir bölüm oldu.
Bu arada sizler için çok güzel playlistler hazırladım. Kitabı okurken tarafınızı seçip dilediğiniz listeyi dinleyebilirsiniz.
İyi okumalar🩵🩵🩵
...
...(Taehyung)
"Albayım, dolabınız tamamen düzenlendi." Çadıra girdiğimi gören Jeongguk oturduğu koltuğun yanından kalktı. Neden koltuğa oturmak varken koltuğun yanına, yere oturuyordu ki? Yoksa..
Kafamı olumlu anlamda sallayarak masama ilerledim. Hiç konuşmadan... onunla konuşmak istiyordum. Hiç susmadan sabahlara kadar konuşmak, sesiyle sarhoş olmak istiyordum. Esliden olsa, belki dokuz yıl öncesi bu çok basit bir istekti. Ama şimdi, ikimizden biri hiç bir şey hatırlamıyorken bu imkansızdı. Onunla konuşacak tek şeyimiz alaydaki askerler.
Şimdi onunla konuşmayı istemek, ölmeyi isterken yaşamak kadar acı verici.
"Artık işime dönsem iyi olur ablayım, eğitmem gereken askerler var." Jeongguk karşımda selam vererek gitmeye yeltendiğinde onu durdurdum. "Daha ben seni eğitmedim asker. Sen ne eğitiminden bahsediyorsun?"
Elimle koltuğa oturmasını işaret ettim. Bir süre tereddüt etsede sonunda oturdu. Eskiden çok titizdi, temizliğinden emin olmadığı şeylere dokunmaz, yemezdi. Bu unutmadığı anlamına gelebilir miydi?
"Sevgilin var mı asker?"
"Yok albayım."
"Bekleyenin var mı asker?"
"Yok albayım."
"Güzel. Bizim senin gibilere ihtiyacımız var, biliyorsun değil mi asker?" Jeongguk bilir bir edayla kafasını salladı. Gözlerimi hâla ondan alamıyordum, sarı saçlarına vuran güneş dikkatimi dağıtıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My dear soldier// Taekook
FanfictionTaehyung erkek arkadaşını asker olmak için terk etmişti fakat erkek arkadaşının yıllar sonra asker olup karşısına çıkacağından habersizdi