Sol alttaki yıldıza kafa atın 📿
*****
Bu sefer kaskın içinden boğuk sesi duyuldu;"Görüşeceğiz." Kulaklarımı dolduran erkeksi ses tonu beni afallattığında onu bir kez daha süzdüm. Tam ağzımı açmış bir şey diyecekken adam motoru çalıştırdı ve tekrardan ara gaz verdi ve hız yaparak sokağın sonuna doğru ilerledi.
"Hassiktir!"
Ağzımdan kaçan küfürü engelleyememiştim. Korku dolu bakışlarım Eylül'ün bakışları ile birleştiğinde şaşkınlıkla ona baktım. O da aynı şekilde bana bakıyordu.
"Sende benim gördüğümü mü gördün?!" Şaşkınlığım ses tonuma yansırken Eylül ağzını tam açmış bir şey diyecekken onun sözünü bölen şey arkamızdan gelen ses oldu.
"Lanet olsun adamım, bu aşağılık yerde neler oldu az önce?"
Serdar'ın bir anda ortama Türkçe dublaj gibi girmesi ile şaşkın tavrımdan bir kaç saniyeliğine sıyrılsam da geri eski şaşkınlıklığıma dönmüştüm.
Arkamı dönmüş, sokak lambasının yanında duran ağacın yanında, Çınar ve Serdar'a baktım.
Serdar dedikoducu teyzeler gibi elini kulağının arkasına atmış bize bakıyordu. Çınar gergin bir şekilde elindeki telefondan bir şeylerle uğraşıyordu.
"Siz, burada mıydınız?" Sorduğum soru ile Serdar boğazını temizledi.
"Şey, evet." Kaşlarımı çattım.
Arkamda Eylül bir iki adım öne çıkarak elinde ki içki poşetini sertçe Serdar'ın eline tutuşturdu. Sinirli bir tavırla onun karşısında dikilerek konuştu.
"Lan madem buradasınız! Yanımıza adam geldiğinde neden yardım etmediniz?!"
Hak verircesine ona baktım, Çınar elinde ki telefonunu gelişi güzel siyah kot pantolonun cebine atarak yanımıza geldi. Ona kaşlarımı yukarı kaldırarak baktım. Bana 'ne var' anlamında göz kırptığında bıkmış bir şekilde dışarıya sesli nefes verdim.
Serdar elinde ki içki poşetinin içini kurcalarken rahat bir şekilde konuştu.
"La ne bilelim, tam çıkacaktık adam twerk atmaya başlayınca oturup bir saat ona anırdım. Tabi Çınar dan da dayak yedim yani!" Son söylediği şeyin ardından üzerinde ki deri ceketi eliyle düzeltti. Çınar onun omzuna gelişi güzel bir tane yapıştırdı. Serdar acıyla inleyerek Çınar'ın vurduğu yeri tuttu.
"Salak bu! Diyorum ki kalk kızları kurtaralım. Bana diyor ki adamın kalçası da iyimiş!" Çınar'ın söylediği şeyin ardından bir adım ötemde duran Eylül, ciddi ifadesinden sıyrılıp bir kahkaha patlattı.
Bende alayla güldüm. Serdar oyuncu bir tavırla saçlarını geriye atarak konuştu.
"Yani şimdi, biliyorsunuz ben mükemmel bir insan olarak çok güzel yorum yaparım. Ondan, yorumumu katarak geceyi şenlendireyim dedim. Ama yani tabi adam size el kaldırınca böyle bir şey oldum, dedim ben bu adamı döverim. Sonra motorcu elemanlar geldi iki şov yaptı gitti. Beni dövme işi de yarı da kaldı. Yoksa ben hayli hayli döverim, beni biliyorsunuz yani!"
Yüzümü buruşturup ona doğru baktım. Çınar alayla bir kahkaha attı. Gözünde ki gözlüğü düzelterek Serdar'a küçümseyici bakışlarla bakmaya başladı."At yalanı sikeyim ina-"
Derin bir nefes aldım. Ya sabır! Şuan bundan daha önemli bir konu vardı!
"Ya kardeşim! Neler oldu bilmiyorsunuz! Var ya biz boku yedik! Hadi sokağın ortasında konuşmayalım da eve geçelim!"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
TOSBİK-TEXTİNG-
RomansaBarkınpoyrazzzx; Motorumun fotoğrafını her gördüğün yerde çekip, paylaşmayı keser misin? Nil Oya& Barkın Poyraz -Kitabımda tanıtım yapmak yasaktır, kitapta argo kelimeler ve rahatsız edici sahneler vardır. Lütfen rahatsız olanlar okumasın- Kitap kap...