1.3

613 87 86
                                    

Selamün Aleyküm 🍂

Nabersiniz?

Hadi hepinize keyifli okumalar.

بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِالرَّحْمَنِ ارَّحِيم

Evet, şimdi ne mi yapıyorum?

Karan şirketteki müthiş azarını dinliyordum. İflası öğrendikten sonraki gün soluğun burada almıştı. Şirket zannettiğinden daha iyiydi ama yine de siniri tavandı.

Karan bir kez daha düz bir ses tonuyla konuştu ama uyarıyı alan alıyordu.

"Herkes gözünü dört açacak. Bu kadar açık verirken aklınız neredeydi? İşinizi baştan sağma yapın diye mi para veriyoruz? Bu mudur yani?"

Herkes sus pus olmuştu.

Bende dahil.

Netice olarak bu saklanılmaması gereken bir şeydi.

"Bir hafta içinde herkes kendine çeki düzen verecek. Şirketin başında yokuz diye bu kadar safsaklık yapamazsınız. Eğer siz kendinizi düzeltmezseniz ben hepinizin icabına bakarım."

Kardelen alttan beni dürtükledi.

"Adam ateş püskürtüyor."

"Zor söner onun ateşi. Siper al," dediğimde güler gibi oldu. Adının Yakup olduğunu bildiğim adam konuşmaya girdi. Bakışlar ona döndü.

"Şu ara yeterince sıkı denetimdeyiz Karan Bey. Mihri hanım bize asla göz açtırmıyor. Köşeyi döndük sayılır."

Karan bana bakacak gibi olsa da son anda kendini frenledi. Uzatmadan konuşmayı noktaladı.

"Bundan sonra bende bu şirkete sık sık gelip gideceğim. Hepiniz kendinize çeki düzen verin. Şimdi dağılabilirsiniz," dediğinde herkes kaçarcasına çıktı oradan. Ayça orada oturmaya devam ettiğinde Karan ona da eliyle çıkmasını işaret ettiğinde bozulduğunu belli ederek çıktı.

Ortamda kısa bir süre sessizlik oluştuğunda kısa bir an Kardelen ile bakıştık.

"Evet," dedi Karan masanın üzerinde duran ellerini birleştirerek. "Mihri Hanım, şimdi sizinle konuşalım? "

Şaşkınlıkla kendimi gösterdim.

"Benimle mi?"

Başını salladı. "Evet. Seninle konuşacağım. Sen başlamak ister misin yoksa ben tek tek mi sorayım?"

Yüzündeki ifadeden bu olayı irdelemeden bırakmayacağı belliydi.
Yavaşça yutkundum. Kardelen yanımda resmen yok hükmündeydi şu an. Bu sebepten ellerim nabzımı saymaya çoktan başlamıştı bile. Karan'ın bakışları ellerime kaydı birkaç saniyeliğine sonra yine masaya baktı.

"Kötü bir niyetim yoktu," dedim kısık sesle. "Haberin olmadan hallederim sandım. O kadar şeyin orasında bir de bunun derdiyle uğraşma istedim."

"Şirketin iflas ettiğinden nereden haberin oldu?"

"Dedemin odasında dosyaları gördüm. Dedem kendi halletmeye çalışıyordu bende yaparım diye işe el atayım dedim. Belki de bunu senden saklamamalıydım. Özür dilerim," dedim mahcup bir tavırla. Karan derin bir nefes verdi.

"Benden özür dilemek Mihri. Hiç kimse kalbinin güzelliğinden dolayı özür dilememeli."

"Yani bana alınmadın?" diye sordum merakla.

Bana Geç Kalma ↭ Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin