Bölüm 5: Sebep

396 33 105
                                    

Alastor Vox' un odasına girdiğinde tam olarak beklediği manzarayı görmüştü. Monitörlerin bazıları parçalanmış ve etraftaki rafların üstündeki eşyalar yerdeydi. Vox' ise yatağın yanına çökmüş halde ayaklarını kendini çekmiş bir vaziyette oturuyor ve titriyordu. Öfke? Yüksek ihtimal.

Alastor dağınıklığı es geçerek Vox' un yanına ilerledi. "Eski dostum Vox! Kesinlikle boktan görünüyorsun!"  dedi Alastor elindeki mikrofon değneğine yaslanarak. 

"Yapmayacağım." dedi Vox mırıldanır bir sesle.

"Ne dedin?" dedi Alastor, kesinlikle duymuştu ama tam olarak duymak istiyordu. İşte bu son direnişler, vazgeçmeden önceki son güçlü duruş çabası! Bunun kadar güzel çok az şey vardır. Bundan daha güzel olan şey ise acınası ruhların ağzından çıkan "Anlaştık" kelimesiydi. Sonrası zaten bir görsel şölen! Tasma ve prangalar takılır, zincirler gerilirdi. 

"Ne kadar aşağılanmış, kıçıma tekme basılmış olursam olayım sana ruhumu satmayacağım Alastor." dedi Vox ayağa kalkarak. Yüzüne çok bilmiş gülümsemesini bile takınamıyordu, ses titriyor, ekranı gidip geliyordu.  Onunla alay etmeyi çok istedi, alay etmek bir yana sadece küfretmek bile istedi ama yapacak enerjisi yoktu. Sanki şarjı bitmişti.

"Daha ne kadar boka batabilirsin ki?" dedi Alastor ve gölgelere dönüşüp Vox' un karşısından arkasına geçti. "Dostane" bir  tavırla onu omuzlarından tuttu. "Sana benden daha iyi yardım edecek kim var?"

 Vox Alastor' un omzundaki ellerini çekince Alastor onu belinden tutarak kendine yasladı. Vox' un gözleri hem yakın temas hem de sahnenin tanıdıklığı ile büyümüştü. 

"Charlie mi geçiyor yoksa aklından. Sonuçta o 'cehennem prensesi'." dedi Alastor ve kendi söylediği şeyin komikliğine yine kendisi gülerek kafasını Vox' un omzuna yasladı. "Onun en büyük hatası, mecbur kalacağı ana kadar kaba güç uygulamaz. Onlara karşı çıkabilecek olsa ilk önce Angel' ın anlaşmasını bozardı."

"Bildiğim şeyleri söylüyorsun." dedi Vox homurdanır bir tonda. "Aklımdan kimse geçmiyor." 

"Ben bile mi?" dedi Alastor ses tonuna aşırı sahte bir üzüntü ekleyerek, bu ikisini de güldürmüştü.

"Yapma bir daha bunu!" dedi Vox, "Sana hiç uymuyor. Sen psikopat gibi gülümsemelisin."

"Eh, herkes bunu düşünüyor." dedi Alastor, geri çekileceği sırada Vox, onun ellerini tuttu. 

"Geri çekil demedim, üzülme dedim." dedi Vox ve Alastor' un bir elini tutarak ona doğru döndü. Alastor' un yüzünü tuttuğunda "Üzülmek bu suratın mükemmelliğine aykırı."  dedi keyifli ama alaycı bir tonda. 

Alastor' un onu iteceğine emindi. Ama Alastor bir şey yapmıyordu, ne gerilmiş ne de rahatsız olmuştu.

Bu sefer duran kişi Vox olduğunda Alastor boştaki eliyle televizyon kafanın kafasına tıklattı "Hey, orada mısın? Bu televizyon çalışıyor mu?"

"Sen... Temasımdan kaçmıyorsun." dedi Vox şaşkınlık içinde. "Sen temastan nefret edersin Alastor!"

"Evet, çoğu kişinin temasından nefret ederim ama yakın olduklarım ya da güvendiklerim için sorun yok." dedi Alastor omuz silkerek. "Buna niye bu kadar şaşırdın?"

"Yalan söyleme, bana güveniyor olamazsın!" dedi Vox hemen karşı çıkarak. Ama teması da kesmiyordu, kesmek istemiyordu. Alastor' un yüzünü ve elini tutmaya devam ediyordu. "Benden nefret ediyorsun!"

Ama hiçbir kasılma hissetmiyordu, Alastor tamamen sakin ve rahattı. Bir rahatsızlık hissetse bunu anlardı. Sabahki halinden farklıydı, sonuçta orada amacı bambaşkaydı, konu zincirleri hakkında rahat hissetmesiydi. Şimdi ise sadece biraz neşesini yerine getirmek istiyordu. Ve Alastor ona bu konuda.. yardım mı ediyordu? Tıpkı onun amaçladığı gibi mi? O iyiliklere geri karşılık vermezdi ki!

Ben Zaten Cennetteyim 📻x📺 -Tamamlandı-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin