29

844 38 1
                                    

Mavi' nin anlatımıyla..

Elimdeki poşetler o kadar ağırdı ki yere koyup bileklerimi dinlendirdim. Zaten kim bana gecenin bu saatinde markete git dedi ki, ve arabasız ah aptal kafam kolay kolay takside geçmiyordu burdan ve evimden buraya yarim saatlik yol vardı yürüyerek.

Aklıma Nick'in gelmesiyle hemen onu aradım üçüncü çalışta açılan telefon gülümsememe neden oldu "Efendi sevgili" ben ispanyolca çok fazla anlamadigim için o benimle türkçe konuşuyordu, iş adamıydı ve türkiyeye çok fazla git gel yapıyordu ve bu sayede türkçeyi de az çok biliyordu  "ııı Nick şey beni evime götürür müsün" "nerde bu saate!" sesi kalın çıkmıştı ve yüksek bu anlarda ondan korkuyordum. "m- markette" "sana buralar tehlikeli dedi Mavi ve sen gece gece dışarı çıkıyor!" "evde bir sey yoktu acıkmıştım" "tamam Mavi bekle bir yer ben geliyor" "bek-" telefonu yüzüme kapatmıştı. Aslına ondan bazen çok korkuyordum çünkü her zaman belimde bir silah taşıyordu.

Bir kenara geçip elimdekileri yere bıraktım bileğim cidden tutmuyordu artık. Nick'e konum attıp bekledim o sırada telefonum çaldı 'Avukatım'  yazısını görünce gülümseyerek açtım telefonu "Esilaaaa" dedim heycanla "kiz dur dur bekle sana çok büyük bir şey söylicem" "lan gecenin bu saatinde beni arayıp ne söyelye bilirsin.. LAAAN YOKSA HAMİLE MİSİN" "oha ne saçmalıyorsun Maviş senin aklın nerde ay neyse dur! Ekinin timi varmış" gözlerimi devirdim ve yerdeki poşetlere eğilip çikolata ardım "ee Esila bunu bilmiyormuydun genelde komutanların timi olmaz zaten" "hayır yani of ne bilim ona değil benim şaşkınlığım" "neye" dedim hâlâ bulamadigim çikolata yüzünden sinirlenmeye başlarken "ya bunun timinin hepsi aşiret çocuğu ağa ağa!" "NE" sesim bir anda yüksek çıkmıştı "ay bir dakika ağamı" dedim bunu daha çok kendime soruyordum sanırım "Bawer var Cıwan var Cabbar var Baran var hepsi var" "Baran ağa mi dedin sen" çikolatayı bulma ve bu konuşmanın sevinciyle bir anda doğruldum doğrulmaz olaydım burnum kırıldı sanırım. "Ahh!" diye inledim ve elim burnuna gitti "burnum burnumu siktin" türkçe konuştuğum için beni anlamadı "ay Esila ben seni sabah arıyacağım okey sonra konuşuruz Bawer, Baran, Ciwan ağayı ağa ya ağa" "ne oldu" diye sordu Esila "ay küçük bir sey birşey yok ben seni arıyacağım" telefonu kapatıp karşımda ki adama baktım uzun boylu kumral saçlı bir adam vardı "burnumu kırdın it" dedim ona oysa beni anlamamış olacak ki kaşlarını çattı nerden anlasın türkçe konuşuyoruz şurda "pardon" dedim ve eğilip yere düşen çikolatamı aldım "ay ben yine türkçe konuştum değil mi" elime başına vurarak "sorry" dedim adama yapmacık bir gülümsemeyle "asıl ben özür dilerim sizi görmedim" adamın türkçe konuşmasıyla affaldım anlamıştı söylediklerini ondan çatmıştı kaşlarını "ben şey.." dedim ve sustum rezil oldun yine mavi bravo "MAVİ!" adamın arkasından gelen yüksek ve tanıdık ses Nicolas dan başka kimseye ait değildi tam yanıma gelip bana baktı ardından karşım da ki adama "kim bu adam!" "biri değil" gözlerini yumup bekledi. Açtığında bakışları direk olarak adama çevrilmişti "ne var ozman yanında senin" daha sakindi şuan "sadece çarpıştık Nicolas bende özür dilerim bu kadar" bakışları beni buldu baştan aşağı süzdü "iyisin sen hastaneye gitmek bir yeri incinmek" "yuh Nick bir şeyim yok ama sanırım biraz daha bir şeyler  yemezsem açlıktan öleceğim" gülümsedi ardından dudağıma öpücük kondurup yerdeki poşetleri aldı "ilerde durmak araba" tekrardan o adama döndü bakışları sertçe omzuna çarpıp geçti yanından, bakışlarım o adamdaydı "kusura bakma" "sorun yok sadece fazla kıskanç bir sevgilin var sanırım" "biraz öyle, bu arada ben Mavi Mavi Altus" "Yekta Da-" arabanın korna sesiyle irkildim "kusura bakam gitmem lazım" tam gidecekken durdum "bu aralar Yekta ismini sevmiyorum am-" tekrar korna sesi "artık git bence" "ettigim hakaretler için tekrar dan özür dilerim" koşarak arabaya bindim oda bir sey söylememişti zaten "ne çok konuştu onunla Mavi sen!" kıskanıyordu ve bu benim hoşuma gidiyordu "kıskandın Nick" dedim gülerek "evet" dedi hiç itiraz etmeyerek bakışlarım camdan dışarıya kaydığında gözlerimiz kesişti onu arkada bıraktığınızda o kahve gözlerle bir kez daha karşılaşmak istedim....

Ah ayran gönlüm.....

Bölüm sonu
¤▪¤▪¤▪¤▪¤▪¤▪¤▪¤▪¤▪¤▪¤▪¤▪¤▪¤▪¤

Evet Mavi ve Yektamızı da tanışırdık birbirleriyle 👏

Umarım beğenmiş sinizdir bir sonra ki bölüme görüşmek üzere..

Lütfen Oy ve Yorum da yapın benimle düşüncelerinizi paylaşın.

Komtanım (Texting) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin