ACİL PAPATYA ÇAYI

56 4 1
                                    


"Bunu bana söylemedin!"

"Özür dilerim"

"Bu olay umrumda bile değil aslında ama sen bana bunu söylemedin, işte kalbimi kıran bu oldu. Olay yıllar önce olan bir kavgaydı, bunun için sana neden kötü bir tavır takınayım? Sadece bu kadar yakınken sen bu olayı hem bana söylemiyorsun hem de kızarım falan diye en güzel gecemizi bahane edip siktirip gidiyorsun. Hatta bunla kalmıyor 1 ay sonrasında gelip bana 'Nasılsın?' Diye soruyorsun!" Hızla nefes aldı, gözleri konuşurken üzerimdeydi ama sustuğunda yere dönmüştü. Bağırışı kulaklarımı doldurmuştu, şuracıkta kendimi bırakasım vardı. Yere yatıp saatlerce ağlamak istiyordum.

Yine düşünmeden hareket etmiştim, keşke söyleseydim. Haklıydı yıllar önceydi bu olay niye söylemedim ki? Neyden korkmuştum, beni bırakıp gitmesinden mi? Gitseydi keşke ama söyleseydim.

Gözlerimin dolmaması için çaba sarf ederken söyliyebilcek tek söz bulamıyordum, bulsamda konuşamıyordum. Kalmıştım, öylece kalmış ve titriyordum. Ağzım bıçak açmıyordu, gözlerim hiçbir şey ifade etmiyordu. Sadece sinirli olan sarışın çocuğa bakıyordum. Onu üzmemeliydim. Küçüklüğünden gelen güven sorunu olan birini üzmemeliydim ya da en başta onunla konuşmamalıydım bile.

Banka oturdu ve bana baktı "Üzgünüm" dedi. yine o özür diledi yine o altan almayı tercih etti. Ben ise yine hiçbir şey diyemedim.

"Çok hızlı çıkıştım, bağırmamalıydım. Ama dün bu haberi duyunca çok sinirlendim" bana baktı bir şey dememi bekledi, diyemedim. Ona bakamadım bile sadece ayakta titriyordum.

Ayağa kalktı ve yanıma geldi. Bana çok değişik bakıyordu, yerin dibine girmek istedim ve daha çok titremeye başladım. Gözlerim doldu ve yavaş yavaş yaşlar akmaya başladı ama ne ses vardı ne hareket sadece yaşlar süzülüp gidiyordu.

Eliyle akan yaşlarımı sildi ve dudağıma minik öpücük kondurdu "Özür dilerim" dedi yumuşak sesiyle "Seni strese soktum çok özür dilerim"

Hayır sen haklısın! Demek istiyordum ama diyemedim. Yapamıyordum, konuşamıyordum. Gözlerimle anlatmak istedim her şeyi, anlasın istedim, içimden geçen her şeyi görsün istedim. Ona olan sevgimi hissetsin istedim.

"İyi misin?" Dedi saçlarımı kulaklarımın arkasına tutturarak. "Korkutuyorsun beni" sesi endişeli çıkmaya başlamıştı, yarım saat önceki halinden eser yoktu.

Dudaklarım kıpırdaştı, sanki ben yapmıyormuşum gibiydi ve iki sözcük çıktı "Seni seviyorum"

Başka bir şey diyemedim, demek istemedim, dememe gerek yoktu.

Şaşkınca bana baktı, hala sinirliydi bu çok belliydi ama beni kırmak istemiyordu. Belli bir süre yüzüme baktıktan sonra omzuma dokunup "Yürüyebilir misin?" Dedi. Gözlerim açıldı ve ona baktım, karşılık yok muydu?

Gerçi doğru ben büyük hata yapmıştım, sadece iki sözcükle beni affetmesini bekleyemezdim. Aslında beklemedimde, içimden geleni söyledim.

Başımı hafifçe salladım ve yavaş adımlarla onu takip ettim. Yol boyunca hiç konuşmadık, ne o nefes aldı ne ben. Odama geldiğimizde "Bu konuyu daha sonra konuşalım" dedi "Hem benim sinirim geçer hem sen biraz daha rahatlarsın"

Ve gitti.
Seni seviyorum demedi ama gözleriyle öyle bir baktı ki ben anladım, o beni seviyor.

Ve aklıma dudağıma dokundurduğu öpücüğü geldiğinde gülümsedim.

-

Bende gülümsedim ...
Sınav haftam geliyo arkadaşlar nolur şans dileyin de yüksek not alıyım nolurrr
🫶

Koyu fan // TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin