Esmer kafasını sağa sola salladı, daha fazla dayanamayarak ellerinin birisini çocuğun kafasına, diğerini ise beline attı. Beline atarak kendine çektiştirdiği çocuğun kafasını kendine yaklaştırarak ilk günden beri dikkatini çeken, o tavşan dişlerini saklayan çocuğun dudaklarına kendi dudaklarını bastırdı. Gözleri aralanmış çocuk esmerin sertliği yüzünden inledi, ellerini nereye koyacağını bilemeyerek yatağa bıraktı, örtüyü tekrar avuçlarının içine aldı. Esmer olan çocuğun vişne rengi tonlarında ki dudaklarından, alt dudağını ağızına aldı ve zevkle emmeye başladı. Ama bu süreçte çocuğun sevdiği o kahve gözleri asla kapatmadı. Çocuk ise esmerin aksine çoktan gözlerini kapatarak kendinden geçmişti, karşılık veremiyor ama dudaklarını esmere bırakıyordu.
Esmer bir süre daha emdikten sonra çocuğun yumuşak dudaklarından ayrıldı, çocuğun anında kızarmış dudaklarına bakarak iç çekti, alt dudağını sertçe dişleyerek kafasını ağırca sağa sola salladı, ardından çocuğu belinden tutarak hiç zorlanmadan kaldırdı ve yatağa oturttu, hızla eğilerek çocuğun iç çamaşırını ona giydirdi, ardından çocuğa pantolonunu giydirip ayağa kalktı ve küçük çocuğun bedeni için ideal olan, ama esmerin elleri arasında küçücük duran tişörtü aldı, çocuğa giydireceği sırada az önce ki öpüşme yüzünden kızaran dudakları ile küçük olan konuştu.
"Neden giydiriyorsun tata?"
Esmer gözlerini çocuğun gözlerine dikti ve konuştu.
"Bana geçeceğiz."
Çocuğun içini aşırı derecede saran heyecan, ellerini sıkmasına sebep olurken esmer çocuğa üstünü de giydirmişti, eğilen esmer elini yatağan üzerine atıp çocuğun beyaz çoraplarını aldı, çocuğun ayak bileğini tutarak kendine çekti ve yavaşça ikisini de giydirdi, yerde duran ayakkabıları de çocuğa giydirdikten sonra ayağa kalktı ve çocuğu yavaşça belinden tutarak indirdi, boy farkları tekrar belli olduğunda çocuğun elini sıkıca kavradı ve yüzüne yaklaştı.
"Gelmek istiyor musun Jungkook?"
Soru mu bu? Çocuğun kalbi bi denli hızlı atarken tabii ki de istiyordu esmerin evinde, onun odasında, onun yatağında...
Çocuk bu düşüncelere dalmışken cevap bekleyen esmeri hatırladı ve kafasını hızla yukarı aşağı salladı. Çocuğun hevesini gören esmer çapraz bir şekilde sırıttı.
Esmerin sırıtmasını bölen şey kapının birden izinsiz, gürültülü bir şekilde açılmasıydı.
Esmer ve küçük olan kafasını kapıya çevirmişken, küçük olan endişe ile ellerini esmerden çekmişti. Kapıda beline kadar düz siyah saçları olan, keskin yüz hatlarına sahip olan ve kırmızı ruju ile dikkatleri üstüne çeken bir kadın vardı, çocuk ne olduğunu anlayamazken esmere ne oldu dermişçesine baktı ama esmer şaşkınlıkla kadına bakıyordu, çok geçmeden esmerin yüz hatları sertleşmeye başladı. Kadın nefes nefeseydi, elinde ki siyah deri çantayı yere attı ve hırslı adımlarlarla Taehyung'un önüne geldi. İkisi de beni görmüyor gibiyken kadın beni ittirerek Tae'nin tam önünde durdu, Tae'nin yanaklarını elleri ile kavradı ve yalvarıyor gibi konuşmaya başladı.
"Tae'm, bebeğim, yalvarıyorum göz ardı etme beni, birlikte olalım, seni istiyorum. Seni çok özledim Taehyung."
Ne diyordu bu kadın? Gözlerim şokla aralanırken bir adım geriye gittim, Tae bir şey demek için dudaklarını araladı ama soluksuz konuşan kadın buna engel oldu.
"Seni deli gibi özledim, lütfen.."
Tae sinirle kadının omuzlarından ittirdi.
"Seneler önce olmuş olayın konusunu açma dedim! Sani hayatımdan silmeme rağmen nasıl bu kadar yüzsüz olabiliyorsun? Senin artık hayatımda yerin yok, daha doğrusu hiç olmadı. Ben seni hiç sevmedim Shein, bunu sende biliyordun."
"Evet biliyordum! Bunu bilmeme rağmen aptal gibi
Seni seviyordum."Kadın ağlamaklı konuştuktan sonra tek eli ile tekrar Taenin yanağını kavradı.
"Bana birlikte olduğumuz sürede hiç dokunmadın, hep kaçtın, bari özlemimi gidermeme izin ver. Sez bir daha karşına çıkmam. Bana izin ver, Tae'm."
Kadın izin ver diyip duruyordu fakat bırak izin almayı cevap bile beklemeden kendini Tae'nin dudaklarına kapattı. Ağızım ve gözlerim şokla aralanırken esmerin de gözleri aralanmıştı, esmer kadını sert olmadan omuzlarından ittirdi. Ben ise az önce beni öpen dudaklara geçen ruj izine bakmakla yetindim.
Odaya giren yoongi ufak bir küfür savurduktan sonra kadını kolundan tutup kapıdan çıkartmaya çalıştı. Odaya gelen jimin yoonginin tuttuğu
Kadına baktı."Başkalarına dokunmasana yoongi! Kim bu kadın?"
"Dur jimin, bu platonik eski nişanlısı Tae'nin."
Kulaklarım her şeyi duyuyor ama algılayamıyordu, ama son cümleyi ayırt edebilmişti beynim.
Eski nişanlısı.
🎲🎲🎲
İstediğim beğeni sayısı gelmediği için (50-60) kaos yazdım. Size smut yok.
Hiç yok.
Birazcık bile yok.
Azıcık bile yok.
🤏🏻 bu kadar bile.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lazer. //Taekook//
FanfictionTüm vücut için lazere gelen Jungkook ve mükemmel Yakışıklı lazercisi.