4. Bölüm

159 18 27
                                    

Öneri şarkı : super Junior Evanesce

Yesung dan devam (günün sabahı)
Birinin üzerime atlamasıyla uyandım. Atlayan kişinin Eunhyuk olduğunu görünce. Dudaklarımı oynatarak küçük bir küfür savurdum. Dudaklarımı okumuş olacak ki gülmeye başladı. Bağırarak

- Hyung, Leeteuk Hyung Yesung bana küfrediyor dedi ve koşmaya başladı. Yataktan çıkıp onun peşinden kovalamaya başladım. Ve kovalamacamız Leeteuk Hyung un bizi azarlamasıyla son buldu. Bizi onun elinden kurtaransa Heechul hyungun bizi sofraya çağımasıydı.
( hikayedeki en dramasız soft andı 😂. )

- Hadi hepiniz gelin kahvaltı yapıcaz. Biriniz Donghaeyi de çağırsın. Kimse hareketlenmemişti. Ryewook

- Zaten yemek yemiyor ki gelse ne olur gelmese ne olur. Demişti.

- Hey saçmalamayın. Hem oda benim gibi okb ( temizlik hastası) muhtemelen. Bende kendi yemeğimi kendim hazırlıyorum. Demişti.

- Eğer onu bu konuda yargıladığınızı yada imada bulunduğunuzu duyarsam kötü olur. Biraz daha ön yargısız yaklaşın, ve şimdi biriniz onu çağırmaya gitsin demişti.

Heechul Hyung un dediklerine katılıyordum ama kardeşlerimi de anlayabiliyordum. O çocuk bizi çok fazla yaralamıştı ve Donghae nin de onun gibi olduğunu düşünüyorlardı. Umarım haklı çıkmazlardı.
En sonunda Siwon kalkıp Donghae yi çağırmaya gitti. 2 dk sonra Donghae ile geri döndü. Bizde yemeğimizi yemeye başladık.

Donghae nın konuşmaya başlamasıyla ona döndüm. Eşyalarını toplamak için eski evine dönmek istiyormuş. Leeteuk hyung yanında biride gelsin demişti ama kimse müsait değildi. Ben araya girdim ve onu götürebileceğimi söyledim.
Yemeğin bitmesiyle beraber ona giyinmesini söyledim ve söylediklerimi Leeteuk Hyung çevirdi. Umarım onunla anlaşabilirdik işaret dili bilmiyordu. Gerçi çok fazla iletişim kurmamıza gerek yoktu ama yinede gerilmiştim. Hem onu tanımak için bir şans olarak görüyordum bu durumu. Aşşağı inince arabaya geçtik. Sessiz bir yolculuğun ardından büyük bir villaya gelmiştik. Arabadan indi ve eşyalarını toplayıp geleceğini söyledi. Kafamla onayladım ve beklemeye başladım.

Yaklaşık 2 saattir bekliyordum ve hiç ses soluk yoktu. Arabadan indim ve villanın kapısını çaldım. Kapıyı hastanede gördüğüm adam açtı.

- Donghae gelmedi de onun için gelmiştim onun Abisiyim (işaret dili) demiştim. Dalgınlıkla işaret dili konuştuğumu fark edince telefonumu çıkarıcaktım ki duyduğum şeylerle şok oldum.

- Aa sende mi konuşamıyorsun yazıkk demekki bu genetik bir şey, Donghae de konuşamıyordu. Uzun sürede konuşamadı ama sonradan açıldı dili seninde açılır belki...Ne diyorsun ? Bizim evde işaret dilini Donghae dışında kimse bilmiyor ne dediğini anlamıyorum demişti.

Ne nasıl yani Donghae de mi konuşamıyordu. Ama neden? Yani Donghae de mi işaret dilini biliyordu? Bize neden söylememişti? Peki Dongahae işaret dilini biliyorken neden ailesi bilmiyordu? O dönemde nasıl iletişim kurmuştu? Aklımda yüzlerce soru vardı bu soruları bölen ise
- Hyung ben hazırım hadi çı
kalım diyen ve beni sürüklemeye başlayan Donghae olmuştu. Bi dakika bana Hyung mu demişti? Arabanın önüne gelince kolumu bıraktı.

- Sen git ben arkadaşlarımla buluşup gelicem dedi. Kafamdaki sorulardan birini sormak için onu kendime doğru çevirdim ve

- O adamın dedikleri doğru mu, işaret dili biliyorsun değil mi? ( işaret dili) dedim.

Kod adı: ailem (SJ) (Erkek Versiyon) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin