Bölüm 14.-Oyun-

77 5 12
                                    

-Azerbaycan'ın Gözünde-
Yer: Turan birliği binadı/Toplantı salonu
Tarıh: 9 mart ####
1 ay sonra...

Toplantı salonunda bizimkileri bekliyordum tam 1 buçuk aydır abim den ses yoktu ve bazı belgeler veya dosyalar kayboluyordu neden oldu bilinmiyordu.

Sonunda herkes gelmişti ve Turan ın gelmesi uzun sürmedi artık türkiye nin yerine bir ülke geçmesi lazımdı ülkesi çökmeye yakındı ve hiç bir şey yolunda değildi diğer ülkelerden baskı da vardı.

Tb: Oturun. Evet buraya neden geldiğini az çok biliyoruz konu Türkiye'nin toprakları yakın zaman da çök çeni biliyoruz ve başka bir ülke nın orayı almasını istemeyiz toprakları paylaştırmaya karar verdim tek KKTC harıç daha küçük olduğu için ona verilmiçek

Kazak: Ben istemiyorum onlar kardeşimin toprakları

(Not:En büyükleri kazak ve kırgız olur burda en küçükleri ise doğu türkistan)

Özbek: Katılmıyorum ben abim gelene kadar ülkesini korumak istiyorum!

Türkmen: Ben de katılıyorum Özbek'e kardeşim gelen kadar biz bakçaz

Azer: bence kazak haklı başka bir ülke ye verelim ne Olacak

Kırgız: Bakın yeni ülke ye verelim diyorsunız ama kim olcak yeni ülke??

Doğu: Haklı Kırgız abi ben olamam hala Çin'in gözetiminde deyim

Özbek: bi yolunu bulsak olmaz mı??

Kazak: Allah aşkına türkiye'nın yerini kim tutcak acaba sora bilir miyim??

Türkmen: sana katılıyorum kim tutcak ki ülkesine çok değer veren biri olması lazım!

Turan'ın masaya vurması ile herkes yerinden sıçradı hem yorgun hem de kızgındı çok yoruldu belli oluyordu...

Tb: YETER! bune be bir ülkenin geleceği için burda canımı veriyorum siz ben olmam sen olmam kavgası yapıyosunuz!!

Kırgız: özür dilerim Turan ama şuan durum daha çok kötü ye gidiyor. En iyisi bana ver hallederim,diğerlerinin yapaçak başka işleri var galiba

Tb: Tamam yeter size sonra haber vercem çıka bilirsiniz bitmiştir toplantı

Herkes çıkmıştı artık aramız daha çok açılıyordu kazak,kırgız ve Özbek hep şanghay da Türkmen desen doğu ile ilgileniyor ortak eve bile gitmiyoruz artık kuzey desen kendisi Yunan bakıyor.. Abi normal geri dön sensiz burası bir cehennem..

-Türkiye'nin gözünden-
Yer: Orman/ kulübede
Tarıh:9 mart ####

Oturmuş belgelere bakıyordum ben yokken ne olmuş ne bitmişti öğreniyordum hala 2 mafakayı geri getirememiştir çocuklarını gene birleştirmek lazımdı ama yapamıyordum çünkü dışarı çıkarsam yakalanırdım ne nefret ettim de buydu.

Birden gözüne bir belge takılılmıştı baktımda "Amerika ve Çin anlaşması" yazıyordu gözlerim bir den fal taşı gibi açıldı.. Ne oluyor be ne anlaşması??

Tam okıçakken doğu türkistan zulümüyle ilgili oldunu öğrenmiştim ve şok geçirdim.. Bana yalan söyledi it.. Sen kendi ellerimle öldürçem Amerika!

Okumak içimi açıtıyordu..

Gözlerimin doldunu hissettim yıllardır bana yalan söylemişler beni hep kullandıklarını ve tüm ailemi ayırmaya çalıştıklarını öğrendim.. Şerefsiz..

Aya kalktım ve oradan çıktım bizimkilerin yanına geldim de ve tek nefeste konuştum

Kızıl: Artık başlayalım bu planlarlar hangi ülkeden başlıyoruz onu söyleyin

Sovyet: woaw bune hız! Hmm.. Neden İngilizden başlamıyoruz?

Reich: ben varım ama bizim de geri eski halımıze geri dönmemiz lazım o nasıl olcak?

Kızıl: o iş kolay sâdece bazı kişileri geri birleştirmemız lazım okadar

Sovyet: benim işim zor desene

Reich: hadı oyalanmayak ta çıkak o ingilizin yüz ifadesini merak ediyor olcam!!

Kızıl: iyi ben lazın olanları alçam geliyorum hemen

Direk üstümü değiştirirdim lazım olanları aldım hancerim ile ayı ve oku mu aldım saten Sovyet ve Reich İ kimse göremiyor sadece çoçukları görür oyüzden çaktırmamam lazım

-İngiltere'nın gözünden-
Yer: Nato binasının önü/ön bahçe
Saat: 11:40

Çıkmış amerikayı bekliyordum hava yağmurluydu ve hasta olcam kesin 1 saat tır burda bekliyordum

Birden gözüme bir gölge kaydı kim olduğunu görmeye çalışıyordum ama hava hem yağmurlu hemde sisliydi..

Birden daha net kendir ve onun..

Türkiye oldunu gördümde dırek binaya gitmeye başladım ama baçağıma ok attı ve yere kapaklandım

Kızıl: ama daha yeni başladık~Nereye böyle alelacele beni özlemedin mi eski dostum?..

İng: bırak beni! Ne istediğin ne senin!?

Kızık: ölümün~!

Birden hançeri boğazıma dayadı ve nefes alamıyordum çok bastiyirodu..

Tek hatırladım şey Amerika nın sesi idi ve bağrıyordu..

-Amerika'nın gözünden-
Yer:ön bahçe

Çıktımda yerde kanlar içinde yatan abımı gördümde nefesim kesildi hemen önünde ise biri duruyordu bana baktında sadece göz rengini göre bildim buz mavisi ve güneş renginde gözleri vardı.

Beni gördü gibi kaçtı bu.. O mu?.. Türkiye.. Hala yaşıyor ve abımı öldürdü.. HAYIR SENİ KÜÇÜK BUDALA!?

ame: ABİ! NOLUR KALK!? ABİ!

Diğer ülkeler de beni duymak olcak ki geldiler ve beni zor tutuyorlardı.. Abim öldü gözlerimin onunda..onu..kurtaramadım..   *ağlar*

∘₊✧──────✧₊∘


Kelime sayısı: 754

Çıkışı Olmayan Yol-Country Humans-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin