episode 5

1.8K 117 19
                                    


Jungkook'tan...

Çantamdaki anahtarı çıkardıktan sonra kapıyı açtım ve içeri girdim, yaklaşık 1 aydır Bay Kim'in evinde çalışıyordum zaman gerçekten de hızlı geçiyordu. İçeri girdiğim gibi aldığım yoğun feromonlar duraksamamı sağladı. Kurdum deltanın feromonlarını hissedince hemen hareketlendi ve konuştu.

Tanrım! Delta'nın feromonları çok güzel...

Şu aralar omega kurdum tam bir delta delisi idi. Bay Kim ile aynı ortamda bulunur bulunmaz pençelerini heyecanla göğsüme geçiriyor ve benimle konuşuyordu. Artık alışmıştım bu hallerine gözlerimi deviriyordum ama kurdumu da anlıyordum Bay Kim bütün omegaların dikkatini çekebilecek bir adamdı bu yüzden gelecekte ki eşine üzülüyordum, kıskançlıktan yataklara bile düşebilirdi.

Ev buram buram okyanus ve çim kokarken içime derin bir nefes çektim, normalde olsa Bay Kim'in feromonları bu kadar da çok olmazdı delta olsa bile feromonlarını ben evde olduğumdan kontrol edebiliyordu. Mutfağın camını açtım ve temiz havayı solumaya başladım tam o sırada bir ses duydum.

"Feromonlarım rahatsız ettiyse kusura bakma"

Delta'nın sesiyle arkama döndüğümde gözlerimi kapatmam ve ona sırtımı dönmem bir oldu. Üstü çıplaktı, kurdum onun kaslı vücudunu gördüğü için içimde triplerden triplere giriyordu. Salak omega!

"Napıyorsun Jungkook? Önüne dönsene"

Kafamı olumsuz anlamda salladım ve çekingen bir sesle konuştum.

"Ama çıplaksınız Bay Kim"

Duyduğum gülme sesiyle kaşlarımı çattım komik bir şey mi vardı?

"Üstümde t-shirt yok sadece abartma istediğin kadar bakabilirsin"

Gözlerimi kocaman açtım ve ona döndüm, sırıtıyordu. Yanaklarımın elma gibi olduğuna yemin edebilirim şuan, bakışlarımı üst bedeninden çektim ve başka bir tarafa çevirdim ama kurdum her zamanki gibi şaşırtmadı ve gözlerimle adamın kaslarını yemem için beni zorladı. Tabikide dediğini yapmadım tacizci olmak istemiyordum.

"Bu gün biraz erken uyandım"

Kafamı olumlu anlamda salladım ve konuşmak için ağzımı araladım.

"Ben hemen kahvaltınızı hazırlayayım o halde"

Bardağa su doldurmuş ve içtikten sonra mutfakta yer alan küçük yemek masasına oturmuştu. Ben ona anlamsız bakışlar atarken bana baktı ve omuzlarını silkti ne var dermişcesine.

"Burada mı yiyeceksin?"

"Evet, sen kahvaltı ettin mi?"

Evden geç kalacağım korkusu ile çıktığım için kahvaltı etmeye vakit bulamamıştım.

"Hayır etmedim zaten canım istemiyor"

Kaşlarını çatmış ve konuşmuştu kalın sesiyle.

"Olmaz öyle zaten çok zayıfsın ayakta nasıl duruyorsun şaşırıyorum bazen. Bir köşe de açlıktan bayılmanı istemem sende benimle birlikte yemek ye"

Dediği şeylere şaşırmadan edememiştim, evet arkadaşlarımda çok zayıf olduğum hakkında söyleniyordu ama Bay Kim bunu nasıl fark etmişti hep bol kıyafetler giyerdim oysa ki, benim için endişelenmesi yüzümde şapşal bir gülümseme oluştururken buna son verdim hemen.

"Beni düşünmenize gerek yok Bay Kim, sabah erkenden kahvaltı yapamıyorum"

"Sen bilirsin ama daha sonra bir şeyler yemeği unutma"

 CHEF x TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin