1

1.5K 121 52
                                    

Sebebini bilmediğim bir şekilde Wattpad tarafından kaldırılan ficlerimden biri. Saçma sapan yazmış olabilirim çünkü ilk ficlerimden, acemiliğime veriyorum onu da. Tekrar yüklüyorum buraya, okuyan okusun.

...

Saat gece 1'di ve ben her gün olduğu gibi bu gece de kulaklığımı kulağıma takmış müzik dinleyerek yürüyordum. Yürürken kaldırım kenarında yere çökmüş, başı duvara yaslanmış, dizlerini kendine çekmiş ve gözleri kapalı bir şekilde oturan birini gördüm.

Bu saatte burada böyle ne işi vardı ki?

Kendimi bildim bileli eğlenceli biriydim ben. Çok fazla çevrem vardı, sosyal biriydim. İnsanlarla tanışmayı, onlarla konuşmayı seviyordum. Yeni şeyler öğrenmeyi ve canım ne isterse yapmayı da... Kafama ne eserse bir saniye bile düşünmeden yapan biriydim.

Tabiki de yere, yanına çöktüm ve konuşmaya başladım.

"Hey, iyi misin?"

Gözlerini birden açtı ve bana baktı. Pek güzel bir bakış değildi bu.

"Sanane?"

Aldığım bu cevap karşısında şaşırmıştım. Beni gören herkes severdi, samimi biriydim. Ya da ben öyle düşünüyordum.

"Yerde oturma, canın acır."

Onu yerden kaldırmak için elimi ona uzattım. Fakat tutmadı. Kaşlarını çattı ve konuşmaya başladı.

"Gece gece ne işin var başımda? Siktir git, seni ne ilgilendirir?"

Tabiki gitmeyecektim. Ben de yere çöktüm ve onunla aynı pozisyonda oturdum yanına. Gülerek ona baktım. O ise bana gözlerini devirdi.

"Hadi ama! Neden böylesin? Alt tarafı soru sordum."

"Ailemle tartıştım, o yüzden buradayım. Aldın mı cevabını? Şimdi defol git."

Çok sert tavırları vardı. Her şeye ters tepki veriyordu.

"Neden tartıştın ki?"

Bana baktı bir süre. Daha sonra söylenerek ayağa kalktı. O gözden kaybolmadan ben de kalktım ayağa ve onu takip etmeye başladım. Onun arkasından geldiğimi fark edince arkasına döndü ve olduğu yerde durdu. O durunca ben de durdum.

"Ne istiyorsun sen benden gece gece?"

"Neden bu kadar sert konuşuyorsun? Sinirli olduğun için mi?"

Sırıtarak cevap verdi.

"Sen gördüğün herkesle böyle konuşur musun?"

Ben de güldüm, ve cevap verdim.

"Evet!"

Aynı gülümseme ile cevap verdi.

"Aptal, aferin sana."

Yüzüm düşmüştü, her seferinde aynı sert tepki ile cevap veriyordu.

"Bu kadar kötü konuşmak zorunda mısın?"

"Çok soru soruyorsun, vakit kaybısın."

Önüne döndü ve yürümeye devam etti. Yine gidiyordum peşinden. Seslenmiştim ona.

"Dur, bekle! Adın nedir?"

"Peşimi bırak artık amına koyayım. Bela mısın sen?"

"Lütfen, söyle hadi adını!"

Peşinden koşmaya devam ediyordum ki birden duraksadı ve ben de hızımı alamayıp ona çarptım. Arkasını döndü ve beni baştan aşağıya süzdü.

"Kolundaki rengarenk bileklikleri çıkar. Üzerindeki sarı ceketini derhal çöpe at, düzgün giyin. Gözlüklerinden hemen kurtul, mala benziyorsun. Çocuksu davranışlarından da vazgeç, çok iticisin ve berbatsın."

O bana bunları söylerken kolumu kaldırıp bilekliklerime baktım, onları takmayı seviyordum. Davranışlarım çocuksu muydu gerçekten? İtici birisi miydim ben?

Ben bilekliklerime bakarken çekip gitti. Bir süre sonra arkasına dönüp bana baktı, güldü ve yoluna devam etti. Ben ise gözlüklerimi gözümden çıkarıp elimde bir süre inceledikten sonra tekrar taktım. Yoluma devam etmek istemedim ve evime geri döndüm.

...

wretched | HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin