|Paris İsyanı|#3

96 27 10
                                    

Napoyon Toulonda kazandığı zaferle Fransada sesi duyulur olmuştu. Ancak  Toulon zaferi Napolyon için yeterli değildi. Bir süre Jakobenlerin lideri Robespierrenin görevlerini icra etti. Ancak hiçbir zaman Jakoben olmadı.

Jakoben lider Robespierre bir süre sonra kendi yoldaşları olan Danton ve Maratla fikir ayrılığına düştüğü sebebinden onları giyotine yolladı. Evet. Artık hükumet kendi yoldaşlarını dahi katlediyordu. Fransa terör dönemini yaşıyordu. Her gün onlarla kişi giyotünle idam ediliyordu.

Tüm bu sebepler 27 Temmuz günü Robespierreye karşı ayaklanmayka sonuçlandı. Robespierre tutuklandı. 1 gün sonra giyotine kendisi gitti.

Yeni kurulan hükumet Napolyona şübheyle bakıyordu. Zira Napolyonu vatan hainliğiyle suçladılar.
9 Ağustos olan oldu. Napolyon yakalanarak Nicedeki kalede hapseildi.
Yakınları ve kardeşleri onu kurtarmak için plan yaptılar, ancak Napolyon bunun kendisini tehlikeye atıcağını, kaçmaya lüzum olmadığını söyledi. Haklıydıda.

Kısa süre sonra delil yetersizliği sebebinden özgürlüğüne kavuştu. Ancak bir birliğin başına verilmedi.
Artık Pariste başıboş şekilde dolaşıyordu.

İşte o zamanlarda Napolyon ilk defa aşık oldu. Napolyon aşık olmuştu!
Desirreye. Napolyon ona çok aşıktı.
Haftada en az 2 kez ona yazardı. Bazense her gün.
Bir defasında mektubunda Desirreye, bir ömür onun olucağını söylemişti"

Ancak Desirre bir süre sonra ona mektup yazmadı. Hatta Napolyona cevap bile vermedi.Sonuç olarak onu reddetti. Ancak Napolyon onu hiçbirzaman kalbinden tam olarak söküp atmadı. (Daha sonra Desirre İsveç imparatoriçesi olucaktı)

 (Daha sonra Desirre İsveç imparatoriçesi olucaktı)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Napolyonun ilk aşkı. Desiree)

Napolyonu kadınlar çekici bulmuyordu. Hatta onun hakkında şöyle dedikleri bile olmuştu.
"Gördüğüm en cılız ve en tuhaf insandı... öğle zayıftı ki, insanın acıyası geliyordu.
Bir başka kişiyse...
" Çizmeli kedi" olarak tanımlamıştı Napolyonu.

Fransada hükumetler çok sık değişiyordu.
Sonunda Jirodenler hükumeti kuruldu. Terör dönemi neredeyse bitti.
1795-ci yıl 23 Ağustos tarihinde 3-cü anayasa kabul edildi.
Avusturya askeri olarak hazırlığını tamamlanmıştı. Fransada yeniden monarşinin diriltilmesiyçin Avusturya ordusu Ren nehrini geçmeye hazırlanıyordu.

Fransada Monarşi devrilse bile hala Monarşi taraftarları bulunuyordu. İşte o taraftarlar günlerdir Parise gizlice silah sokuyorlardı. Hedefleri Hükumeti devirip yeniden Monarşiyi geri döndürmekti.

Hükumet bunu öğrenince hemen gece toplandılar. İsyancıları bastırmak için zeki bir generale ihtiyaç vardı.
Napolyonun zekası zaten Toulonda kanıtlanmıştı. Üstüne yakınlarınında onu desteklemesiyle hükumet Napolyonu isyanı bastırmak için görevlendirdi.

Ancak Napolyonun tek bir şartı vardı.
"Bana müdahele etmeyin. Kendi bildiğim yöntemle bu işi çözücem"

Sıkışan hükumet bu şartı kabul etti.
Subayların ve askerlerin kalbini kısa süre içinde Napolyon kazandı. Cazibesi ve lider ruhlu biriydi sonuçta.

Derhal süvari kumutanı Murata(Gelicekte Murat Napolyonun en yakın arkadaşlarından ve en iyi generallerinden olucaktı) top bulmasını emretti.

Yakınındakiler Napolyonun ne yapmak istediğini anladılar. Napolyon halka top ateşi yapmak istiyordu.
Etrafındaki subaylar onu bu düşüncesinden vazgeçirmeğe çalışsalar bile işe yaramadı.
Napolyonun şu sözü söylediği bilinir

"Eğer eli silahlı kalabalığa nazikçe yaklaşırsan bu yaratıklar kendilerini mermi işlemeyen yaratıklar sanarlar. Ancak birkaç tanesine saldırırsan oynadıkları oyundan vazgeçerler ve gerektiği gibi itaatkar kimselere dönüşüverirler"

Napolyon Muratın bulduğu topları şu şekilde şehre konuşlandırdı.

2 top, Saint-Nicaise sokağının girişine
1 top, Dauhhie sokağına
2 top, Saint-Honore sokağına
2 top, Pont Royal sokağına
Geriye kalanlarıysa yedek halde bekletildi.

(18-ci yüzyılda Paris)

Napolyon birliklerinşn bir kısmını  Carrousel meydanına, Süvarileriyse İhtilal meydanında(Günümüz ismiyle Concorde meydanına) konuşlandırdı.

İsyancılar Dancien komutasında 30 bin kişiydi.
Napolyonunsa emrinde yalnızca 6 bin adamı vardı.

Herşey saat 16:00-da başladı. İsyancılar  harekete geçti.
Napoyon bekledi.Ateş əmri vermedi.İsyancılara teslim olmalarını talep etti.
Ancak isyancılar onu reddetti. Bu yeterli diğilmiş gibi bide saat, 16:15-te muskat ateşine başladılar.

Napolyonun sabrı taştı.
Tek bir kelime...
"Ateşşşş! "

Kaldırımlar kanka sulanıverdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kaldırımlar kanka sulanıverdi. İsyancılar kaçıverdiler.
Ancak Rock kilsesinde çatışmalar sürüyordu. Napolyon kısa süre sonra topkarını kiliseye dayadı. İsyancıların teslim olmaktan başka çareleri kalmadı.

O gün 300 isyancı öldü. Napolyon bu olayla nekadar gözükara biri olduğunu herkese göstermiş oldu. Zafer yine onundu.

Sonrasında yağan sağnak yağmur sokaklardaki kanı yıkasa bile Fransızların zihninden bu olay uzun süre boyunca çıkmadı(Öğle ki, 30 yıl boyunca silahlı kalabalıklar Parisin siyasi arenasında rol oynamadı)

Napolyon bu zaferi sayesinde Tümgeneral oldu. O artık Fransanın en popüler kişilerinden birisiydi.

"Evet arkadaşlar. Bu bölümü burda noktalıyoruz. Yorum yapmayı unutmayın lütfen. Sıradaki bölüm 
1 haftaya sizinle olucak. Zira büyük bir bölüm olucak. Napolyon İtalya seferine çıkıcak.Bakalım o Avusturya-Pyomente-Toskana kuvvetleriyle nasıl başedebilicek. Kendinize iyi bakın. Hoşcakalın👋🏻🫠"

Napolyon Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin