1 Eylül sabahı, Avusturya ordusu General Würmser kumandanlığında ilerlemeye başladı. Kuzeyde, General Dawidovich'in görevi Fransızları oyalamaktı.
Ertesi gün, Fransız ordusu General Massena ve Augereau komutasında kuzeye doğru ilerlemeye başladı. General Vaubois ise Garda Gölü'nün etrafından dolaşarak ana Fransız ordusuyla birleşecekti.
Fransızların karşısında duran küçük Avusturya birlikleri hızla geri çekilmek zorunda kaldı.
Dawidovich komutasındaki Avusturya ordusu ile Napolyon komutasındaki Fransız ordusu, 4 Eylül'de Rovereto'da karşı karşıya geldi.Savaşta her iki tarafın tahmini 20 bin kişilik kuvveti bulunuyordu.
Zorlu geçen savaş sonucunda Fransız birlikleri üstün geldi.
General Victor, bu savaş boyunca Avusturyalılara karşı cesurca savaştı.
Zafer Napolyon'un olunca, Dawidovich ana karargahı olan Calliano'ya çekilmek zorunda kaldı.(
Rovereto Savaşı)
Ancak Calliano geçilmez olarak görülüyordu; dik kayalar ve onların üzerinde bir kale vardı.
Ancak müdafaa için güçlü bir mevki olsa bile Avusturya ordusu hazırlıksızdı.
Fransız General Massena, ilk olarak Avusturya ordusunun ön birliklerini yok etti. Gece olduğunda, "Avusturya karargahına saldırı!" emrini verdi. Avusturya ordusu bu saldırı sonucu şoka uğradı. Kaos birkaç dakika içinde sahaya hakim oldu. Dawidovich düşmana karşılık bile veremedi. Bir süre sonra, Avusturya ordusu kaçmaya ve dağılmaya başladı.
Bu saldırı sonucunda, Avusturya ordusu 3 bin asker ve 25 top kaybederken, Fransız ordusu yalnızca 750 kayıp verdi. Dawidovich, dağılan ordusunun bir kısmını toparlayarak süratle kuzeye çekildi.
Napolyon, perişan ettiği bu ordunun tüm Avusturya ordusu olduğunu düşünüyordu. Ancak hakikat kısa süre sonra ortaya çıktı. Napolyon, konuşturduğu mahkumlar sayesinde Würmser'in birkaç gün önce yola çıktığını öğrendi, ancak nereye gittiğini öğrenemedi. Birkaç dakika düşününce, Würmser'in Mantua'ya doğru ilerlediğini anladı. General Moreau'yu, Dawidovich'i takip etmesi için görevlendirdi.
Kendisi bizzat Würmser'i yakalamak için yola koyuldu. Zira onu yakalayabilirse, İtalya zaferi onun olacaktı.
Kısa bir süre sonra, Würmser Calliano baskınını haber aldı. Ancak Würmser artık geri dönemezdi. Tek hedefi Mantua'ya ulaşmaktı. Dawidovich'e bir süre direnmesini söyledi. 7 Eylül günü, 3 bin Avusturya askeri Primolano'da esir alındı. Artık Würmser'in Napolyon'la savaşmaktan başka şansı kalmamıştı. Bassano yakınlarında savunma hattı kurdu.Savaşı Fransız tarafında Albay Lannes yönetir. Kaos içinde kanlı bir savaş olur. Avrupa'nın o zaman en büyük süvari generali Murat, Avusturya ordusuna ağır darbe vurur. İlerleyen saatlerde net bir şekilde kazanan Fransız ordusu olur. Würmser, 2600 asker kaybeder. Fransızlarsa sadece 400 kayıp verir.
(Bassano Savaşı)
Würmser'in bu savaş sonucunda yalnızca 12 bin askeri kalır. Artık onun tek bir umudu var: Fransızlar tarafından kuşatılan Mantua'ya ulaşmak. Ancak bu konuda Würmser şanslı olur. Ordusu, yorgun Fransız ordusundan daha hızlı ilerler.
Avusturyalı general, arkasından onu takip eden Augereau'yu yavaşlatmak için Legnano Kalesi'ne küçük bir birlik bırakır. Ancak bunun bir faydası olmaz. Würmser hızla ilerlerken, Massena'nın onun karşısını kestiğini öğrenir. Bu defa Avusturya ordusu artık yaşam savaşı vermek zorundadır. Zira Massena geçilemezse, kısa süre içinde arkadan Napolyon gelecektir. Würmser, General Ott'a saldırı emri verir. Şaşırtıcı bir şekilde, Massena 700 kayıp vererek geri çekilmek zorunda kalır.
Olan olur. 13 Eylül günü, son anda Würmser Mantua'ya ulaşır. Artık kendisi güvendedir.
Ancak durum aslında hiç de öyle değil. Würmser'in etrafını Napolyon'un ordusu sarar. 15 Eylül'de Napolyon, Mantua'ya toplu saldırı başlatır; Villa La Favorita çevresinde General Ott ile Fransızlar çarpışmaya girer. Avusturya'nın sağ kanadında ise General Augereau saldırıya geçer. Bu durum üzerine Würmser, kanatlarına destek birlik gönderir ancak bu bir hata olur. Merkezini zayıflatan Würmser'e Messena, gizlice sakladığı birlikleriyle saldırı başlatır. Avusturya süvarileri öne atılsa bile Fransız birlikleri tarafından kolayca yok edilir.
Kısa süre sonra Avusturya merkezi çöker, hatta sağ kanatla iletişim kesilir. Sonrasında Avusturya sağ kanadı tamamen esir alınır. Avusturya ordusu Mantua kalesine geri çekilmek zorunda kalır ve 2500 kayıp verir. Ekim ayı geldiğinde kuşatmanın şiddeti artar; açlık ve hastalık Mantua'yı sarmaya başlar.
Napolyon, o zamanlar Milano'ya döner ve Marmont ile görüşerek onu Paris'e rapor götürmesi için görevlendirir. İtalya'da Fransızlar zafer kazansa da Almanya cephesinde defalarca mağlup olur. Bu sebeple Napolyon'a gönderilecek 25 bin askerden yalnızca 3 bini gönderilir. Hem de artık Mantua'ya destek için Avusturyalılar yeni hazırlıklara başlamıştır bile.
"Selam arkadaşlar. İtalya Seferi devam ediyor. Yeni bölüm Arcole Savaşı olucak. İyi günler ⚔️👋🏻"