Dudaklarım mirayın dudaklarına sertçe baskı uygularken iki adım ileriye gitmiştim.
Mirayın bir eli yavaşça enseme çıkarken diğer eli ise omuzuma tutunmuştu.
Alt dudağını dudaklarım arasına alıp sakince emdikten sonra aynı şeyi üst dudağına da yaptım.
Bir elim, mirayın belindeyken, diğer elim ensesini kavradı. Mirayı daha fazla kendime çekerken olduğumuz yeri hatırlayıp dudaklarından ayrıldım.
Alınlarımızı birbirine yaslayıp soluklandık. Başımı olumsuz anlamda salladım
" sen beni öldüreceksin. Aklım çıktı, ne işin var burada. "
" kuzey kavga etmiş, eve geldiğinde kaşı yarılmıştı. Hastaneye getirdim bende, şuan pansuman yapılıyor "
Kaşlarımı çattım. Kuzey mi? Kavga mı?
" kuzey bensiz kavgaya gitmez, gidecekse bile ya utkuyu çağırır yada meteyi "
" salak işte, kendisine sor bunu "
Alnımı mirayın alnından çektim.
" doğruyu söyle, bu hastanede olacağımı biliyordun. "
" evet çünkü sen söyledin "
Duraksadım.
" doğru ben söyledim "
" onu bunu bırak, biz senle yarım saat olmadı konuşalı. Sen ne ara geldin "
" senle konuştuktan sonra telefonu masaya bırakacağım an kuzey geldi. Baktım kaşı yarık, kanıyor. Dedim ne oldu. Dedi kavga ettim sanane, dedim mal, utku kalktı baktı. Birlikte getirdik "
" utku şuan nerede "
" eee, öhhmm, mmm, şeyy "
" neey, utku nerede "
Baş ve işaret parmağını birlestirip ufak bir boşluk bıraktı.
" benim azıcık, minni minnacık bir başım döndü açlıktan. Bana bir şeyler almaya gitmişti. "
" nasıl açlıktan, sabah bir şey yemedin mi "
Gözleri ben hariç her yerde gezinirken kaşlarım çatılmıştı.
" miray, dün akşam da bir şey yemedin, aç bırakma kendini. "
" tamam yiyeceğim birazd- oha "
" ne oldu "
Mirayın baktığı yere bakarken tek kaşımı kaldırdım.
Tekin bey, züleyha hanım ve tuğrul buradaydı.
" alaz bildiğin kopyala yapıştır yapmışlar bu ne "
" sorma, bu hastane onların "
Gözlerini ne kadar açabilirse o kadar açıp aniden başını bana çevirdi.
" yuhh, şakamı yapıyorsun. "
" hayır. Gel tanıştırayım "
" saçmalama, kombinim berbat, bu halde karşılarına çıkamam "
Kısık sesli feryadına sırıttım.
" zaten şuan görünmezsin miray değil mi "
Sol omuzuma vurduğunda yalandan yüzümü buruşturdum.
Sağ kolumla vurduğu yeri ovarken boşta kalan elimin işaret parmağını miraya salladım.
" hanım hanım, bu omuz benim omuzum, omuzuma vurmak için önce beni öpmen gerekir "