intikam

60 7 0
                                    

Bütün ev halkı Mira'nın odasının önünde toplanmıştı.
Bekliyorlardı zaten Miray'ın ikinci bir krizini. Mir Ağa bile üzülüyordu kızının bu haline.
Ev halkı aşinaydı bu krizlere ama ilk defa şahit olan bir adam vardı. Ömer Kor...
Genç adam karısının bu halini görünce canından can gitmişti. Sandığından daha kırılgan ve sandığından daha çocuk bir kadın vardı karşısında.
Ömür haklıydı. Miray'ı üzmek onu öldürmek ile eşdeğerdi ve Ömer bu hatayı ilk kez tecrübe ediyordu.

Genç kadın yerde on sene önceki gibi duruyordu. Kollarında ikizini tuttuğunu sanarak ağlıyordu. Fakat kimse ona müdahale edemiyordu. Böyle anlarda pek saldırgan oluyordu çünkü. Onu bu krizden kurtaran tek bir insan vardı. Tıpkı o gece ki gibi...
Ömür Kor. Ömür' e göre Özge'den önce gelirdi Miray. Her kriz anında yanında olurdu. İki eli kanda olsa değil etrafında ki herkesin canından olacağını bilse bile giderdi Miray'ı kurtarmak için. Çünkü Miray on senedir şizofreni olmanın kıyısında duruyordu.
Kabul etmesi zordu ama bu bir gerçekti.
Etrafındakilere söylemesede bir çok gün ikizini görürdü yanında. Konuşurdu.
Ama onun gerçek olmadığını bilerek yaptığı için bütün bunları şizofreni teşhisi konulmuyordu.

Her zamanki gibi gitti genç kızın yanına Ömür. Eğildi Miray'a doğru.
" Miray"
Derin bir nefes aldı. Hep olduğu gibi zorlanıyordu söylemekte.
" Miray. Ağabeyim ne oldu"
Hıçkırıkkar içinde ağlıyordu genç kız.
" Ben- benden ne-nef-ret ediyormuş. "
Bunun karşısında Ömür' de donup kaldı diğerleri gibi. İlk defa karşılaşmıştı bununla. Normalde olsa öldü diye ağlardı. Bu sefer farklıydı.
" Kim senden nefret edebilir ağabeyim?"
Hıçkırıkları daha da arttı genç kızın.
" Mi-mira ba-bana dedi ki se-senden ne-nef-ret ediyorum."
" Gerçek miydi peki?"
Miray bu soru ile kafasını kaldırıp baktı Ömür'e. Gerçekti derse kapatacaklardı onu. Değildi derse kendini kandırmış olacaktı. Ama bir süre değildi diyip kendini kandırması lazımdı.
" Değildi"
Bunu söylerken kucağında kanlar içinde yatan ikizine bakıyordu.
Ömür tuttuğu nefesini bıraktı. Zordu onlar için Miray'ı bu halde görmek.
" Gel o zaman. Sayalım ve geçsin."
Kafa salladı Miray. Gerçekten de geçiyordu.

" 1 "
"Ö"
"2"
"M"
"3"
"E"
"4"
"R"
"5"
"K"
"6"
"O"
"7"
"R"

İçinden sayılarla eleştirdiği harfleri tekrarlayarak sakinleşti Miray.
Ömer şuan anlamıştı Miray'ın hasta olduğunu. Ve aslında gerçek değil diyerek etrafını kandırdığını. Miray şizofren bir kızdı. Ve bunu çok iyi saklıyordu.

" Miray artık benimle geliyor. Maral anne siz eşyalarını hazırlayın. Biz çıkalım."
Mir Ağa bu dediğine şaşırmıştı. Düğünden sonra diye anlaşmışlardı.
" Ne bu acelen Ömer oğlum. Düğünden sonra diye kararlaştırdık biz"
Aynı sinirle karşılık verdi Ömer.
" Düğün falan yok unutun bunu. Evlendik bugün bitti. Resmi nikâhta yok. Erkek bir evlat verirse bana resmi nikâhı kıyarım. Karımı alıp gidiyorum bu evden. Eşyalarını getirin."

Ömer plana uyacaktı. İkizinin ve karısının yası varken düğün yapamazdı. Miray'ın intikamını almasına yardım edecekti. Yavaşca karısının yanına gitti.
" Önemli bir eşyan varsa sonra alırsın. Olur mu?"
Nazik olmaya çalışıyordu Miray'a karşı. İncitmek istemiyordu.
Kollarından tutup ayağa kaldırdı
" Yürüyebilir misin?"
Onaylar şekilde kafa salladı Miray. Yavaş adımlarla çıktılar konaktan. Kimseyle vedalaşmadan.
Ağa konağınından Kor konağına sessiz bir yolculuk sürdüler.
Ömer düşünceliydi. Bütün bunlar bittiğinde Miray'ın tedavi olması şarttı. Onu ailesi ile aynı evde tutamazdı.
Konağın önünde bir süre kaldılar ve yavaş bir şekilde eve girdiler.

DİLHUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin