UZUN BIR ARADAN SONRA HERKESE MERHABA ! OY VERMEYİ UNUTMAYIN.
14. BÖLÜM KAVUŞMAK
Kader ağlarını attığında insanoğlu sadece izlemek ve yaşamakla yetinir. Nedensiz ve sebebsiz o kaderin gelmesini bekler. Yıllar önce bir kızda kendimi bulmuştum. Hastane yatağında yüzü öyle renksizdi ki ; ona renk olmak istedim. Gülüşleri yüzünden alınan bir küçük kıza gülüşlerini iyade etmek istedim. Simdi kader çarkını tekrar çevirdi. Ben onunla karşılaştım. Bir melek için fazlasıyla güzel olan o kız tekrar ve tekrar yakınımdaydı. onu hastane yatağında taniyordum, konserde yanına gitme cesareti bulduğum o kız artık gözyaşları içinde boğulmuyordu. Güçlü, kendinden emin bir o kadar ürkek tavrı beni kendine çekiyordu. Onu iyileştirmek, güvenini kazanmak istiyordum.
bir çok kadın tanımıştım ve bir meleğe ilk defa denk gelmiştim.
Çalışma masasına oturmuş, bir özel hastanenim gönderdiği e mail i okuyordum. beni aralarında görmekten onur duyurarlarmış..
önceden beni buraya bağlayan biri yoktu fakat zihnimde bir kadın, tohum ekmis. kalbimdede filizlenmisti. filizlenen tohum büyüyüp çiçek açmayı bekliyordu.
zilin çalmasıyla çalışma masasından kalktım. Tabletimi masaya koydum. birini beklemiyordum.
Kapıyı açmamla karşımda gördüğüm kadın kalp ritmimi bozan kadındı. "Kayla ?" Sesim merak dolu çıkmıştı.
"Alp" sesi pürüzlüydü.
içeri geçmesi için kenara kaydım. koltuga oturdu bende hemen yanına oturdum. "bir sorun mu var?" Diye sordum.
"hayır.. ben. Sey için geldim."sarhostu fakat birazda kendide gibiydi.
bluzunun üstünden gözüken kolyesine dokundu ve eline aldı. "o gün konserde bana bu kolyeyi veren sendin değil mi? oydun."
beni hatirliyormuydu?
"evet veya hayır ne fark eder ki" diye sordum. Bir şey değiştirecekmiydi ?
saçlarını geriye doğru attı. "bir seyler değişmeyecek ama merak ediyorum"dedi.
"sen peki hatırlayacakmısın bu anı. evet bendim ama sen yine unutacaksın. çünkü sarhoşun tamam kendindesinde fakat sonuç değişmeyecek, sen bu anı unutacaksın."dedim. sesim istemsiz sert çıkmıştı.
"bu anı hatırlamaya değer kılalım. unuttuğuma bin pişman olayım mesela olmaz mı?" Dedi. Ne kastettiğini anlamamıştım.
"nasıl olacak o?"diye sordum.
çok geçmeden cevabımı almıştım. dudaklarını benim dudaklarıma bastırdığında; bu anı nasıl hatırlamaya değer kılacağını algılamıştım ve aynı zamanda beni dumura uğratmıştı. karşılık vermediğimde dudaklarımı dişlerine geçirdi. Kendime gelince karşılık vermiştim lakin kendinde değildi. bu dünyada öpmeyi arzulayacağim dudaklara sahipti ve ben sevdiğim kadına bunu yapamazdım.
kendimi geri çektim. "kendinde değilsin Kayla"
"bu ana dek kendimde olmamışım ben Alp" dedi. koltuğa yaslandı. Çok geçmedende sızmıştı. Sarhoştu. Sızması tamamen normaldi fakat beni böyle bırakması kötü olmuştu.
bacaklarından ellerimi geçirdim ve kucağıma aldım. rahat uyuması için merdivenlerden çıkıp ,odama ilerledim. yatağa yatırdığımda "iyi geceler meleğim"dedim.
Kapıyı kapattığımda derin bir nefes verdim. Bu anı hatırlayacakmıydı bilmiyordum. Belkide sabah uyandığında hiç bir şey hatırlamayıp, beni onun hatırlamadığı fakat benim zihnimde dönüp duran bir kaç anıyla tek bırakacaktı.
![](https://img.wattpad.com/cover/356466216-288-k113114.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BIÇAK VE YARABANDI
Teen Fictionİki genç aşık. İki yaralı kalp lakin biri katil biri maktül. Kayla, ilk aşkı için yapamayacağı hiç bir şey yokken ihanet ile sarsılır. Geçmişin kapısı aralanıyor yavaş yavaş. Uzay Doğu; kendini kalpsiz diye nitelendiren bir genç adam. Gerçekten kalp...