Felix elindeki telefonu 'off'layarak komidinin üstüne bıraktı. Ona orospu muamelesi yapılmasından çok sıkılmıştı. Her şeyin üstüne, bir de ona bu muameleyi yapan çocuklarla zorbalık projesi yapmak zorundaydı. Tam düşüncelerinde kaybolmuşken içeriden bir kırılma ve bağırma sesi geldi. "Felix! Kahve yap bana!" seslenen babasıydı. Yatağından hızlıca kalktı ve ortalıkta dolaşan köpeğini cam kırıklarına basmaması için kucağına alıp mutfağa doğru ilerledi. Babası koltuğa yığılmıştı, üzerinden bira kokusu geliyordu. "Leş gibi kokuyorsun." dedi Felix babasına doğru. Babası cevap vermedi bile. Mutfağa hızlıca ilerledi ve kahve makinesine kahve doldurdu. Sonra eline eldiven geçirip yerdeki kırıkları toplamaya başladı, birkaç sıyrık dışında iyiydi. Daha sonra kapıya ilerledi ve köpeğini yürüyüşe çıkarma bahanesiyle evden çıktı. Bu akşam eve girmeyecekti.
𓆩♡𓆪
Felix telefonunu çıkardı ve en yakın arkadaşı Yeonjun'u aradı. Yeonjun her zaman evini Felix için açmıştı. "Hoşgeldin bebeğim, gel buraya. İyi misin sen?" Yeonjun Felix'e sıkıca sarıldı ve sarışın başıyla onayladı. İçeriye girdiğinde salondan bağırışma sesleri yükseliyordu. "Kusura bakma balım, bugün misafirlerimiz var. Soobin arkadaşlarını çağırmış." Felix başını salona doğru uzattı ve bir grup erkeği video oyunu oynarken gördü. Felix Soobin'i seviyordu, sadece Yeonjun'un sevgilisi olduğu için değil, ona baba şefkatiyle yaklaşıp yardım ettiği için. Yeonjun ve Soobin, Felix'i evlat edinmişti.
"Lan! Oğlumuz gelmiş!" dedi Soobin ve ayağa kalkıp Felix'e sarıldı, oturan erkek grubu da başını Felix'e doğru çevirdi. Bazıları okulun mezunları, bazılarıda Felix'in yaşıtıydı. "Nasıls- Siktir, ellerine ne oldu senin?" Soobin Felix'in ellerini avucunun içine aldı ve endişeyle Yeonjun'a baktı. "Bunu biz halledelim, sen keyfine bak." dedi ve Felix'in bileğini tuttu Yeonjun. "Sonra yanımıza gelin!"
Yeonjun ve Felix banyoya doğru adımlarını atarken Felix'in köpeği Sharpay'de onları takip ediyordu. "Otur bakalım şöyle." Yeonjun tuvaletin kapağını kapadı ve Felix'in oturması için eliyle gösterdi. İlk yardım dolabının kapağını açtı ve birkaç yara bandı ve Batikon çıkardı. "Anlatmak ister misin?" Felix başını iki yana salladı. "Tamamdır, teklif var baskı yok." Yeonjun'un bu huyunu seviyordu Felix. Hep yardıma ihtiyacı olduğunda sorgulamadan yardım edişini. Yeonjun anne şefkatiyle ellerini tuttu ve temizledi. Yeonjun'la geçen sene tanışmalarına rağmen en yakın arkadaş olmuşlardı, beraber ponpon takımına girmişlerdi ve Yeonjun mezun olunca başkanlığı Felix'e vermişti.
"Teşekkür ederim." diye mırıldandı Felix ve Yeonjun gülümseyerek başını okşadı. "Aşağı inmek ister misin?" Felix ayağa kalktı. Aşağı indiklerinde Soobin tekrardan neşeyle Felix'e sarıldı. "Yer açında oturalım yahu!" Yeonjun koltuktakilere seslendi. "Emrin olur yenge." Erkekler kaydıklarında Yeonjun ve Felix yanyana oturdular. Soobin ortalıkta paytak paytak dolaşan Sharpay'i kucağına aldı ve sevmeye başladı. "Hayatım bizde bundan alalım mı nolur?" dedi Yeonjun'a doğru. "İki itle aynı anda nasıl uğraşayım Soobin ya!" Felix, Yeonjun'un bu sözüne kahkaha attı. Soobin ise somurtmakla yetindi.
"Tanıştırmaycak mısın bizi yenge?" dedi Soobin'in arkadaşlarından biri Felix'i göstererek. "Siktir git, Felix'imi size yedirmem." Yeonjun Felix'i kollarının arasına alarak koruyormuş gibi yaptı. Birkaç dakika daha sohbet ettikten sonra herkes oyun oynamaya geri döndü.
𓆩♡𓆪
"Bu akşamlık burada yat, yarın Soobin seni okuluna bırakır. Sharpay'de benimle kalır aklın kalmasın." Felix başını salladı ve tekrar teşekkür etti. İkisi gecenin yarısına kadar hayatları hakkında sohbet etti. Felix, Yeonjun'a cezaya kaldığında yaşadıklarını anlattı. Hyunjin'i bahsetmekten kendini alamadı tabii ki. "Hwang Hyunjin mi?" Felix başını salladı. "Sen nereden tanıyorsun?" Yeonjun gülümsedi. "Tanımamak mümkün mü? Hep okulun en yakışıklısıydı, hala okulda olmasına şaşırdım. Mezuna bırakmış demek ki, başını hep derde sokardı. Şaşırmadım açıkçası. Ama bana bak Felix." Yeonjun Felix'e yaklaştı ve parmağını salladı. "Sakın kafanın içine girmesine izin verme. O yüzüyle insanları nasıl manipüle edeceğini de biliyor. Şehvetine sakın kapılma, insanlara ne kadar kolay bağlandığını biliyorum!" Felix dışarıdan umursamaz biri gibi dursada Yeonjun haklıydı, cidden çok kolay insanlara kapılır ve kalbi çok kolay kırılırdı.
"Aman canım ne bağlanması, takılırım geçer." ağzından çıkanlar ve düşündükleri asla uymuyordu Felix'in.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the breakfast club, hf
RomancePonpon takımının kaptanı Lee Felix normal bir okul cezasına kaldığını düşünüyordu, ta ki okulun belalı çocuğu Hwang Hyunjin odaya girip hayatını değiştirene kadar...