Tanrılara göre genç sayılabilecek yaştaki kız yatakta yatıyordu. Bayılmıştı. Loki ve Thor onun başında bekliyordu. "Sence beden oldu?" Dedi Thor kız kardeşinin yastığa dağılmış simsiyah saçlarına bakarak. "Hiç bir fikrim yok. Fakat babam duyunca sinirlendi." Ortanca olan Loki cevap verdi.
Nyks kafasını çok hafif oynattı. Başı ağrıyordu. "Nyks?" Loki bu ufak hareketi bile fark etmişti. Nyks duyduğu ses üzerine gözlerini araladı. Hayatta en çok sevdiği iki insan ona korkuyla bakıyordu. "Bana ne oldu?" En son ne olduğunu hatırlamıyordu. "Bir anda bayıldı. Nedenini bilmiyoruz." Diye açıkladı Thor. "Sen iyi misin?" Loki ekledi. "Başım ağrıyor o kadar."
O günden beri Nyks'in hayatı hiç eskisi gibi olmadı. Odin ona karşı her zaman sertti fakat o günden sonra daha da sert oldu. Nyks neredeyse tutsak gibiydi şatoda. Bir süre sonra hiç çıkmamaya başladı. Odasından kütüphaneye kütüphaneden odasına. Okudu kitapların sayısını bile bilmiyordu artık. Var olan neredeyse bütün kitapları okumuştu. Güçlerini kullanması yasaklanmıştı. Onları kontrol edebilmek için bir çeşit tılsım kullanıyordu. O tılsımlı taktığı sürece kullanması imkansızdı.
Bu rutin ile yüzlerce yıl yaşadı. Dış görünüşü pek farklı sayılmazdı. Tek fark gün geçtikçe güzelleşmesiydi.
Odasında kitap okurken kapısı tıklandı. "Gel!" Dedi soğuk bir sesle. Eskisi kadar sıcak biri değildi. Yıllar onu değiştirmişti. İçeri Loki girdi. Elbette o bu buzdan duvardan geçebilen sayılı kişilerdendi. "Prenses?" Parlak bir gülümseme sundu kardeşine. "Loki!" Artık 'Lok-lok' da demiyordu ona. Loki bunu özlemişti aslında. "Neden geldin?" Dedi ardından. "Seni merak ettim. Yine kitap okuyorsun?" Nyks başıyla onayladı onu. "Ne yapabilirim ki?" Diye açıkladı kendini ardından. Devam etti. "Bahçeye çıkamıyorum. Koridorda dolaştıkça herkes bana tip tip bakıyorlar. Hiç çıkasım gelmiyor." Loki kardeşinin yanına oturdu.
"Çünkü güçlüsün!" Dedi destek olurcasına. "Ama ben güç istemiyorum! Ben sadece yaşamak istiyorum. Sadece bu. Başka bir şey olmasa da olur." Gözleri dolmuştu. Yanında ağlayabileceği iki kişiden birinin yanındaydı. Yinede yapmadı. "Ne yani? Bir Mirgarlı olmayı tercih mi ederdin? Sen bir tanrıçasın. Gerçek bir tanrıça." Alay ediyordu ilk başta ama sonra ciddileşti. "İsterdim. Fırsatım olsa oraya giderdim. Normal olurdum. Bütün bu güçler olmadan. Özgür." Loki kardeşini dikkatle dinlendi. Buna şaşırmıştı. Kendisi tahta bile geçmek isterken o gitmek istiyordu.
"Evlatlık olan bendim. Sen değil. Tahtı benden daha çok hak ediyorsun ve gitmek mi istiyorsun?" Bunu açık açık belirtti. "Evet. Ayrıca senin evlatlık olman bir şey değiştirmez. Thor ile seni ayırmam. Ayıramam. İkiniz de benim abimsiniz. Sizi bu evrendeki her şeyden daha çok seviyorum. Bunu biliyorsun." Loki burukça gülümsedi. "Ama asla bir Thor olamayacağım onların gözünde." Bunun pek ala da farkındalardı. "En azından yanlız değilsin." Nyks omuzuyla hafifçe Loki'nin omuzuna vurdu.
"Biliyor musun? Senin biraz dışarı çıkmaya ihtiyacın var!" Loki bir anda ayağa kalktı. "Koridora mı? Hiç gerek yok." Loki sinsice sırıttı. "Bahçeye." Nyks kaşlarını çattı. "Olmaz! Saray sınırları içerisinde kalmalıyım. Kural bu." Bu sefer kaşlarını çatan Loki oldu. "Ne zamandır kurallara boyun eyiyorsun? Seni hiç mi eğitemedim." Nyks kararsız duruyordu. "Hadi ama Nyks! Cidden biraz dışarı çıkmasın. Abin olarak artık buna izin veremem." Ellerinden tutup onu zorla kaldırdı. "Peki... Nasıl çıkmayı planlıyorsun?" İşte bu simsi bir gülüşü. "İllüzyon!" Nyks'in kaşları havaya kalktı. Loki gülüyordu.
Çıkmışlardı. Bahçedelerdi. Nyks uzun süredir görmediği, hissetmediği şeyler ile karşı karşıyaydı. "Nasıl hissettiriyor? Özgür olmak." Loki kardeşinin yüzüne bakıyordu doğrudan. Fakat Nyks etrafı inceliyordu. "Hiç değişmemiş..." Diye mırıldandı kendi kendine. Loki'nin yüzüne bir hüzün çöktü. "Bunu daha önce yapmalıydım." Kendine kızgındı. "Özür dilerim..." Kısık sesle söyledi sonunu. "Dileme. Bu... Çok güzel." Onu mutlu ettiğine memnunca gülümsedi Loki. Kardeşi onun için BÜTÜN Evrenden kat kat daha değerliydi. Onun için yapamayacağı şey yoktu.
"NYKS!" Arkadan gelen katı, sert ve soğuk ses ikisinin de yerinde donmalarına neden oldu. Bu cidden yaşanması zor bir şeydi. "SENİN ODANDA OLMAN GEREKİYOR! BAHÇEDE DEĞİL! BURASI YASAK! KESİN SEN ÇIKARTMIŞSINDIR ONU LOKİ!" İkisi de bir an durdu. "Aslında onu ben zorladım..." Dedi Nyks hafif kısık sesiyle. "Ne hayı-" "Loki, beni koruma gerek yok. Seni zorladım işte. Bana hiç kıyamamanı kullandım." Loki ağızını açmış bir şey diyecekken Thor göründü. "Nyks?" Yanlarına geldi. "Sen burada ne yapıyorsun?" Thor'da değişmişti. Artık eskisi kurallara daha bağlıydı.
"Ah ben de onu öğrenecektim!" Nyks yine Loki'nin konuşmasına izin vermedi. "Bahçeye çıkmak istedim. Uzun süredir çıkmadım." Sesi bu sefer biraz daha yüksekti. Ama çok az. "Sana içeride kalmanı söylemiştim! Hava almak mı istiyorsun? Canını aç! Hareket mi etmek istiyorsun? Odan yeterince geniş! Ben bir bahane göremiyorum!" Artık Nyks'de sinirliydi. "YÜZ YILLAR OLDU! BİR KERE BİLE ÇIKMADIM! HEP DEDİĞİNİ YAPTIM AMA ARTIK YETER!" Etraflarına bir karanlık çökmüştü. Kimse ne olduğunu anlamamıştı. Karanlığın arkasını hiç yokmuş gibi gören Nyks ise durumun farkında değildi. Gözleri parlıyordu.
"ARTIK SANA BOYUN EĞMEYECEĞİM! YETER! BEN BİR ÇOCUK DEĞİLİM! ÖZGÜR OLMAYI HAK EDİYORUM!" Daha ne olduğunu anlamamıştı fakat bir anda simsiyah sis içinde barındırdığı beyaz parıltılarla dışarı doğru bir bomba misali çıkmıştı. Loki, Thor ve Odin arkaya savruldular. Nyks yere düştü. Bayılmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nyks ★ Gecenin Tanrıçası
FanfictionThor ve Loki'nin kız kardeşi, Nysk. Güçlü. Babasının bile korktuğu bir güç. Peki, hayat ona ne getirecek? Okumadan bilemeyiz ★★★★ Marvel'ın zaman çizgisine uygun olmayan pek çok yer olacak!!!