11.Bölüm-Güzel Gözlüm-

23 6 4
                                    

Hepimiz çok heyecanlı bir o kadarda endişeli iken Emir konuşmaya başladı.

-"Cama çıkma işini ben yaparım."

Emir'e endişeli gözlerle baktım.

-"Hayır ben yaparım.Sen yüksekten korkuyosun inkar etmeye çalışma sakın."

Emir tam ağzını açıp birşeyler söylecekken birden Sarp lafa atıldı.

-"Berfin sen o yaralı elle hiç bir yere kıpırdamıyorsun.Ben gidiyorum."

-"Peki ama dikkatli ol tammamı?"

Dudaklarının kenarı yavaşça kıvrıldı ve bana minik bir tebessüm sundu.Yanımızdan ayrılıp pencereye yönelirken tam yanıma gelince duraksadı ve kimseye belli etmeden kulağıma birşeyler fısıldamaya başladı.

-"Sen az önce benim içinmi endişelendin?Endişelenme, seni henüz yeni bulmuşken kolay kolay bırakmayacağım kızıl kız."

Deme şöyle şeyler kalbim tekleniyor be...
Yanımdan ayrıldı ve pencerenin önünde durdu.

-"Çok dikkatli ol Sarp.Konuştuğumuz gibi zombiler sınıfta toplandıktan sonra vakit kaybetmeden hızla geri sınıfa geliyorsun.Anlaştıkmı?"

Dedi Azra.Ona kafasını salladıktan sonra son bir kez daha bana baktı ve pencereyi açtı.Ayaklarını dikkatli bir şekilde pencerenin dışındaki üç karışlık genişliği olan mermere koydu ve yavaş yavaş yan sınıfın penceresine yürümeye başladı.Hepimiz endişe ve korkuyla camdan onu izliyorduk.
Sonunda pencereye ulaşmıştı.Sağına ve soluna ses çıkartabileceği bir şey varmı diye baktıktan sonra duvarda olan ellerinden birisini sıkı bir yumruk yapıp cama geçirdi.Cam parçalara ayrılırken çok büyük olmasada zombilerin dikkatini çekebilecek kadar ses çıkarabilmişti.Biraz sonra, tahmin ettiğimiz gibi kapının önündeki zombiler azalmaya başladılar.

Bakışlarımı tekrardan cama yönelttiğimde Sarp'ın bizim sınıfa doğru geldiğini gördüm ardından yan sınıftan büyük bi gümbürtü koptu.Anlaşılan kapımızın önündeki tüm zombiler, duydukları sesle yan sınıfa yönelmişlerdi.Sanırım kapı kırılmıştı.Sarp pencerenin önünde durdu.Emir, Sarp'ın sırtından tutarak aşağıya kolayca inebilmesi için ona destek verdi.Biz ise kapıya yığdığımız sıra ve masaları ses çıkarmadan bir kenara sürüklüyorduk.Sarp ve Emir yanımıza geldiğinde çantalarımızı alıp sınıftan hepberaber koşarak çıktık.

Zombilerin çoğu yan sınıfta oldukları için arkamızdan sadece iki-üç zombi vardı.Bizim kadar hızlı koşamasalarda bize yetişmek için arkamızdan hızla ilerliyorlardı.Sonunda diğer kolidora girmişken biraz arkamızda kalan merdivenlerden büyük bir çığlık sesi yükseldi.Geriye dönüp baktığımızda bir sürü zombinin tanıdığım bir bedene saldırdığını gördüm.Erkeksi sesinden çıkan çığlıklar sebebiyle bir orduyu anımsatan zombi sürüsü bize doğru yaklaşıyordu.Girdiğimiz kolidorun önünü kapadıkları için kapana kısılmıştık.

Hepimiz gözlerimizdeki korkuyla birbirimize bakıyorduk.Ege hızla bu kolidordaki tek oda olan temizlik malzemelerinin bulunduğu odaya doğru koştu.Kapı kolunu defalarca çevirdi ancak olmadı.
Kapı bir türlü açılmıyordu.

-"Kapı açılmıyor.Hemen kolidorun sonundaki yangın merdivenine gidelim son şansımız o merdiven!"

Herkes koşarken ben olduğum yerde kalmış,bize iyice yaklaşan sürüye bakıyordum.Birde sürünün arkasında kalan yerde kan revan içinde yatan eski sevgilim Tarık'a.

Açıkcası onun acı çektiğini görmek beni üzmüyordu.Bunu çoktan fazlasıyla hakediyordu.Aslında yaklaşık bir yıl önce beni çok sevdiğim bir arkadaşımla aldatana kadar aramız çok iyiydi.Ama o gün onu o kızla, o odada gördükten sonra içimdeki tüm duygular bir buz gibi eriyip kaybolmuştu.Ona karşı kalbimde öfke ve nefret yoktu, sadece ufacık bir kalp kırıklığı vardı.
Belkide ufacık olmaya bilirdide.

KördüğümHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin