S.A. - 4. Bölüm

1.1K 162 52
                                    

=== 4. Bölüm ===

Multi: Akın ILGIN

İyi okumalar...

Akın'la geçirdiğimiz güzel bir günün ardından tam üç gün geçmişti. O zamandan beri bana sadece bir mesaj atmıştı. Onda da beni aramasının nedenini yazmış. Onu nasıl kaydettiğimi görmesini istemiş. İstersem değiştirebileceğimi falan söyledi ama ben beğenmiştim. Onun gibi sert görünümlü, etrafında tonla insan olan birinin kendisine Yalnız Kovboy demesi çok tatlıydı ve bir yandan da üzücüydü. Onca kişi ile bile kendisini yalnız hissetmesi...

Evet bugün cuma, hatta şu an öğle arasındayız ama ben bugüne kadar Akın'ı hiç aramamıştım. Aramak için bir nedenim yoktu. Aslında onun aramasını bekledim, o da aramayınca ben de bir nevi işi inada bindirdim diye bilirim. Zaten oldukça inatçı bir kişiliğimdir.

Aslına bakarsanız bugün geleceğinden emin bile değilim, gelirse ona nasıl davranmam gerektiğini de bilmiyordum. Tamam aramızda bir şey olmadı ama Akın ilk gün için bana fazla yakın davrandı. Bana belki de en hassas olduğu konulardan birini anlattı.

Ben Akın ve onun davranışlarını düşünürken beni kendime getiren kişi Cemre oldu.

''Beste yine ne düşünüyorsun?''

''Hiç, öyle dalmışım.''

''3 gündür dalıp gidiyorsun bir yerlere. Bir şey mi oldu?''

Bir şey olmuş sayılmazdı, ama benim Cemre ile konuşmam gerekiyordu. Ağzından laf alırdım, belki bana yardımcı olurdu Akın konusunda.

''Cemre, Akın'ın 10. sınıftaki sevgilisinin adı neydi?''

''Hangisini soruyorsun?'' derken ne demek istedi yine anlayamadım. Aslında gayet açıktı ama Akın gibi sevdiği insanın peşinden koşan birinin birçok kızla çıkmasına ihtimal verememiştim. Ben bunları düşünürken Cemre yine bana bakmıyor su içiyordu bu sefer.

''Şu Kerem'in ayartıp Akın'ın elinden aldığı kız işte.'' dememle birlikte ağzındaki tüm suyu püskürttü ve su direk Mehmet'in kafasına geldi.

''Oha Cemre ya.'' dedi ama Cemre bana bakıyordu.

''Kapa çeneni Mehmet.'' dedi sadece.

''Bunu sana kim anlattı?'' diye sordu arkasına dönerek. Ben Akın gelmese de en arkadaki sırada oturuyordum, Cemre de benim hemen önümde.

''Akın anlattı neden ki?'' dememle gülmeye başladı dedim ve o sırada sınıf kapısından içeri Akın'ın girdiğini gördüm, sonunda gelmişti.

''Akın sana Kerem'in onun elinden sevgilisini aldığını mı söyledi?'' deyip tekrar gülmeye başladı. Bu hareketleri aklımı karıştırmıştı. Ne yani öyle değil miydi? Ben bunları düşünürken Akın hemen Cemre'nin arkasında duruyordu ve kaşlarını çattı. Bu konu bir daha açılmayacak demişti ama ben açmıştım. Ona değil belki bir başkasına ama açmıştım sonuçta.

''Evet söyledim Cemre. Bir sakıncası mı vardı?'' dedi sert bir şekilde ve Cemre ayağa kalkıp ona doğru döndü. O kalkınca bende kalktım.

''Ha- Hayır yok. Sadece ilk günden anlattın falan ya ondan şaşırdım.'' dedi ama bu hiç inandırıcı durmuyordu. Öyle bile olsa bunun neyine yarım saat gülmüştü.

''Madem öyle gülmeyi kes ve dışarı çıkıp beni bekle seninle konuşacaklarım var.'' Akın cümlesini bitirir bitirmez Cemre cevap bile vermeden sınıftan çıktı. Bu çocuk neden bana da böyle davranmıyordu? Belki ileride bana da bu şekilde davranırdı kim bilir.

SAHİPSİZ AŞIK (Devam Edecek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin