10

27 6 64
                                    

  Yoongi yavaşça yanıma gelip "Teşekkürler, gel beraber duş alalım" dedi, başımla onaylayıp üzerimdekileri çıkardım yavaşça. O da kendi üzerindekileri çıkarttı, o benden önce küvete geçti sonra da yavaşça beni belimden tutup kucağına çekti. Gülerek rahatça küvete geçtim ve sırtımı onun göğsüne yasladım, yavaşça kollarıma masaj yapıp "Seni çok seviyorum" dedi. Hafif gülerek "Bende seni çok seviyorum..." dedim, albay omuzlarıma masaj yaparken "Bizim birliği arttırmak istiyorlar... bir kaç asker daha gelecek yarın, en büyük rütbeliler sanırım  astsubay kıdemli başçavuş olması lazım... uzman onbaşı olduğuna göre Jimin, seninde bazı birlikleri yönetme zamanın geldi... evet sende senin gibi rütbelilerle eğitim alacaksın ama eğitimde vereceksin" dedi.

  Hafifçe doğrulup ona baktım ve "Bu zamana kadar bana yönettirdiğin beş kişi vardı, onlara da şınav çektirdim sadece" dedim, albay gülerek "Olsun, öğrenirsin... onar kişilik bir sürü grubun olduğu bölükteki on kişiyi yöneteceksin, sonra yüz başı da sizi... böyle gidiyor zaten" dedi. İç çekip önüme döndüm ve "Pekala... bir ara rütben artacak demiştin..." dedim. Saçlarımı öpüp "Dedim dedim..." dedi ve kenarıdan şampuan alıp saçlarımı köpürtürken "Bir hafta sonra yükselmiş olur" dedi.

Albay bana, ben albaya duş aldırıyordum, işimiz bittiğinde biraz daha keyif çattıktan sonra bornozlarımıza sarınarak odaya geçtik. Albay yatağına oturduğunda beni kalçalarımdan tutarak ona ters şekilde kucağına oturttu ve "Biraz sarılarak uzanalım" dedi. Ben onun üzerinde uzanıyorken rahat olamazdı, kıpırdanayım dedim ama hiç oralı olmadı. Beni de üzerine uzandırıp kulağıma "Böyle kal güzelim" dedi.

Ben öyle uzanıyorken o kulağıma dudaklarını dayamıştı, onun soluğuyla mayışıyordum ki o kudretli bir o kadarda derin sesiyle "Bu gece burda kalmak ister misin? Söz veriyorum senin dediklerine uyacağım... temas var ama fazlası yok.." dedi. Gülümseyerek "Peki madem... sözünden dönersen ne olacağını biliyorsun zaten" dedim, o da gülerek elini bornozumun içinden göğsüme götürdü. Göğüs ucumla dalga geçer gibi parmağının ucuyla dokunup oynuyorken gıdıklanıp güldüm.

Bornozumun belindeki kemerini açtı ve kol kısmını tutup "Ayağa kalkta bana bir şeyler çıkart" dedi. Ne yaptığını anlamıştım, ayağa kalktım. Kalktığımda bornoz onun üzerinde kalırken çıplak bir şekilde ayaktaydım. Dolaptan ona boxer, tişört ve eşofman çıkarttım. Ona döndüğümde bornozunun arasından bedenini görebiliyordum. Sırıtarak "Kendin giyinebiliyor musun bari?" Dediğimde elini kalçalarıma götürüp sıkarken "Giyinirim" dedi. Ellerimi öpüp elimdekileri aldı, bende ona arkamı dönüp dolaptan kendime bir şeyler baktım.

Ona ait olan şortu ve tişörtü giyip ona döndüm, onun üstünü değiştirmesini izledim ve sonrasında ayağa kalktı. Bana bakıp "Yarın birlikler gelmeden senin eğitimine başlayayım istiyorum... yani asker nasıl yönetilir, nasıl emir verilir" dedi, gülerek "Bak böyle emir verilir; otur" dedim. Albay kendinden emin sırıtışıyla karşımda dikilirken "Otur bende kucağına oturucam" dediğinde hemen oturup beni kucağına çekti. Belimde ellerini gezdirirken yüzüme bakarak "Oradaki askerlere de şunu şunu yapın kucağınıza oturucam de de sonra bende katil olayım" dedi, gülerek "Yoongi..." dedim. Bir elini kalçalarıma ilerletirken diğeriyle belimi okşamaya devam etti ve "İşte bu yüzden sana eğitim vermem gerek" dedi.

Beni kucaklayarak odaya götürdü ve masaya oturtup kendisi de sandalyeye oturdu. Bana bakarak "Sana teknik bilgi vericem, korkma" dedi, bir elini bacağıma koyup "Gece nöbeti olan askerleri kaldıracaksın, onları ve sabahki nöbetçileri yerlerine götüreceksin, yeni gelen askerlerin yani rütbesizlerin nerede çalışacağını seçeceksin... örneğin yemek yapacak olan kişiyi, araba sürecek kişiyi, temizlik yapacak kişiyi falan... düzeni bozan herkesi tercihen bana ama diğer üst rütbelilerde olur onlara bildirmen gerek, rütbesizlerin sorunları falan olursa onları çözmen gerek, işte şu sabah soraya giren askerleri sen düzenlersin ve sayımlarını yapıp eksiği belirleyeceksin ve son olarak askerlerin kaldığı koğuşların temizlik denetimini yapacaksın" dedi. İç geçirip "çok görevim varmış" dedim.

Military Wound'YoonMinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin